Yönetim kurulu kooperatif genel kurulunda alınacak bir kararla oluşturulan bir organdır. Yönetim Kurulu, kanun ve anasözleşme hükümleri içinde kooperatifin faaliyetini yöneten ve onu temsil eden icra organıdır. Kooperatifler kanununa göre Yönetim Kurulu üyelerinin nasıl seçileceklerine, görevlerinin nasıl sona erdirilebileceğine değinmekte yarar vardır. Genel Kurulun devir ve terk edemeyeceği yetkileri Koop. Kan. m.42 de sayılmıştır. Bunlardan biriside; Yönetim Kurulu ve Denetçiler Kurulu üyeleriyle gerektiğinde tasfiye kurulunu seçmektir. Yönetim Kurulu üyelik şartları denetçiler tarafından araştırılır. Bu şartları taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan kaybedenlerin görevlerine yönetim kurulunca son verilir....
Ancak TTK'nun 336. maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidilebilmesi için öncelikle davacı üyenin bir zararının oluşması, bunun için de öncelikle kooperatiften daire ve tazminat alma olanağının kalmadığının sabit hale gelmesi gerekmektedir. Mahkemece öncelikle yukarıda açıklanan ilke doğrultusunda, davalı ... yönünden davalı kooperatif ile ilgili davanın sonucu beklenerek hüküm kurulması gerekmekte ise de, mahkemenin davalı kooperatif ile ilgili kurduğu hükmün davalı kooperatif tarafından temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşıldığından, davalı kooperatif yöneticisi ... ile ilgili davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, bu davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 10.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/01/2018 KARAR TARİHİ : 28/05/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacının Talebi : Davacı taraf dava dilekçesinde, davacının ... İhtisas Deri Organize Sanayi Bölgesi katılımcılarından olduğunu, davalıların da müteşebbis heyeti üyeleri olduklarını, görevlerini yerine getirirken özen ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandıklarını, bu durumun ......
Dava hukukî niteliği itibariyle, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tazminat davasıdır. Tuzla 1.Asliye Hukuk Mahkemesi 2009/326 Esas-2009/535 Karar, Tuzla 1.Asliye Ceza Mahkemesi 2007/464 Esas-2008/536 Karar ve Tuzla 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/842 Esas- 2009/1239 Karar sayılı dosyaları ile yönetim kurulu kararlarındaki imzaların davalı ...'a ait olmadığı sabit hale gelmiştir. Kesinleşen bu dosyalarla davalı ...'ın kooperatifin yönetim kurullarına katılmadığı, sorumluluk gerektiren kararlara imza atmadığı, vergi borçlarından sorumlu olmadığı sabit hale geldiğinden bu yönetim kurulu kararlarından doğan zararlardan da sorumlu tutulması doğru değildir. Bu nedenle davalı ... hakkında davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ın yeni yönetim kurulunca iş akdidin fesh edildiği, bu davada hükmedilen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma mesai ücreti ve milli bayram alacağı yönünden 26/06/2011 tarihinde yukarıda belirtilen ve yeni seçilen bu yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun bulunacağı, yeni seçilen yönetim kurulu üyelerininde taraf sıfatının bulunmadığı, eski yönetim kurulu yönetim kurulu üyelerine sorumluluk yüklenemeyeceği anlaşılmakla pasif husumetten birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı ... vekili, davacı kooperatife 1996 yılında üye olduğunu, ilgili kooperatifin 26.04.1998 tarihinde yapılan 1997 yılı genel kurulunda müvekkilinin toplantıya katılmamasına rağmen gıyabında yönetim kurulu asil üyeliğine 3 yıllık süre ile seçildiğini, gerçekte resmi veya gayri resmi hiçbir şekilde kooperatife ait hiçbir evrakı imzalamadığını, 25.04.1999 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına müvekkilinin yine katılmadığını ve aynı toplantıda alınan yönetim kurulu kararı ile ibra edildiğini, 2000 yılında kooperatif üyeliğini üçüncü şahıslara devrederek kooperatiften ayrıldığını ve kooperatifle hiçbir hukuki veya fiili bağlantısının kalmadığını savunarak, müvekkili hakkında açılan asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir....
VEKİLİ : DAVA :Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Yönetim ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ...'...
-K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin üyesi olduğu davalı kooperatif yönetim ve denetim kurulu üyeleri hakkında görevi kötüye kullanma ve evrakta sahtecilik suçlarından dolayı dava açıldığını, ........2011 tarihinde yapılan genel kurulda bu nedenle ibra edilmediklerini, ancak yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davası açılması hususunda yapılan oylamada yasaya aykırı olarak yönetim ve denetim kurulu üyelerinin de iştirak ettikleri ve dava açılmaması yönünde karar alındığını, davacıların karara muhalefet şerhi verdiklerini, usulsuz oylama ile alınan bu kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı kooperatif vekili, davacıların anasözleşmenin .../son maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 50/.... maddesini yanlış yorumladıklarını, oylamada usulsüzlük olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Bu haliyle yönetim kurulunun bu kararıyla uyuşmazlıkta aynı başlangıç noktasına dönülmüş olmaktadır. Davalı kooperatif yargılama sırasında bu kararından.... sayılı yeni bir yönetim kurulu kararı ile döndüğünü ifade etmiştir. Davanın açılmasından sonra davalı kooperatif yönetim kurulunun 07/09/2022 tarihli 69 sayılı yönetim kurulu kararıyla dava konusu ... sayılı yönetim kurulu kararından vazgeçilmiştir. Ancak bu 07/09/2022 tarihli yönetim kurulu toplantısına üyelerinin tamamının çağrılmadığı, usulüne uygun yönetim kurulu toplantı çağrısı bulunmadığı ve 69 sayılı kararın çağrılmamış olan üyelerin yokluğunda çoğunlukla alındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda ...sayılı karara hukuki değer atfedilebilecek ve ... sayılı yönetim kurulu kararı yönünden dava konusuz kalmış sayılacak mıdır? Yönetim kurulu kararının oluşabilmesi için iki kurucu unsura ihtiyaç vardır. Bunlar; yönetim kurulu toplantısının yapılması ve yönetim kurulu üyelerinin bu toplantıda karar almasıdır....
Davalı vekili, davacının kefil olduğu borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle kooperatifin davacıyı takibe aldığı tarihten itibaren 30 gün içerisinde borç ödenmediğinden davacının yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirildiğini, buradaki takipten maksadın icra takibi olmayıp kooperatif bünyesinde başlatılan takip olduğunu, esas itibariyle davacının yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle borcun ödenmediği hususunda da bilgi sahibi olduğunu, öte yandan yönetim kurulunun ancak üyelikten ihraç kararlarının iptalinin mümkün olduğunu, yönetim kurulunun bunun dışındaki kararlarının iptaline olanak sağlayan bir hüküm bulunmadığını, kooperatif genel kurulu yapılarak yeni yönetim kurulu üyelerinin de seçildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....