Dergisindeki Başyazısı, Psikolojik Savaşa Meydan Okuma” başlıkları altında yayınlanan yazıların müvekikkilinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu, toplumda ... Operasyonu olarak bilinen operasyonun başlamasının ardından davalıların bütün yayın organlarında (haftalık dergi, web sitesi) davacıya yönelik bir karalama kampanyası başlattıklarını belirterek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davaya konu edilen yazılarda davacının kişilik değerlerine yönelik bir ifade bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davaya konu yazılarla ... İstihbarat Teşkilatında uzun yıllar görev yapan davacıya yönelik başka ülkenin ajanı olduğu, başka ülke ve tartışmalı kişiler ile birlikte kendi ülkesine ihanet ettiği imasında bulunulduğu, bu durumun davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, davalıların ......
Davacı, davalı ile aralarında Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/179 esas sayılı dosyasında görülmekte olan boşanma davası ile birleşen Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/344 esas sayılı nafaka ve tazminat davası dosyasına, davalı tarafından sunulan 13/02/2013 tarihli dilekçe ile, kendisi hakkında para karşılığı başka erkeklerle cinsel ilişkide bulunduğunu, bu tür davranışları alışkanlık haline getirdiğini, akıl hastası olduğunu iddia ettiğini, dilekçe içeriğinde kullandığı ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davaya konu ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 05/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından kendisine hakaret içeren mesajlar gönderildiğini, ifadelerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....
toplantısı sırasında, davalının içi su dolu bardağı fırlattığını, sonrasında da “ .. ” sözleriyle hakaret ettiğini, sarf edilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı, .. görev yapan .. milletvekili olduğunu, karşı tarafın “ .. ” gibi sözleri neticesinde, ağır tahrik sonucu “ .. ” kelimesini sarf ettiğini, sarf edilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğradığı manevi zararın tazmini isteminde bulunmuş; asıl davanın da reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, taraflarca sarf edilen sözlerin oluşan tartışma sonrasında karşılıklı olarak sarf edildiği, kişilik haklarını ihlal eder nitelikte olmadığı gerekçesiyle dava ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Davaya konu olay; .. toplantısı sırasında meydana gelmiştir....
(M) -/- -2- 2013/9750 -2014/5642 KARŞI OY YAZISI Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece ilk kararda haberin görünür gerçekliğe uygun olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Dairemizce, dava konusu yayının davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu, davacı yararına manevi tazminat verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Yerel mahkemece bozmaya uyulmuş, davalı ...'ın haberi yapan kişi olduğunun ispatlanmadığı gerekçesiyle anılan davalı yönünden dava reddedilmiş, diğer davalı ... yönünden dava kısmen kabul edilmiştir. Dairemizce mahkemenin ilk kararı davalılar yönünden bir ayırım yapılmaksızın yayının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle bozulduğuna ve mahkemece bozmaya uyulduğuna göre davacı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğundan davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Anılan davalının da tazminattan sorumlu tutulması gerekir....
Görüldüğü üzere, 4721 sayılı TMK’nun 24.maddesinde; hukuka aykırı olarak kişilik haklarına saldırı karşısında, saldırılan kimseye hukuki koruma sağlanacağı, kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırının hukuka aykırı olduğu belirtilmiş; aynı Kanunun 25.maddesinde de, hukuka aykırı bir şekilde kişilik haklarına saldırı karşısında hangi hukuki çarelere başvurulabileceğine işaret edilmiş; mülga 818 sayılı BK'nun 49. maddesinde ise, şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişinin, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebileceği hükme bağlanmıştır. Kanunda kişilik hakkının tanımı yapılmadığı gibi, nelerin kişilik haklarına dahil olduğunu da belirtmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI NEDENLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,3.9.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 14/07/2009-03/08/2009 gününde verilen dilekçeler ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen 26/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların davalılardan ...'ye yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacıların davalılardan ...'a yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava basın yoluyla kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 13/07/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 26/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların davalılardan ...'ye yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacıların davalılardan ...'a yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava basın yoluyla kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir....
Fakat böyle bir üzüntü BK'nın 49. ve MK'nın 24. maddesinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Ancak kişiye yönelik hakaret gibi haksız fiil teşkil eden bir eylem bulunması halinde manevi tazminat istenmesi mümkündür. Davacı TBK'nın 58. maddesi kapsamında manevi tazminata hükmedilmesini gerektiren davalının haksız fiil niteliğinde eylemi bulunduğunu da kanıtlayamamıştır. Sözleşmeye aykırılık halinde 6098 sayılı Kanun'un 114/II. maddesi uyarınca, haksız fiil sorumluluğuna ait hükümler kıyas yoluyla uygulanıp manevi tazminat istenebilirse de, TBK'nın 58. maddesi hükmünce, sözleşmeye aykırılığın kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması zorunlu olup, somut olayda bu unsurun gerçekleşmediği anlaşıldığından, koşulları oluşmayan manevi tazminat isteminin reddi gerekir. Mahkemece de manevi tazminata dayanak teşkil eden kusurlu eylemin ne olduğu gösterilmemiştir....