Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Mahkemece; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının Anayasa Mahkemesince iptal edilen 38.maddesi uyarınca; İdarece kamulaştırmasız el konulan taşınmazın fiilen el koyma tarihinden itibaren 20 yıllık sürenin geçmesi halinde malik, zilyet veya mirasçılarının her türlü dava haklarının düşeceği, dava konusu taşınmaza da fiilen el atıldığı tarih olan 1980 yılından itibaren yasa maddesinin iptal edildiği ve bu davanın açıldığı tarihe kadar 20 yıldan fazla sürenin geçtiği, yine Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
tespiti gerektiğini, her ne kadar dava dilekçesinde Saray mahallesi 507 ada 5 parsel yazılsa da ara kararda sehven yazıldığını düşündükleri Tepe mahallesi 1631 ada 2 parseldeki taşınmazın uygulama imar planı dışında kaldığını belediye tarafından herhangi bir kamulaştırma kararı bulunmadığını, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Geçici 6 maddesine göre kamulaştırmasız el atmadan dolayı tazminat davası açılabilmesi için açıkça malikin rızası olmaksızın fiili olarak el koymaktan bahsedildiğini, malikin rızası olmaksızın fiili el koyma yoksa tazminat davası açılamayacağını, davacıların imar planında kültür merkezi olarak ayrılan taşınmazın plandaki tahsis şekli ile kullanılmasına uzun süredir sessiz kalarak zımmen rıza gösterildiğini, bu sebeple kamulaştırma kanununun geçici 6 maddesindeki malikin rızası olmaksızın fiili olarak el koyma koşulu gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
Değerlendirme Ve Gerekçe ; Dava, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planında spor alanında kaldığı, davalı idare tarafından kamulaştırma işlemleri tamamlanmaksızın yürüyüş yolu, çocuk parkı ve spor binası yapılmak suretiyle fiilen ve kalıcı şekilde el atıldığı sabittir. Arsa niteliğindeki taşınmaza; dava tarihinden öncesine ait özel amacı olmayan taşınmaz satışı esas alarak, emsal ile eksik- üstün yanları karşılaştırılmak suretiyle emsal incelemesi yöntemine göre değer biçilmesi isabetlidir. Dairemizce 24/11/2022 tarihinde karar verilmiş olup, karar tarihinden sonra kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat davalarında harcın maktu olacağına ilişkin değişiklik getiren 7421 Sayılı Kanun 26/11/2022'de Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir....
kamulaştırmasız el koyma olduğunu ifade ederek gerek metraj, gerekse değerlerdeki fazlalıklardan doğacak bedelleri talep ve tahsil haklarının saklı kalması kaydıyla arsa bina ve içindeki makine aksamı için şimdilik 100.000,00 TL.nin kamulaştırma işlemine uygulanacak fiili el koyma tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK’nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/11/2021 tarihli, 2020/449- 2021/680 esas ve karar sayılı hükmünün HMK'nın 353/1- b-(2) maddesi gereğince ORTADAN KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE; 1- Davanın KABULÜ ile; Giresun ili Barça köyü 105 ada 21 parsel sayılı taşınmazın daimi irtifak kamulaştırmasız el atma bedelinin 65.767,28 TL olarak tespiti ile ; Giresun 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/210 esas 2018/234 karar sayılı Acele el koyma dosyasından 105 ada 21 parsel sayılı taşınmaz yönünden irtifak bedeli nedeniyle davacıya 29.293,62 TL ödenmiş olduğundan, kamulaştırmasız el atma dosyasında belirlenen kamulaştırma miktarı ile acele el koyma dosyasında ödenen acele el koyma fark bedeli olan; kamulaştırmasız el atma fark bedelinin 36.473,66TL olarak tespiti ile bu miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı verilmesine, 2- Giresun ili Barça köyü 105 ada 21 parsel sayılı taşınmazın Fen Bilirkişisi Zühal Metin Çakmak'ın...
Mahkemece taşınmaza yol ve park olarak el konulması nedeniyle bedelinin tahsiline karar verildiğine göre, bedeline hükmedilen taşınmaz bölümleri hakkında tescil ve terkine ilişkin hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. 2-Ayrıca 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el konulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması için de mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2020 NUMARASI : 2019/654 ESAS 2020/593 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2019/654 Esas 2020/593 Karar sayılı dosyasının yapılan istinaf incelemesinde ; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Bursa İli, Yıldırım İlçesi, Akçağlayan Mahallesi, 929 Ada, 2 Parsel no'lu taşınmazın mâliki olduğunu, davalı idare tarafından yol geçirerek taşınmaza el konulduğunu, haksız ve dayanaktan yoksun el koyma işlemine ilişkin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL kamulaştırmasız el koyma tazminatının el koyma tarihinden itibaren veya dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı idareye tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2017 NUMARASI : 2017/40 ESAS - 2017/765 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle Tazminat KARAR : Kütahya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı dava dosyasının istinaf incelemesi sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kütahya Merkez Yıldırım Beyazıt Mahallesi 547 ada 9 parsel ve 547 ada 114(166) parsel numarasında tapuya kayıtlı taşınmazların 1/4 payının müvekkiline ait olduğunu, taşınmazın yolsuz tescil ile davalı belediye adına tapuya tescil edildiğini, dava konusu taşınmazların kamulaştırmasız el koyma hükümlerine göre değerinin tespiti ile belirsiz alacak hükümlerine göre şimdilik 1000 TL'lik bölümünün davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur....