Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer yandan meydana gelen kaza nedeniyle davacının malul kalmış olması, gördüğü tedavi ve iyileşme sürecinin onun manevi varlığında zarara sebep olduğu açıktır. Zararın büyüklüğü ve kusurun ağırlığı dikkate alındığında ... TL’lik manevi tazminatın olaya uygun düştüğü kanaatine varılmış ve bu tazminatın sürücü, araç işleten yönünden kabulü gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının maddi tazminat taleplerinin reddine, *Manevi tazminat talebinin ... TL üzerinden kabulü ile bu tutarın ... tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ...'den alınarak davacıya verilemsine, 2-Maddi tazminat için alınması gerekli ... TL harçtan peşin ve tamamlama ile alınan ... TL harcın mahsubu ile bakiye ... Tl harcın davacılardan tahsiline, Hazineye İrad kaydına, 3-Manevi tazminat için alınması gerekli ......

    Somut olayda; olayın oluş şekli, kaza tarihi bir arada değerlendirildiğinde davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı bir miktar fazladır. 3-Davacılar tarafından açılan maddi tazminat davasında her davacı için ayrı ayrı maddi tazminat talepleri tümden reddedilmiştir. Reddedilen maddi tazminat talebi için her bir davacı aleyhine ayrı ayrı avukatlık ücreti hesap edilmesi gerekirken reddedilen maddi tazminat için sadece 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınıp kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. 4-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin manevi tazminat vekalet ücretine dair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

      davacının haksız tutuklama nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını belirten dava dilekçesinde ''50.000'' TL manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de, sonradan "ıslah" suretiyle bu hususta sözlü veya yazılı talepte bulunulması mümkün bulunduğundan ve davacı vekili tarafından 17/02/2011 havale tarihli dilekçe ile maddi tazminat yönünden talep konusunu ''25.000'' TL, manevi tazminat yönünden talep konusunu “25.000” TL olarak ıslah etmiş olması karşısında, bu husus da nazara alınarak davacının maddi tazminat talebi konusunda bir karar verilmesi gerekirken, bu hususta açılmış bir dava bulunmadığı kabul edilerek maddi tazminat konusunda karar vermeye yer olmadığına dair karar verilmesi, 3- Davacı tarafından ayrıca maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin açılmış başka bir tazminat davasının bulunup bulunmadığının maliye hazinesinden sorulmaması, 4- Karar başlığında dava tarihinin gösterilmemesi, 5- Davacının talebinin kısmen kabul edilmesine rağmen davacının kabul-red oranına göre...

        Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat davası yönünden davanın reddine, manevi tazminat davası yönünden 10.000 TL.manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili 5.000 TL maddi ve 25.000 TL manevi tazminat talep etmiş mahkeme ise maddi tazminat yönünden davanın reddine ve 10.000 TL manevi tazminata karar vermiştir....

          Dosya kapsamından, davacı tarafın asıl dava dosyasında çocuk ... için 100,00 TL manevi tazminat talep ettiği, buna karşılık ıslah dilekçesi ile manevi tazminat tutarını 5.000,00 TL ye artırarak talep ettiği, mahkemenin sonuç olarak davacı çocuk ... yararına 500,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verdiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık, manevi tazminatın bölünüp bölünmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Gerçekten, hukuka aykırı bir eylem yüzünden çekilen elem ve üzüntüler, o tarihte duyulan ve duyulması gereken bir haldir. Başka bir anlatımla üzüntü ve acıyı zamana yaymak suretiyle, manevi tazminatın bölünmesi, bir kısmının dava konusu yapılması kalanın saklı tutulması olanağı yoktur. Niteliği itibariyle manevi tazminat bölünemez. Bir defada istenilmesi gerekir. Yargıtay H.G.K'nun 25.9.1996 gün ve 1996/21-397-637 karar ile 13.10.1999 gün ve 1999/21-684-818 sayılı kararı da bu dorultudadır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... Koop. aleyhine 08/05/2014 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama nedeniyle haksız eylem nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı ...'in manevi tazminat talebinin reddi ve davacı ...'in maddi tazminat talebinin reddi ile manevi tazminat talebinin... Koop. yönünden reddi ile davalı ... yönünden kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kasten yaralama nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 14/07/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat, davalı karşı davacı ... vekili tarafından ise 13/08/2015 günlerinde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı karşı davalı ...'ın açmış olduğu maddi ve manevi tazminat isteminin vazgeçmesi nedeniyle asıl davanın reddine, davalı-karşı davacının açmış olduğu maddi tazminat konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı karşı davacı ...'...

                Mahkemece davanın asıl davada davalı ... için 7.000,00 TL manevi tazminatın kabulüne maddi tazminat talebinin reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm, asıl dava davalısı Ufuk tarafından temyiz edilmiştir. Dava maddi manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı, asıl ve birleşen davalarda asıl dava davalısı Ufuk'a ait taşınmazı satın almasına rağmen birleşen dava davalısı ...'in taşınmazı boşatmaması nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararların tazminini istemektedir....

                  Davaya konu edilen maddi tazminatın kabulü ve manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin mahkeme ilk hükmünün, sadece davacı vekili tarafından ve manevi tazminatla sınırlı biçimde temyizi üzerine, Dairemizce sadece manevi tazminatın miktarı yönünden hüküm bozulmuş; davacı ve davalı tarafça temyize konu edilmeyen maddi tazminat yönünden mahkemenin ilk hükmü kesinleşmiştir. Bozmaya uyarak yeniden yargılama yapan mahkemece, bozmaya konu edilmediği için kesinleşmiş olan maddi tazminat yönünden, yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, maddi tazminat ile fer'ileri için yeniden hüküm tesis edildiği; mahkeme ilk hükmünden sonra ilamın icraya konulması üzerine, davalı ... tarafından hükmedilen maddi tazminat ile fer'ilerinin icra dosyasına ödendiği görülmektedir....

                    Uyuşmazlık, hangi davacı için maddi ve manevi tazminat taleplerinin hangi miktarda talep edildiği ve manevi tazminatın bölünüp bölünmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Gerçekten, hukuka aykırı bir eylem yüzünden çekilen elem ve üzüntüler, o tarihte duyulan ve duyulması gereken bir haldir. Başka bir anlatımla üzüntü ve acıyı zamana yaymak suretiyle, manevi tazminatın bölünmesi, bir kısmının dava konusu yapılması kalanın saklı tutulması olanağı yoktur. Niteliği itibariyle manevi tazminat bölünemez. Bir defada istenilmesi gerekir. Yargıtay H.G.K'nun 25.9.1996 gün ve 1996/21-397-637 karar ile 13.10.1999 gün ve 1999/21-684-818 sayılı kararı da bu dorultudadır....

                      UYAP Entegrasyonu