İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; münavebe ürün seçiminin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın sulu arazi vasfında olduğunu, münavebe ürün verimlerinin düşük alındığını, objektif değer artışı oranının düşük olduğunu, tazminat miktarının düşük olduğunu, irtifak kamulaştırması nedeniyle değer düşüklüğü oranının düşük olduğunu, kararda faizin başlangıç tarihi olan el atma tarihinin açıkça yazılmamasının hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırmasız el atmanın söz konusu olmadığını, objektif değer artışı ve kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazda değer düşüklüğü bulunmadığını, eski irtifaklar nedeniyle değer düşüklüğü hesaplamasının yapılmadığını, tazminat miktarının yüksek olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
el koyma işlemlerine de uygulanır” denilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2021 NUMARASI : 2020/186 ESAS 2021/183 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı yanın, müvekkillerinin hissesine davalı belediyenin halı saha yapmak suretiyle fiilen el attığını, el atmanın 1983 yılından sonra yapıldığını, bu nedenle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizil ile birlikte kamulaştırmasız el atma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava dilekçesinde,.....parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dosya davacıları vekilleri ile davalılar ....vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava ve birleşen dava dilekçelerinde davacılara ait taşınmaza davalılarca kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminata hükmedilmesi istenilmiş; mahkemece ... yönünden asıl ve birleşen davanın kabulüne, Kayseri ... yönünden yargı yolu yokluğundan usulden reddine, ... yönünden asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davada yargı yolu yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... İli ... İlçesi ... Köyü 2221 ve 2278 parsel sayılı taşınmazların bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazların imar planında ağaçlandırılacak alanda kaldığını, davalı tarafından kamulaştırma yapılmadığı gibi ağaçlandırmada yapılmadığını, taşınmazların kullanımının hukuken engel olunduğunu belirterek kamulaştırmasız el koyma nedeniyle taşınmazlardaki hisselerin bedelinin tahsilini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Ancak; 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden dava konusu taşınmaza el koyma tarihi tespit edilerek 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulduğunun anlaşılması halinde nispi harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/737 E sayılı dosyası ile acele el koyma kararı istendiğini, bedel depo edilmediğinden davanın reddedildiğini, 549 ada 4 parselinde emiryolu olarak planlandığını, acele kamulaştırma kararı alındığını, Çerkezköy 2....
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; toplam tazminat ve uygulanacak faiz oranlarını kabul etmediklerini, davanın idari yargıda çözümlenmesi gerektiğini, taşınmazın imar planında okul alanı olarak Muratpaşa Belediyesince belirlendiğini, bu nedenle sorumluluğun ilgili yer belediyesine ait olduğunu, hükmedilen bedelin fahiş olduğunu, ıslah edilen miktara ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, müvekkili idarenin harçtan muaf olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle Tazminat istemine ilişkindir....
Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır. Bu itibarla kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup, işin esasına girilerek sorumlu idare tespit edilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden,Davacılar vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/112 E.- 2018/256 K. sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....