Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK). Ayrıca muris taşınmazı yararına mal kaçırmak istediği mirasçına doğrudan temlik etmeyip aracı emanetçi kullanmak suretiyle de devretmek isteyebilir. Bu durumda da dava açılarak muvazaa her türlü delille ispat edilebilir. Ayrıca muris muvazaası iddiasına dayalı davalar terekeye karşı yapılan haksız fiil nedeniyle yolsuz tescil niteliğinde olduğundan zamanaşımı ve hak düşürücü süreye tabi değildir. Zira bu muvazaalı işlemin hükümsüz olmasının doğal sonucudur....

Davadaki öncelikli istek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak, taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle bedele ilişkindir. HMK'nun 111.maddesi uyarınca öncelikli isteğin incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden evvel “muris muvazaası” kavramının hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır. 01.04.1974 gün ½ sayılı İçtihadı Birleştirme kararında saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu'nun 18 (Türk Borçlar Kanunu'nun 19) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilecekleri ilkesi benimsenmiştir. Bu noktada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davada sözleşmenin şekil ve içerik yönünden geçersizliği ileri sürülmekte olup, öncelikle murisin gerçek irade ve amacı belirleneceğinden, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel isteğinin konusu da taşınmazdır....

    Açılan dava her ne kadar muris muvazaası ile açılmış olsa da dava konusunun hukuki niteliğini belirlemek hakimin görevidir. Müvekkilim bu malların davalı adına tescilinden işbu dava açılmadan önce haberi olmadığı için muris muvazaası olarak dava açılmıştır. Oysa ki davalı murisin haberi olmadan da işbu tapuları kendi üzerine geçirmiş olacağından, davalının yaptığı işlemin muris muvazaası olmayabileceği de aşikardır. Bu sebeple tanıklar dinlenmeden davanın reddedilmesi hukuka uygun değildir. Muris İbrahim Çelik davalıya miras paylaştırma amacıyla taşınmazları devretse bile miras sözleşmesi yapacak bilgi ve görgüye sahiptir. Zira kendisi kız kardeşlerinin Taraklı Ulucami’deki dükkan üzerinde hak talep etmeyeceklerine dair bir sözleşmeyi kız kardeşleri ile yapmıştır. Buna benzer bir sözleşmeyi kızı ile de yapardı. Tüm bu beyanlar neticesinde Yerel Mahkemece verilen karar hukuka uygun olmadığından esastan bozulması gerekmektedir....

    Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın 1986 yılında vefat eden muris Zekiye Özgenç'e ait olduğunu, taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, davalıya devrinin nasıl yapıldığının taraflarınca bilinmediğini ancak muvazaalı bir işlem yapıldığı kanaatinde olduklarını, satış veya devrin mal kaçırmaya yönelik olduğunu ileri sürerek miras hissesi oranında tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş, 02/08/2018 tarihli dilekçesi ile "Dava dilekçemizin konu kısmında da belirttiğimiz gibi açılan dava muris muvazaası hukuksal nedeniyle tapu iptal ve tescil davasıdır." şeklinde beyanı ile muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteminde bulunduklarını açıklamıştır....

    Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK). Ayrıca muris taşınmazı yararına mal kaçırmak istediği mirasçına doğrudan temlik etmeyip aracı emanetçi kullanmak suretiyle de devretmek isteyebilir. Bu durumda da dava açılarak muvazaa her türlü delille ispat edilebilir. Ayrıca muris muvazaası iddiasına dayalı davalar terekeye karşı yapılan haksız fiil nedeniyle yolsuz tescil niteliğinde olduğundan zamanaşımı ve hak düşürücü süreye tabi değildir. Zira bu muvazaalı işlemin hükümsüz olmasının doğal sonucudur. Bu tür uyuşmazlıklarda miras bırakanın asıl irade ve amacının tespiti gereklidir....

    yoksa nisbi muvazaa niteliğindeki muris muvazaası hukuksal nedenine mi? dayanıldığı tam olarak anlaşılamamaktadır. Bu durumda, (a)mahkemece öncelikle yargılama aşamasında reşit olan davacı T1 yönünden asaleten verilecek usulüne uygun vekaletnamenin sunulması için davacı vekiline usulünce makul ve kesin süre verilmesi, vekaletnamenin sunulmaması veya davacı Rumeysa'nın bizzat davayı takip etmemesi halinde adı geçen davacı adına açılan davanın eldeki davadan tefrikine karar verilmesi, (b)müteakip davacı tarafa; davanın TBK'nın 19.maddesi kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali davası mı? yoksa muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili davası mı?...

    Öte yandan, muvazaa iddiasına dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 190. maddesi ile Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Bir başka ifade ile temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ispat külfeti davacı tarafa aittir. (Bknz. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2016/7130 Esas, 2019/5122 Karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı tarafça dava konusu parsellerde murise ait hisselerin muvazaalı olarak davalıya devredildiğinin ileri sürülerek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğu, mahkemece davanın reddine yönelik kararın verildiği, davacı vekili tarafından kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Yukarıdaki Yargıtay kararı içeriğinde de belirtildiği şekilde, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda davacı tarafça muvazaa iddiasının ispatı gerekmektedir....

    Davalı ..., taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, ancak satın aldığı dönemde memleketinde olduğundan taşınmazın İstanbul’da bulunan mirasbırakan adına tescil edildiğini, sonrasında murisin taşınmazı adına devrettiğini; davalılar ... ve Kıymet, öncesinde davalı kardeşleri ... aleyhine açtıkları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil davası sonucunda miras paylarını aldıklarını, kendilerine husumet yöneltilmemesi gerektiği belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalı ... yönünden tapu iptal-tescil isteğinin reddine, diğer davalılar ... ve ...yönünden davanın kabulü ile dava konusu 5 ve 7 nolu bağımsız bölümler bakımından iptal-tescile, dava konusu 9 nolu bağımsız bölüm yönünden ise tazminat isteğinin kabulü ile 37.500,00 TL’nin davalı ...’tan tahsiline karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, taşınmazlarla ilgili muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, tazminat ile terditli olarak vasiyetnamenin iptali ve tenkis istemlerine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca Yüksek 1. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2.maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanunun 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06/04/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmaz ise tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanları...'...

          UYAP Entegrasyonu