Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı TTK vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, mükerrer olarak açıldığını, dava dilekçesinin HMK 119 ve devamı maddelerine aykırı olarak düzenlendiğini, tazminat miktarı ve niteliğinin açık olarak belirtilmediğini, meslek hastalığının müvekkili kurum işyerindeki çalışmalarından doğmadığını, Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınması gerektiğini, davacının zamanında tedavi ve kontrol yaptırmadığını, kendi kusurundan kaynaklı meslek hastalığı artışlarından müvekkili kurumun sorumlu olmadığını, davacının meslek hastalığının başka işyerlerindeki çalışmalarından doğduğunu, 5510 Sayılı Yasanın 95.maddesinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, müvekkili kurum tarafından meslek hastalığının önlenmesi için gerekli olan tüm önlemlerin alındığını, kusurunun bulunmadığını, kaçınılmazlık durumunun dikkate alınması gerektiğini, Borçlar Yasası 43 ve 44.maddelerinin dikkate alınması gerektiğini, SGK tarafından bağlanan gelir ve ödemelerin düşülmesi gerektiğini, maddi tazminatın...

V.GEREKÇE: Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; iş kazasında sigortalıya ve davalılara verilen kusur oranlarına ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

Meslek hastalığı sonucu davacının çalışma gücünü % 32,2 oranında kaybetmesi nedeniyle; 26/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki esaslar da dikkate alınarak davacı lehine manevi tazminat takdir edilmesi gerekmekle birlikte davacı tarafından açılan Zonguldak 4.İş Mahkemesinin 2002/560 Esas 2003/141 Karar sayılı dosyasında davacıya %38,98 meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle manevi tazminat ödenmesine karar verilmiş olması ve bu kararın da kesinleşmesi nedeniyle davacının %32,2 maluliyete ilişkin manevi tazminata dair ek davasının reddine karar verilmiştir. " gerekçesiyle; -Davanın KABULÜNE, işbu dava dosyası ile birleştirilen Zonguldak 2....

Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; kuruma başvuru şartının yerine getirilmediğini, tazminat davasında itiraz hakkı var iken dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, sigortalının meslek hastalığı sürekli iş göremezlik derecesinin davalı kurum sağlık kuruluşlarınca belirlendiğini belirterek haksız açılan davanın eddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; meslek hastalığı tazminat istemli Zonguldak 3. İş Mahkemesinin 2018/524 Esas sayılı dosyasında davacıya YSK nezdinde itiraz süresi verildiğini, verilen süre içerisinde itiraz etmeyerek iş bu davanın açıldığını, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını ve eda davası olan tazminat dosyasınında tespit talebinin de bulunduğunu, dava şartının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; ......

İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; -Mahkeme kararındaki manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kararın isabetli olmadığını, meslek hastalığı nedeniyle uğranılan zararların tazmini için açılan manevi tazminat davalarında mahkemelerce 2008 yılından bu yana değiştirilmeksizin (!) ortalama % 1 malüliyet karşılığı 800,00.-1.000.00....

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; Davacının, davalı kurum tarafından işletilen madende yeraltında çalıştığı ve birbiriyle tam uyumlu Kocatepe SSGM. ve YSK raporları ile açıkça tespit edildiği üzere % 10,3 oranında meslek hastalığı maluliyetinin oluştuğu tartışmasızdır. Maden işi yapılan işin niteliği gereği riskler içermekte olup, işyerinde maruz kalınan kömür ve silis tozları meslek hastalığına yol açmaktadır....

Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle;davanın zamanaşımına uğradığını, sigortalının meslek hastalığı sonucu malul kalmasında davalı işverenin kusurunun bulunmadığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/4 2021/181 DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının 08.01.2011- 10.06.2014 tarihleri arasında davalı şirket nezdinde kesintisiz sigortalı çalışmasının bulunduğunu, davacının davalı şirketin sevkiyat bölümünde çalıştığı işin ağır kolileri bel hizasında tutarak ürünleri yerleştirme işi ile iştigal ettiğini, aynı işi gün içinde defalarca kez yapmasından kaynaklı sağ kolunda rahatsızlık oluştuğunu, bu nedenle hastaneye gittiğini ve hasarın kalıcı olduğunu öğrendiğini, rapor için davacının SGK’ya başvurduğunu, 24.04.2014 tarih 198 sayılı kararda davacıda meslek hastalığı tespit edildiğini, ayrıca 06.03.2014 tarih ve 542 nolu sağlık kurulu raporunda ağır işlerde çalışması uygun değildir şeklinde rapor verildiğini, yine SGK tarafından davacıya %16,2 oranında meslekte kazanma oranı kaybı yaşadığının tespit edildiğini, SGK‘nın verdiği orana davalı...

Meslek Hastalığı ise 5510 sayılı Kanunun 14.maddesinde tanımlanmış olup, Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleridir....

    Somut olayda meslek hastalığı olduğu iddia olunan nasal septum perforasyon rahatsızlığının Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği ancak Kurumun davacıdaki mevcut rahatsızlığı meslek hastalığı olarak kabul etmediği, Yüksek Sağlık Kurulunun 10.09.2014 tarihli raporunda da sigortalının mevcut hastalık ve arızalarının mesleki olmadığına karar verildiği, bunun üzerine mahkemece 11.11.2014 tarihli ve 23.12.2014 tarihli celselerde davacı vekiline meslek hastalığı tespit davası açmak üzere süre verildiği, kesin süre içerisinde dava açılmamış olması nedeniyle, aynı olaya ilişkin Ceza Dosyasında alınan Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulunun 15.10.2007 tarihli rapora itibar edilerek, davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın meslek hastalığı niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

      UYAP Entegrasyonu