WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemesi'nin 2019/7 Esas, 2022/462 Karar sayılı, 02/06/2022 tarihli kararının kaldırılması ile maddi tazminat yönünde yeniden hesaplama yaptırılmasına, yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğunun kabulü ile müvekkil lehine makul ve hakkaniyetli bir miktar manevi tazminata karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından davacıya teslim edilen bir kısım malın sözleşmede belirtilen niteliklere uygun olup olmadığı, malların hepsinin teslim edilip edilmediği, teslim edilmeyen mal yerine başka bir marka bir mal verilip verilmediği, verilmiş olması halinde başka marka mal ile sözleşmede kararlaştırılan mal arasında bedel farkı bulunup bulunmadığı, davalının edimlerini sözleşmeye uygun yerine getirip getirmediği, getirmemiş olması halinde davacının bundan dolayı maddi ve manevi zararı uğramış olup olmadığı noktasındadır. Tarafların incelenen defter ve kayıtlarına göre karşılıklı alacak ve borçlarının olmadığı,Davalı tarafından davacıya ---- düzenlendiği faturanın davacı ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu anlaşılmıştır....

    nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali dava dilekçesinde de, maddi zararın 230.224,66 TL olduğunu, sigorta tarafından yapılan 30.000,00 TL'lik ödemenin düşülmesinden sonra bakiye 200.224,66 TL maddi zarar yönünden takip yapıldığı, yaşanan olay nedeniyle duyulan manevi üzüntüden kaynaklı olarak da 20.000,00 TL manevi zararın bulunduğunun açıkça belirtildiği anlaşılmıştır. Mahkemece kurulan hükümde ise, " ... Her ne kadar davacı vekilince 18/12/2017 tarihli beyan dilekçesinin açıklamasında ve 07/05/2019 tarihinde manevi tazminat talebinde bulunulduğu belirtilmiş olsa da bu yönde usulüne göre yapılmış bir talep veya verilmiş bir ıslah dilekçesi bulunmaması, beyan dilekçesinin talep kısmında da bu hususun belirtilmemiş olması nedeniyle manevi tazminat yönünden hüküm kurulmadığı..." gerekçesiyle manevi tazminat yönünden hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. Oysa ki incelenen icra dosyası ve dava dilekçesinin içeriğine göre açıkça davacının manevi tazminat talebinin bulunduğu sabittir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı taşınmaz satışı iddiasına dayalı TBK.227 maddesi kapsamındaki seçimlik hakkın kullanılması ile ayıp sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemlidir....

    Mahkemece; tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporları, içeriğine göre; davalı tarafından davacının siparişinin gereği gibi yerine getirilmediği, kumaşlarla ilgili ayıp ihbarının ayıbın gizli ayıp olması nedeniyle makul sürede yapılmış olduğu, davacının bilirkişi incelemesi nedeniyle zararının 92.874,62 TL olarak tespit edildiği, birleşen dosya davacısının talebinde malın ayıplı olduğunun tespiti nedeniyle haksız olduğu, davacının diğer talepleri ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, 92.874,62 TL. maddi tazminatın 10/08/2016 tarihinden itibaren başlayacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, manevi tazminat talebinin ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafında; manevi tazminat verilmesi gerektiğini, yasal şartların oluştuğunu kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      Sözkonusu bozma ilamına karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiş olmakla, yeniden yapılan incelemede; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair itirazları yerinde değildir. Dava, estetik amaçlı yapılan ameliyat neticesinde, yüklenicinin hatasına dayalı olarak işin sözleşmeye uygun yapılmaması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı iş kaybı olarak 50.000TL maddi tazminat ve ameliyat ücreti olarak ödediği 7.500TL maddi tazminat ve 50.000TL manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece maddi tazminat taleplerinin reddine, 5.000TL manevi tazminata hükmedilmiş, davalı lehine 600TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Talep edilen maddi tazminata ilişkin dava konusu uyuşmazlık, değeri para ile ölçülebilen bir uyuşmazlık olup, nisbi vekalet ücretine tabidir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından satın alınan ipliklerin gerekli kontrollerinin yapıldığı, iplikte belirlenen aşırı tüylülüğün örme sırasında herhangi bir soruna ... açmadığı veya ... açtı ise de, bu durumun davalıya bildirilmediği iplikler kumaş haline getirildikten sonra boyama aşamasında sorunların ortaya çıktığı, bu durumun davacı tarafından kabul edilebilir nitelikte olduğu, TTK.’nun 25/3. maddesi gereğince süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          Davacı vekili ayrıca manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. ve 58. maddeleri gereğince kişisel değerlere saldırı ve bedensel bütünlüğünün zedelenmesi halinde manevi tazminata hükmedilebilmesi için; a) Kişilik haklarına saldırının bulunması gerekir. b) Saldırının hukuka aykırı olması gerekir. c) Kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylem, kişide elem ve üzüntü oluşturmamış, manevi olarak kişinin dünyasında herhangi bir etki yaratmamış ise yine manevi tazminattan bahsedilemez. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir....

          kişilik haklarının zedelendiğinin, manevi zararın gerçekleştiğinin, dolayısıyla manevi tazminat istemekte haklı olduklarının kabulü gerektiği, maddi tazminat kaybına ilişkin ayıplı hizmetin oranının uzman bilirkişi marifeti ile hesaplanmış olup, mahkemece de bilimsel verilere uygun, objektif, denetime elverişli bu rapora itibar olunduğu, ayıplı hizmetten mütevellit bedel indiriminin rapor doğrultusunda kabul edildiği gerekçesiyle maddi tazminat yönünden davanın kabulüne, 18.376,18 TL maddi tazminatın davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine, bu bedelin 10.000 TL’sine dava tarihinden itibaren 8.376,18 TL sine ıslah tarihi olan 30.04.2015 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne her iki davacı için ayrı ayrı 2.500 'er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir....

            Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle; dava konusu manevi tazminat talebinin meslek hastalığı iddiasına da dayalı olup olmadığı bakımından dava dilekçesindeki açıklamalar net değil ise de; davacı vekilinin yargılama safahatında sunduğu diğer dilekçelerinde, davanın meslek hastalığına dayalı tazminat davası olmadığını ifade ettiği, davalı işverenin davacı işçiye maddi ve manevi işkence ile mobbing uyguladığını, yıldırma politikası izlediğini, istifaya zorlama amaçlı haksız eylemler gerçekleştirdiğini açıklamak suretiyle, dava konusu manevi tazminat talebinin dayanağı iddialarını netleştirdiği dikkate alınarak; dosya kapsamına göre iddiaların usulünce kanıtlanamadığı anlaşıldığından; davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan...

              UYAP Entegrasyonu