Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aykırılık nedeni ile iptali gerekeceği, dosyamızda dava dilekçesinde davacılar tarafından davalı kooperatifin yönetim kurulu üyelerinin kötü yönetimi nedeni ile kooperatifin 2021 yılı hesapları yönünden ......

    Davalı, tüm kararların yönetim kurulu ile birlikte alındığını, yönetim kurulundan en az iki kişinin imzası ile temsil edilebileceğinin tescil ve ilan edildiğini, diğer yönetim ve denetim kurulu üyelerinin de dava edilmesi gerektiğini, yönetim kurulu tarafından sahte karar alınarak istifa etmiş gibi gösterilerek Sanayi Ticaret İl Müdürlüğüne bildirildiğini, bu karara karşı dava açıtığını ve kararının iptal edildiğini, kendisinde defter bulunmadığını, hesap komisyonu tarafından incelenen harcamalar kooperatif alt yapı ve çevre düzenlemesi için yapılan belgeli harcamalar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; çevre düzenlemesi çerçevesinde yapılan harcama tutarından 17.120,50 TL olduğu, kalan tutarın yönetim kurulu üyelerinin mali sorumluğunda olduğu, davalı hakkında zimmet suçundan açılan davada delil yetersizliğinden beraat ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, kooperatif yöneticileri hakkında sorumluluk davası açılabilmesi için genel kurulca dava açılması yönünde bir karar verilmiş olması gerektiği, davalı yönetim ve tasfiye kurulu üyeleri hakkında sorumluluk davası açılmasına ilişkin 08.11.2009 tarihli ve hesap tetkik komisyonu kurulmasına ilişkin 01.03.2009 tarihli genel kurullarda alınan kararların iptaline ilişkin mahkeme kararlarının kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin kooperatife verdiği zararların tazmini istemine ilişkindir....

        Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya huzur hakkı karşılığı 3 adet dairenin devredilmesi için kooperatif inşaatlarının bitmesi gerektiği, davacının kooperatif başkanlığından ayrıldığı dönemde ise inşaatın henüz yaklaşık %5'lik kısmının tamamlandığı, inşaatın gerçekleşme oranına göre yönetim kurulu üyelerinin her biri adına bu kadar huzur hakkı verilmesinin mümkün olamayacağı, davacının kooperatif yönetiminde olduğu sırada yönetim kurulu üyelerinin zimmetine para geçirdiği, ayrıca davacının kooperatiften rayiç bedeli talep edebilmesi için ödemelerini eksiksiz yaptığını ispatlaması gerektiği, davacının çekler için 35.000,00 TL ödemeyi ispatlayamadığı, talebin TMK'nun 2. maddesinde belirlenen dürüstlük kuralına da uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatif üyesi olan davacının, uğradığı zararlara karşılık koşulları oluştuğunda yöneticiler aleyhine sorumluluk davası açabileceği, kooperatif aleyhine tazminat davası açamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif üyesinin, kooperatif aleyhine açtığı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Kooperatifler Yasası'nın 59/3 maddesinde;"Yönetime veya temsile yetkili şahısların kooperatife ait görevlerini yürütmeleri esnasında meydana getirdikleri haksız fiillerden doğan zararlardan kooperatif sorumludur" hükmüne, 62/3 maddesinde ise; "Yönetim Kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludurlar" ifadesine yer verilmiştir....

            Konut Yapı Kooperatifi'nin ortaklığından kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin olduğu, asli sorumlusu kooperatif olan alacağın, kooperatif yerine kooperatif yöneticisi olan davalılardan talep edilememesinin alacağın tahsilinin imkansızlaşması olduğunu, elde edilen verilerin adı geçen kooperatifin davacıya olan borcu ödeyecek mali imkana sahip olmadığını, borcun ödenmesine yönelik gerekli önlemlerin alınmadığı ve giderek kooperatifin kendi halinde bırakıldığını gösterdiği, kooperatifin hukuken değilse bile fiilen dağılmasında kooperatif borçlarının ödenmesine yönelik tedbirlerinin alınmamasında yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan davalıların ihmal ve kusurlarının bulunduğunun kabul edilebileceğinin düşünüldüğünü, davacının Tasfiye Haline Kooperatiften tahsil edemediği alacağını davalılardan talep edip edemeyeceğinin hukuki yorumunun Mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir....

              Davalı kooperatif temsilcisi, davaya cevap vermemiş, diğer davalılar vekili ise davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, anılan genel kurulda bilançonun oybirliğiyle tasdik edildiğini, yönetim kurulu üyelerinin de oyçokluğu ile ibra edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                , bilançonun incelenmesi ve ibranın geriye bırakılması maddelerinin gündeme alınmasının oy birliğiyle kabul edildiği, yönetim kurulu üyeleri ve denetçilerin azledilerek yeni yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin seçildiği görülmüştür....

                  Davacı yan, denetim kurulu üyesi olan davacı T1 tarafından tespit edilen usulsüzlük ve yolsuzluklar konusunda kooperatif yönetimini bilgi vermek amacıyla kooperatif yönetim kuruluna genel kurula çağrı yapması için ihtarname gönderdiğini, ihtara rağmen yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırmaması üzerine davacı denetim kurulu üyesinin kooperatif genel kurulunu olağanüstü toplantıya çağırdığını, kooperatif ana sözleşmesi uyarınca denetim kurulu üyesinin tek başına genel kurulu toplantıya çağrı yetkisinin bulunduğunu, yapılan çağrının usulüne uygun olduğunu, T8 Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi taleplerinin yasaya aykırı olarak reddedildiğini, 24/04/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların tescil ve ilanı için davalı sicile başvurulduğunu, davalının usul ve yasaya aykırı olarak tescil taleplerini reddettiğini iddia etmiş, davalı yan ise Bakanlık temsilcisi görevlendirme talebi reddedildiği halde temsilci bulunmadan toplantının yapıldığını, denetim kurulunun...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/690 Esas KARAR NO: 2021/249 DAVA : Tazminat (TTK 553 Uyarınca Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/06/2017 KARAR TARİHİ : 03/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde; davaya konu -------- ortakları tarafından, ----- müşterilerinin özel araç tasarım talebine cevap vermek üzere tasarlanarak tüm tedarik ve yönetim fonksiyonları grup şirketlerinde tamamlandıktan sonra, son aşama montajı ve teslimat işlemlerini müşteriye yakın adreslerde gerçekleştirmek üzere kurulduğunu, şirketin esas sermayesinin ----- istikrarlı büyüme gösterdiğini ve müvekkilinin---- yılına kadar bu şirketin yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığını, ancak yönetim kurulu başkan yardımcısı ve genel müdürü---- şirketin üst kademe yöneticilerinin işbirliği gerçekleştirerek müvekkilinden gizleyerek haberi ve onayı...

                    UYAP Entegrasyonu