"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/06/2010 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, evlilik birliği devam ederken davalının eşi ile ilişki yaşadığı ve yuvasının dağılmasına neden olduğunu belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
Aynı Kanunun 58. maddesine göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 49. ve TBK 58. maddesi gereğince kişisel değerlere saldırı halinde manevi tazminata hükmedilmesi için; Kişilik haklarına saldırının bulunması, saldırının hukuka aykırı olması, kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 31/01/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ... tarafından kaleme alınan ve diğer davalının sahibi olduğu gazetede yayınlanan köşe yazısı ile kişilik haklarına saldırı yapıldığını ileri sürerek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur....
./05/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, ..... ... Gazetesi'nin 07.05.2010 ve ....05.2010 tarihli yayınlarında parti amblemli resminin yayınlanarak kendisine 657 şeklinde sıfat yakıştırıldığını, yayın içeriklerinin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu ileri sürerek davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat .... tarafından, davalı ..... aleyhine 12/05/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 22/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, .... Gazetesinin 05/04/2011 tarihli sayısında “İşadamlarında “yandaş işadamı” rahatsızlığı” başlıklı haber ve içeriğinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu belirterek manevi zararının tazminini talep etmiştir....
AŞ ve ... aleyhine 10/11/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, ...'nin 07/11/2015 tarihli sayısında yayınlanan "..." başlıklı yazılarında sarfedilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek, uğranılan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur....
Bu şartlar; kişilik haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, saldırı nedeniyle kişilik haklarının zarara uğraması, zarar verenin kusurlu olması ve zarar ile saldırı arasında illiyet bağının bulunmasıdır. Her sözleşmeye ya da hukuka aykırılık halinde, manevi tazminat ödenmesi gerektiğinin kabulü mümkün değildir. Somut olayda, teminat senedinin amaca aykırı kullanılması ile icra ve haciz işlemlerinin uygulanmasının, davacının kişilik haklarına zarar verdiğinden söz edilemez. Bu halde, davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı ve zedelendiği hususu ispat edilmediğinden, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sayfasında yayınlanan "Genelev çıplağı Türk çıktı" başlıklı haberde olayla hiç ilgisi olmadığı halde farklı bir isimle fotoğrafının kullanılmasının kişilik haklarına saldırı oluşturduğundan bahisle manevi tazminat istemiş, yerel mahkemece, haberde davacıdan bahsedilmediği, yayınlanan fotoğraftaki şahsın kimliği de ortalama okuyucu tarafından belirlenebilir olmadığından, istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur Dava konusu yayında, davacının fotoğrafının hiç ilgisi olmayan bir haberde yakın çevresi tarafından tanınabilecek şekilde sadece gözler mozaiklenerek kullanılmış olması davacının yakınları tarafından tanınmasına engel olmadığından, haber davacının kişilik haklarına saldırı oluşturur....
Sayfasında yayınlanan "Genelev çıplağı Türk çıktı" başlıklı haberde olayla hiç ilgisi olmadığı halde farklı bir isimle fotoğrafının kullanılmasının kişilik haklarına saldırı oluşturduğundan bahisle manevi tazminat istemiş, yerel mahkemece, haberde davacıdan bahsedilmediği, yayınlanan fotoğraftaki şahsın kimliği de ortalama okuyucu tarafından belirlenebilir olmadığından, istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur Dava konusu yayında, davacının fotoğrafının hiç ilgisi olmayan bir haberde yakın çevresi tarafından tanınabilecek şekilde sadece gözler mozaiklenerek kullanılmış olması davacının yakınları tarafından tanınmasına engel olmadığından, haber davacının kişilik haklarına saldırı oluşturur....
ün düzenlemiş olduğu basın açıklamasında dile getirdiği kişilik haklarına saldırı teşkil eden iddianın, diğer davalılara ait basın ve yayın organlarında haber olarak kaleme alındığını ve asılsız ithamlarda bulunduklarını belirterek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmalarını istemiştir. Davalılar, kişilik haklarına saldırı kastlarının bulunmadığını belirterek, hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddini savunmuşlardır. Yerel mahkemece, davalı ....'nin, basın açıklamasını haber konusu yaptığı yazının davacının kişilik haklarını ihlal ettiği, eleştiri sınırlarını aştığı gerekçesiyle bu davalı yönünden istemin bir bölümü kabul edilmiş, diğer davalıların kullandıkları ifadelerin ise, eleştiri sınırları içerisinde kaldığı kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu “... Belediyesi,....'nun isteği üzerine toplantıyı iptal etti.” başlıklı yazıda, “...... Genel Başkan Yardımcısı ...'...