İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Asıl davanın kısmen kabulü ile pırlanta yüzük ve takı setinin aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 6.072,50 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 26.855.51 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulüne karar verilmesini isteyerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava; nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat ve nişan hediyelerinin iadesi, karşı dava ise nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat isteğine ilişkindir....
Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen iadesi veya bedelleri ile nişan masraflarının, faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili, karşı davadan ....500 TL maddi ....000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü, karşı davada ise maddi tazminat talebinin kabulü, manevi tazminat talebinin reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı(k.davalı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin aynen iadesi veya bedelinin ve nişan masraflarının davalıdan tahsili istenilmiştir. Karşı davada ise; haklı neden yokken nişanın bozulması dolayısıyla ....000 TL manevi tazminat, ....500 TL maddi tazminat talep edilmiştir....
GEREKÇE : İstinaf incelemesi sonucu Dairemizin 09/06/2023 tarih, 2023/715 esas ve 2023/1133 karar sayılı karar ile davalı-davacı kadının nişan bozulması sebebiyle manevi tazminat davasının tefrikine karar verilmiş, kadının nişan bozulması sebebiyle manevi tazminat davası Dairemizin yukarıda belirtilen esasına kaydedilmiştir. Davacı kadın tarafından açılmış olan “nişan bozulması sebebiyle manevi tazminat” hukuki sebebine dayalı (TMK m.121) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre; nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir....
Mahkemece; davacı-karşı davalının davasının reddine, karşı davanın kabulü ile 1.000 TL maddi tazminatın davacı- karşı davalıdan alınıp davalı- karşı davacıya ödenmesine,4.000 TL manevi tazminatın davacıdan alınıp davalı- karşı davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Anılan maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, istemde bulunan nişanlının kişilik değerlerinin ağır bir şekilde ihlal edilmiş olması gerekir....
Karşılık davada, davalı nişanlı (erkeğin), tarafların nişanlı olduğu dönemde başka bir kadınla ilişki içinde bulunduğu bu nedenle nişanın bozulduğu, böylece kişisel onuru zedelenen nişanlı kız için manevi tazminat ve nişanda konukların ağırlanması için yapılan masraf karşılığı maddi tazminat istenilmiş; mahkemece, maddi tazminat koşullarının oluşmadığı, manevi tazminata esas iddianın da kuşkudan uzak bir şekilde kanıtlanamadığı gerekçeleriyle her iki istem yönünden karşılık davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, maddi tazminat yönünden bütün, manevi tazminat yönünden sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK'nun 121.maddesi uyarınca kendi kusuru olmaksızın nişanın bozulmasından kişilik değerleri ağır suretle zarar gören nişanlı, diğer nişanlıdan manevi tazminat isteyebilir....
nişanın haksız bir şekilde bozulması nedeniyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı, nişanın haksız şekilde bozulmasının davacıda doğal üzüntüyü aşan şekilde manevi zarara (objektif zarar) yol açtığının kabulü gerektiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi-maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar-k.davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar; davalı ile davacılardan ...'nın 28/12/2012 tarihinde nişanlandığını, davalının haksız tutumu nedeni ile nişanı tek taraflı attığını, bu nedenle düğün olacağı inancı ile alınan eşyaların bedeli olarak fazlaya dair talepleri saklı kalmak üzere 500 TL maddi tazminat, evlenme amacı ile yapılan harcamalar ve katlanılan maddi fedakarlıklar için 250 TL maddi tazminat ile evlenme vaadi ile işten ayrılan davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle 30.000 TL manevi 5.000 TL maddi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın manevi tazminatın kısmen kabulü , maddi tazminatın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada nişanın bozulması nedeniyle 5.000 TL maddi 30.000.TL manevi tazminat istenilmiştir. Mahkemece, maddi tazminatın reddi, manevi tazminatın kısmen kabulüyle 3.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın manevi tazminat yönünden reddine, maddi tazminat yönünden bozma ilamı ile birlikte kesinleşmiş olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 01.01.2011 tarihinde nişanlandığını, nişanı gelenek ve görenekler gereği ailesinin yaptığını, nişan döneminde davalının tıp öğrencisi, kendisinin ise işte çalıştığını, davalı doktor olduğunda hiçbir kusuru ve kabahati olmadığı halde davalının nişanlılığı bir telefon mesajı ile bitirdiğini, davalının facebooktan 1 ağustos 2013 tarihinde ilişkisinin başladığını bildirmesi üzerine başka biri için ayrıldığını anladığını...
GEREKÇE : Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı erkek istinafında, davanın ispatı yokken, kabul kararı vermesinin hatalı olduğunu bildirmiştir. Davacı kadın dilekçesinde, nişanın haksız bozulması nedeniyle erkeğin kiralık evde bulunan çeyiz eşyaları ve kendisinin satın aldığı eşyaları kullanılmaz şekilde iade ettiğini, nişanın bozulması nedeniyle maddi zararının doğduğunu belirterek 6.343 TL maddi tazminat, 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş olup, kadın istinafa gelmediğinden bu yönden verilen kararın erkek lehine usuli kazanılmış hak olduğu mahkemece yeniden verilecek kararda göz önünde tutulması gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3)....