İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; -Mahkeme kararındaki manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kararın isabetli olmadığını, meslek hastalığı nedeniyle uğranılan zararların tazmini için açılan manevi tazminat davalarında mahkemelerce 2008 yılından bu yana değiştirilmeksizin (!) ortalama % 1 malüliyet karşılığı 800,00.-1.000.00....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen işveren------- poliçesinin atıf yaptığı genel şartların ---- iş kazalarına ilişkin rucu davalarının teminat altına alındığını, ----- aksine hüküm bulunmaması meslek hastalığı sonucu vuku bulan tazminat taleplerinin teminat dışı kaldığını; poliçenin incelenmesiyle de meslek hastalığı teminatı verilmediğini, bu nedenle de müvekkili şirketin meslek hastalığı sebebiyle herhangi bir sorumluluğu olmadığını, davacı vekilinin dava dilekçesinde dile getirdiği poliçede bahsi geçen ----- teminat altına alınmasından kastın, sigortalı işletme faaliyeti kapsamı dışında kalan işler sebebiyle meydana gelen zararlardan sigortacının sorumlu olmayacağına yönelik olduğunu, alacağın likit olmadığını beyan ederek yerinde olmayan davanın reddini istemiştir....
İhtisas Dairesinin raporunda ise hastalığın, meslek hastalığı olduğuna karar verilmiştir. Yine Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu, 12.02.2008 tarihinde verdiği raporda, davacıda yer olan hastalıkların mesleki olmadığına karar vermiştir. Mahkemece, yukarıda anılan raporlar arasındaki çelişkiyi giderme amacına yönelik olarak, dosya içeriğine, iddia edilen hastalığa ilişkin tüm teşhis ve tedavi evrakları ve alınan raporlar eklendikten sonra, dosya Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna gönderilmeli ve davacının müptela olduğu hastalığının meslek hastalığı olup olmadığı, meslek hastalığı ise çalışma gücü kaybının ne hangi oranda olduğu, ne zamandan beri bu hastalığa müptela olduğu, şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve sonucuna göre hüküm oluşturulmalıdır....
Davacı vekilince her ne kadar dosyada, Adli Tıp Kurumu veya İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden tekrar rapor alınmasını talep etmiş ise de;dosyada mevcut Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi raporlarının uyumlu olması nedeniyle bu talep Mahkememizce kabul görmemiştir Yüksek Sağlık Kurulu tarafından düzenlenen 17/04/2019 tarih 2019/7251 Karar sayılı heyet raporunda da kazazede işçinin hastalığının meslek hastalığı olmadığı yönünde karar verildiği görülmüştür. "İşverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir." düzenlemesi mevcuttur. Davacı taraf meslek hastalığına dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İşbu dava meslek hastalığı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı taraf ana dosya üzerinden dava dilekçesi ile 1 TL ve birleşen dosya dava dilekçesi ile 14.999,00 TL olmak üzere toplam 15.000 TL meslek hastalığı nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunup, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabülüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir....
Davalı TTK Genel Müdürlüğü vekili meslek hastalığı nedeniyle açılan tazminat davalarında esas alınacak zamanaşımının Borçlar Kanununun 60’ıncı maddesi gereği 1 yıl olduğunu, davada zamanaşımı süresinin geçtiğini, meslek hastalığının müvekkillinin Kurum işyeri çalışmalarından doğmadığını bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca meslek hastalıklarının özellik ve nitelikleri gereği ne kadar önlem alınırsa alınsın engel olunamayan hastalık türlerinden olduğundan müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, davacının meslek hastalığı nedeniyle efor kaybına uğramadığını, davacının işyerinde hâlen çalışmaya devam etmesinin bu durumu kanıtladığını, ayrıca davacının meslek hastalığının oluşumunda müterafik kusuru ile kaçınılmazlık durumunun zarar hesabında dikkate alınması gerektiğini, maddi tazminat hesaplanırken PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur....
Dairemizin 24.12.2009 günlü geri çevirme kararı üzerine gönderilen 08.03.2010 gün ve 93824 sayılı Kurum yazısıyla, davalı işveren aleyhine açılan işbu davanın sadece meslek hastalığına dayalı rücu davası olduğu ve meslek hastalığı sonucu maruz kalınan %11 sürekli iş göremezlik oranının, birleşme ile elde edilen %12.86 içindeki oransal payının %10,86 olduğu ve bu orana tekabül eden ilk peşin değerli gelir tutarının ise, 4.103,83 TL olduğunun bildirilmiş olmasına rağmen; 06.09.2005 günlü dava dilekçesinde, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu birleşmeyle %12,86 oranı üzerinden bağlanan gelirin (5.278,87 TL) dava konusu yapılmış olması karşısında; yukarıda bahsedilen HUMK'nun 213.maddesi hükmü gözetilerek, davacı Kurum vekilinden, talep konusu istem hakkında açıklatma istenmelidir.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında diğer temyiz itirazlarının reddine , 2-Davacı meslek hastalığı sonucu oluşan %. 26.2 oranındaki iş göremezlik nedeniyle manevi zararın giderilmesini istemiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU HUSUSLAR: 1- Davalının, kusur oranının tespitinde hata bulunup bulunmadığı, 2- Yerel mahkemece iddianın genişletilmesi yasağına aykırı davranılıp davranılmadığı, 3- Davacının, eldeki davada meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı, 4- Davacının, önceki çalıştığı işyerlerinin tespit edilen meslek hastalığında kusurlu olup olmadığı hususları taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. DELİLLER: 1- SGK tarafından olayın meslek hastalığı olduğu belirlendi. 2- İşgöremezlik oranının tespiti yönünde: A-İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesi'nin 31/01/2014 ve 07/11/2014 tarihli sağlık kurulu raporları B-Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu Raporu: 11/11/2016 tarihli kararla; işitme kaybının mesleki olduğuna, maluliyet oranının düzeltme kaydıyla % 19 olduğuna; pnömokonyoz meslek hastalığı olduğuna, maluliyet oranının % 10,1 olduğuna; birleşme kaydıyla maluliyet oranının E cetveline göre % 27,18 olduğuna karar verildi....
İş kazası yada meslek hastalığı nedeniyle, geçici iş göremezlik, 506 sayılı Yasa'nın 16 ve 89. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, iş kazası yada meslek hastalığı sonucu iş göremez duruma düşen sigortalıya sağlık yardımları dışında iş kazasının olduğu yada meslek hastalığı nedeniyle tedavisinin başladığı tarihten, tedavisinin bitimine kadar, geçici iş göremez duruma düştüğü her gün için 506 sayılı Yasa'nın 89.maddesindeki yöntemle yatarak ya da ayakta tedavi görmesine göre, bir ödenek verilir. Sigortalının iş göremezlik durumunun ödeneğin belirlenmesinde etkisi yoktur. Ancak kusur durumu ve zararın oluşumuna veya artmasına sigortalının katkısına göre %50 ye kadar geçici iş göremezlik ödeneği azaltılabilir....