Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı tarafça, Kayseri ili Bünyan ilçesi Fatih mahallesinde yer alan 368 ada 203,208 ve 462 parselde kayıtlı olan mera vasıflı taşınmazların davalı tarafça tahrip edildiğinden bahisle meranın eski hale getirilmesi amacıyla eldeki tazminat davası açılmıştır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.07.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal eski hale getirme, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili davalı aleyhine 26.07.2007 tarihinde verdiği dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi kal ve eski hale getirme bedelinin tahsis tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava meraya vaki elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, meranın eski hale getirilmesine yönelik bir tazminat davasıdır. İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ve 361 maddeleri arasında düzenlenmiş olup, “İncelemenin Kapsamı” başlığını taşıyan 355. maddede açıkça; “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re’sen gözetir” demek suretiyle kural olarak Bölge Adliye Mahkemesinin taraflarca ileri sürülmemiş hususları inceleme konusu edemeyeceği ifade edilmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/84 D.İş sayılı dosyası tespit yaptırıldığını belirterek davalıların elatmasının önlenmesini, eski hale getirme bedeli 453.302,57 TL'nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, mera alanına dökülen toprağın meranın verimliliği açısından zarar vermediği, meranın eski haline getirilmesi için kaldırılmasına lüzum bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda, mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Davalılar tarafından moloz, inşaat atıkları ve diğer malzemeler atılmak suretiyle yapılan elatmanın dava konusu meranın doğal yapısını bozup bozmadığı, doğal yapısını bozduğunun belirlenmesi halinde kaldırılması gerekip gerekmediği ve bunun maliyetinin hesaplanması gerekir....

      Somut olayda, Bünyan Kaymakamlığı tarafından 3091 sayılı Kanun gereğince yapılan tahkikat sonucunda Kayseri ili Bünyan ilçesi Elbaşı mahallesinde bulunan 6378 parsel numaralı mera vasfındaki taşınmazın 8131 m2'lik kısmının davalı tarafından dolgu malzemesi alınmak suretiyle işgal edildiği, Bünyan Kaymakamlığının 19/10/2019 tarih ve 4 sayılı men kararıyla işgal edilen meranın tahliyesine, eski haline getirilmesine ve ıslah için yapılan masrafların ödenmesine karar verildiği, dosya kapsamı ile de meraya elatmanın sabit olduğu anlaşılmaktadır. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olan meralar için mülkiyet hakkına sahip olan Hazinenin eski hale getirme tazminatı ve meraya haksız elatmanın önlenmesini isteyebileceği gerek uygulamada gerekse Yargıtay kararları ile kabul edilmiştir. Bu durumda bilirkişilerce hesaplanan meranın eski hale getirme tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan dava, meranın haksız kullanımı iddiasına dayalı eski hale getirme masraflarının tahsiline yönelik bir tazminat davasıdır. Davacı taraf, Kayseri ili Sarız İlçesi Çağşak Köyü 148 ada 29 parsel sayılı mera parseline davalının tecavüzü bulunduğundan Sarız Kaymakamlığı'nın 15.11.2017 tarih ve 7 karar sayılı kararı ile men kararı verildiğini, davalının taşınmazın 138.068,26 m2lik kısmına tecavüzünün bulunduğunu ve 82.690 m2lik kısmının mera vasfının bozulduğunu belirterek meranın eski hale getirtilmesi için yapılacak olan 31.887,74 T.L. tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

      Meraya yapılan tecavüz neticesinde, meranın eski hale getirilmesi için talep edilen bedelin, kadastro mahkemesinin görevi dışında olduğundan, uyuşmazlığın Beyşehir Sulh Hukuk Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nun 21. ve 22.(HUMK.'nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Beyşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle, davanın tarla açmak ve yapı yapmak suretiyle mera parseline verilen zararın tazmini ve eski hale getirilmesine ilişkin olduğunu, dava konusu taşınmazın 2001 yılında mera vasfını kazandığını, bu tarihten sonra taşınmazda ekim yapılmadığı gibi yapıların da (ağaçlar ve taş duvar) 2001 yılından önce yapıldığını, kaldı ki taşınmazın yurt dışında yaşayan müvekkilinin kullanımında da olmadığını, diğer taraftan davacı idarenin taşınmazın eski hale getirilmesi için bir masraf yaptığına dair delil ibraz edemediğini, yapmadığı bir masrafın müvekkilinden talep edilemeyeceğini ileri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....

        Yine bu maddenin 4.bendi gereği amacı dışında kullanılması suretiyle vasfı bozulan meranın tekrar eski konumuna getirilmesi için yapılan masraflardan buna sebebiyet verenler sorumludur. Hükme esas alınan ziraat mühendisi bilirkişi raporunda her ne kadar dava konusu yere elatmanın iki yıl önce terkedilmiş olması nedeniyle meranın doğal çaylı otlarıyla kaplanmaya ve doğal olarak eski hale gelmeye başladığı, bu nedenle eski hale getirme istemlerine gerek bulunmadığından, eski hale getirme bedeli alınmasına yer olmadığı belirtilmiş ise de; davalı mera vasıflı taşınmazda esasen ceza hukuku açısından suç teşkil eden haksız eylemini sürdürmüş ve amaç dışı kullanmak suretiyle mera vasfının bozulmasına neden olmuştur. Davacı Hazine yasadan kaynaklanan hakkını kullanarak eski hale getirme bedelini talep ettiğinden davalının bu bedel ile sorumlu tutulması gerekir. Mahkemece eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

          Bu nedenle davalının eski hale getirme bedelinden sorumlu tutulması gerekir. Kiralama işlemi davacı hazineyi bağlamaz. Mahkemece eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken reddi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent gereği hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 17.04.2007 günü oybirliği ile karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu