Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur....

Dava meslek hastalığı nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlara ilişkin tazminat davasıdır. Yalova SGK cevabi yazısında "İstanbul Bölge Sağlık Kurulu tarafından Meslek hastalığı olmadığının karar verildiği" ve yine İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nün raporunda da "Maluliyet oranının %0 olarak tespit edildiği" belirtilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, davacı tarafça meslek hastalığı nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlara ilişkin tazminat talebinde bulunulmuş ise de İstanbul Bölge Sağlık Kurulu tarafından Meslek hastalığı olmadığına karar verildiği ve yine Maluliyet oranının %0 olarak tespit edildiği anlaşıldığından ve maluliyetin tespiti ayrı bir dava konusu olduğu gibi bu davada dava dışı SGK'nında taraf olması gerekeceği özetle davacının taleplerinin sübut bulmadığı anlaşılmakla davanın reddine" gerekçesiyle karar verilmiştir. DELİLLER: Sigorta kayıtları, işyeri özlük dosyası ile tüm dosya kapsamıdır....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Maddi tazminattan hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, davacıda oluşan meslek hastalığında kendilerinin kusurunun bulunmadığını, emeklilikten çok sonra ortaya çıkan meslek hastalığı nedeniyle diğer etkenlerin araştırılması gerektiğini, alınan kusur raporunun yerinde olmadığını, manevi tazminat miktarının fazla olduğunu, faiz başlangıcının tespit tarihi olarak kabul edilmesinin yerinde olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Meslek hastalığından kaynaklı fark maluliyet nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "........Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Murat Okur'un davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 13,20 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1999 tarihindeki maluliyet oranının %6,42 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 5,45 kusurlu olduğu ve sigortalının 1953 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2018 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında...

e yönelik maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. A- Dosya kapsamından, sigortalının meslek hastalığı sonucu % 59 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı, meslek hastalığının oluşumunda % 80 oranında davalı ...'in, % 20 oranında kaçınılmazlık faktörünün etkili olduğu anlaşılmaktadır. Gerek mülga BK’nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi zarar adı ile ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakimin manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir....

    GEREKÇE: İşbu dava meslek hastalığından kaynaklı maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı T1 tarafından meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle manevi tazminat istemli dava açıldığı; yargılama devam ederken davacının vefatı üzerine mirasçıları tarafından davaya devam edildiği, yapılan yargılama neticesinde ilk derece mahkemesince 2.898,05 TL maddi tazminat ve 4000 TL manevi tazminatın hüküm altına alındığı ,kararın yukarıda belirtilen gerekçelerle taraflarca istinaf edildiği anlaşılmıştır....

    K A R A R Dava,iş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Bu tür davalarda sigortalıda oluşan iş göremezlik oranının tazminat miktarını doğrudan etkileyeceği açıktır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

      Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21’inci madde hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

      Bu tür davalarda sigortalıda oluşan iş göremezlik oranının tazminat miktarını doğrudan etkileyeceği açıktır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

        Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı Bakanlığa ait "Deniz Kuvvetleri Komutanlığı -İstanbul Tersane Komutanlığı" işyerinde "1985- 14.01.2014" tarihleri arasında kaynak işçisi olarak çalıştığını, çalıştığı süreçte gelişen meslek hastalığı nedeniyle iş gücünü büyük oranda kaybettiğini, mesleki sidorozis, akciğer sidorozis hastalığına yakalandığını, geçirmiş olduğu meslek hastalığı nedeni ile İstanbul Meslek Hastalmıkları Hastanesinde düzenlenen 14/02/2014 tarihli raporla, iki yıl sonra kontrol kaydı ile meslek hastalığı tespit ve %12 oranında sürekli iş göremezlik tespit edildiğini belirterek, meslek hastalığı nedeni ile 5.000,00TL, 80.000,00 TL manevi tazminatın işyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu