Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK). Ayrıca muris taşınmazı yararına mal kaçırmak istediği mirasçına doğrudan temlik etmeyip aracı emanetçi kullanmak suretiyle de devretmek isteyebilir. Bu durumda da dava açılarak muvazaa her türlü delille ispat edilebilir. Ayrıca muris muvazaası iddiasına dayalı davalar terekeye karşı yapılan haksız fiil nedeniyle yolsuz tescil niteliğinde olduğundan zamanaşımı ve hak düşürücü süreye tabi değildir. Zira bu muvazaalı işlemin hükümsüz olmasının doğal sonucudur. Bu tür uyuşmazlıklarda miras bırakanın asıl irade ve amacının tespiti gereklidir....

dava dışı 3. kişi ...adına kayıtlı olduğu, bu parselin kök 606 parselden geldiği, 20- 262 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 24.03.2009 tarihli satış işlemiyle dava dışı 3. kişi ... adına kayıtlı olduğu, bu parselin kök 678 parselden geldiği, Yalnızca asıl davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak dava konusu edilen ve bozma sonrası feragat nedeniyle davanın reddine karar verilen; 21- 273 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 28.05.2009 tarihli satış işlemiyle dahili davalı ... adına kayıtlı olduğu, bu parselin kök 679 parselden geldiği, 22- 280 ada 22 parsel sayılı taşınmazın 29.05.2009 tarihli satış işlemiyle dahili davalı ... adına kayıtlı olup, bu parselin kök 679 parselden geldiği, Asıl ve birleştirilen davada davacıların muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak iptal tescil, olmazsa tazminat isteğiyle dava konusu ettiği ve aynı zamanda müdahil davacılar tarafından harici satın almaya dayalı olarak dava konusu edilen ve müdahil davacıların iptal tescil isteği yönünden...

    (Muhalif) (Muhalif) -KARŞI OY- Birleştirilerek görülen davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal tescil isteğinde bulunulmuştur. Davalılar işlemin gerçek satış olduğunu bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Murisin 2001 yılında öldüğü, davacıların murisin kızları ve 1974 yılında ölen kızından olma torunları, davalıların murisin oğulları oldukları, murisin 618 parsel sayılı taşınmazını 16.01.1985 tarihinde davalılara satış suretiyle temlik ettiği muris adına kayıtlı başkaca taşınmazların da olduğu kayden sabittir. Bilindiği ve 01.04.1974 gün 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere muris muvazaası murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacı ile yaptığı temlikler bakımından söz konusu olabilir....

      O hâlde; muris muvazaası iddiasında bulunulması durumunda, 01.04.1974 tarih ve ½ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca değerlendirme yapılması gerektiği kuşkusudur....

        -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali- tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, miras bırakan ...'un 10.07.2008 tarihinde öldüğü, mirasçıları olarak, davacı kızları ...,...,... ; davalı oğulları ...,...,... ile dava dışı eşi ... ve kızı ...'ın kaldığı, çekişme konusu taşınmazların senetsizden davalılar ve dava kişiler adına yapılan kadastro tespitlerininin 25.11.1993, 1.9.1995, 19.1.1995 tarihlerinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davalarında her hangi bir hak düşürücü süre veya zamanaşımı söz konusu değildir....

          Mirasbırakanın 372 parsel sayılı taşınmazdaki 12/80 payını 08.07.2002 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile 1/2’şer pay ile davalı kızı Nursen ve dava dışı kızı Birsen’e devrettiği, davacıların bu temlik için açtıkları ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davanın mirasbırakanın ehliyetli olduğu, davacılara da taşınmaz verdiği, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın kesinleştiği sabittir. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkindir....

              Bilindiği üzere; muvazaa iddiasına dayalı davalar hiçbir hak düşürücü süreye ya da zamanaşımına (3402 Sayılı Yasanın 12.maddesinin uygulanması gereken haller hariç) tabi olmayıp, her zaman açılabilecek davalardandır. Zira, süre ya da zaman geçmekle muvazaalı işlemin geçerli hale gelebilmesine yasal olanak yoktur. Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 04/06/2018 NUMARASI: 2017/808 2018/621 DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) Taraflar arasındaki tazminat davasında İstanbul 9. Asliye Hukuk ile İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muris muvazaasına dayalı limited şirket hisse devrinin, iptali olmadığı takdirde tenkis talebine ilişkindir. İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı gerçek kişiler aleyhine açılan tapu iptal ve tenkis davaları elde tutularak muris muvazaasına dayalı şirket hisse devrine yönelik davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle dava tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 2....

                  Davalı cevaba cevap dilekçesinde muris Nurullah Bilici'nin mirasçılarının bir kısmının mirası reddettiklerini beyan etmiş olup mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmamış, murisin mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesi ile mirasçılar tarafından miras reddedilmiş ise bir kısım mirasçıların mirası reddettiklerini de gösterir şekilde düzenlenen mirasçılık belgesi istenmeden karar verildiği görülmüştür. Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil davası ile TBK 19 maddesine dayalı genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı davaların inceleme usulü farklı olduğundan davacı tarafa öncelikle talebini açıklattırmak üzere süre verilmesi, davacıdan murisin mirasçılarını gösterir varsa mirasın reddini de gösterir mirasçılık belgesinin istenmesi, davanın niteliği ve talebe göre taraf teşkilinin sağlanması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu