DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, Kamulaştırmasız el koyma hukuki sebebine dayalı tazminat talebidir. a-2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun Geçici 6. maddesi uyarınca taşınmaza tam olarak fiilen hangi tarihte elatıldığının tespit edilmesi gerekmektedir. Zira, taşınmaza elatma tarihinin 09.10.1956- 04.11.1983 tarihleri arasında olduğunun belirlenmesi halinde el atma tarihi itibarıyla, 04.11.1983 tarihinden sonra elatıldığının anlaşılması halinde ise, dava tarihi itibarıyla taşınmazın vasfının yani arsa mı, yoksa arazi mi olduğu belirlenerek, dava tarihi itibarıyla değerinin belirlenmesi gerekmektedir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılacak tazminat davalarında taşınmazın değerinin tespitinde Kamulaştırma Kanunu'nun değer biçmeye ilişin hükümleri kıyasen uygulanacaktır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2022 NUMARASI : 2021/347 ESAS, 2022/136 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atmadan Kaynaklanan Tazminat KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
fiili olarak el konulması halinde tazminat taleplerinin karşılanması ile ilgili usul ve esaslar düzenlenmiş olup; 13.02.2011 tarih ve 6111 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Geçici 6'ncı maddesi hükmünün 04/11/1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el koyma işlemlerine de uygulanacağı düzenlenmiştir. 5999 sayılı Kanunla eklenen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Geçici 6. maddesinin son fıkrası gereğince bu madde uyarınca ödenecek olan tazminatın tahsili sebebiyle idarelerin mal, hak ve alacakları haczedilemez....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davaya konu taşınmazlara kamulaştırmasız olarak el atılmasından kaynaklanan tazminat, ecri misil ve değer düşüklüğü bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından dava konusu taşınmazlara su iletim hattı servis yolu ve hidrat yapılmak suretiyle taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atıldığı anlaşılmıştır....
Ancak, Anayasa'nın 35. maddesi ile koruma altına alınmış mülkiyet hakkının, hak sahibinin rızasına bakılmaksızın kamulaştırmasız elkoyma nedeniyle ihlali halinde, toplumun genel menfaatleri ile bireyin temel haklarının korunması arasında adil bir denge gözetilmesi gerektiği düşüncesinden hareketle, mülkün gerçek değeriyle orantılı makul bir tazminat ödenmediği sürece, bir mülkten mahrum bırakılmanın genelde aşırı bir ihlal teşkil edeceği, yasal faiz oranında gecikme faizi ödenmesinin yeterli olmadığı görüşü gerek öğretide gerekse uygulamada ağırlık kazanmıştır. Bu bağlamda mülkiyete saygı hakkının ihlalinin, mahkemelerin, kamulaştırmasız el koymaya maruz kalan kişiler lehine hükmettikleri tazminat tutarının tayininde, yargılama süresi ile enflasyon arasındaki etkileşim sonucu ortaya çıkan değer kaybını dikkate almalarına imkan sağlayan yasal bir düzenlemenin olmayışından da kaynaklandığı, bu nedenle adil tatmin taleplerinin karşılanması gerektiği hususu benimsenmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davasıdır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından dava konusu taşınmaz üzerinden yol geçirilmek suretiyle taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atıldığı anlaşılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2020 NUMARASI : 2018/737 ESAS 2020/440 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle) KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idare tarafından su deposu yapımı ile dava konusu taşınmaza fiilen el atıldığını taşınmazın tamamının davalı idareye tahsis edildiğini, el atmanın kamusal hizmete tahsis amaçlı ve kalıcı nitelikte olduğunu, taşınmazın el atılmayan kısım var ise değer kaybının olacağını, davalı idarenin kamulaştırma işlemi yapmaksızın taşınmaza el atıldığını, davacının taşınmaza el atıldığından beri taşınmazı kullanamadığını, dava konusu taşınmazın Alanya’nın gayrimenkul rantı yüksek olan Telatiye mahallesinde yer aldığını ve taşınmazının değerinin oldukça yüksek olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 500 TL ecrimisil alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir...
el koyma işlemlerine de uygulanır” denilmiştir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırmasız el atmanın söz konusu olmadığını, objektif değer artışı ve kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazda değer düşüklüğü bulunmadığını, eski irtifaklar nedeniyle değer düşüklüğü hesaplamasının yapılmadığını, tazminat miktarının yüksek olduğunu, faizin başlangıç tarihinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonunda; Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....