yükümlü olduğunu belirterek müvekkilinin alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan HMK 107 maddesi uyarınca şimdilik 500,00 TL munzam zararın davalıdan avans faiziyle tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, aynı kaza nedeniyle müvekkili şirkete ----- tazminat talepli başvuru yapıldığını, tahkim yargılaması sonunda müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedildiğini, bu nedenle davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, taleplerin zaman aşımına uğradığını, sigortanın kapsamının üçüncü kişilerin sigortalının KTK çerçevesinde sorumluluk riski kapsamında sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlı olduğunu, munzam zarar gibi dolaylı zararlarla ilgili işletenin sorumluluğunun KTK değil Borçlar Kanununa tabi olduğunu, sigortacının işletenin KTK gereğince sorumluluğu kapsamında olmayan dolaylı zararlarla ilgili sorumluluğunun olmadığını, müvekkili...
yükümlü olduğunu belirterek müvekkilinin alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan HMK 107 maddesi uyarınca şimdilik 500,00 TL munzam zararın davalıdan avans faiziyle tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, aynı kaza nedeniyle müvekkili şirkete ----- tazminat talepli başvuru yapıldığını, tahkim yargılaması sonunda müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedildiğini, bu nedenle davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, taleplerin zaman aşımına uğradığını, sigortanın kapsamının üçüncü kişilerin sigortalının KTK çerçevesinde sorumluluk riski kapsamında sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlı olduğunu, munzam zarar gibi dolaylı zararlarla ilgili işletenin sorumluluğunun KTK değil Borçlar Kanununa tabi olduğunu, sigortacının işletenin KTK gereğince sorumluluğu kapsamında olmayan dolaylı zararlarla ilgili sorumluluğunun olmadığını, müvekkili...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2120 KARAR NO : 2022/1324 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : LAPSEKİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/69 ESAS 2021/54 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırma Bedelinin Geç Ödenmesinden Kaynaklanan Munzam Zarar Nedeniyle) KARAR : Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2020/69 Esas 2021/54 Karar sayılı dosyasının yapılan istinaf incelemesinde : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T4 yapılmakta olan kamulaştırma nedeni ile dava konusu Çanakkale ili Lapseki İlçesi Suluca Köyü Hacirecep Mevkii 148 Ada 107 nolu parselin kamulaştırmaya esas bedelinin tespiti için Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/69 D.İŞ Esas ve 2019/213 K.sayılı dosyasında alınan 01.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacı Sami ŞEN'in hissesi karşılığı olarak 340.203,68- TL. kamulaştırma bedeli alacağı olduğu tespitinin...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Dava, davacı tarafın alacağını geç tahsil etmesi nedeniyle munzam zararının davalıdan avans faizi ile tahsili istemli açtığı davadır. Munzam zarar, borçlu temerrüte düşmemiş ve borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan durum arasındaki farktır. Munzam zarardan sorumluluk, borçlunun temerrüte düşmekteki kusuruna dayanan bir sorumluluk olup kural olarak munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüte uğrayan asıl alacağının varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faizi ile karşılanmayan zararını, zarar ile borçlunun temerrütü arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmekle yükümlüdür. Dava, miktar itibari ile basit yargılama usulüne tabi davalardandır....
Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir . Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....
Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir . Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....
Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir. Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında akdedilen işyerim sigorta poliçesi kapsamında sigorta Şirketi tarafından yapılan ödemenin zararın tamamını karşılamadığı iddiasına dayalı, Sigorta poliçesi teminatı dışında ödemenin geç yapılması nedeniyle munzam zararın tazmini davası olup, uyuşmazlığın 15/01/2019 tarihinde gerçekleştiği iddia edilen hırsızlık nedeniyle davalıdan munzam zarar bedeli tahsili istemi hususlarına ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl alacak ve munzam zarar yönünden ıslah talebinin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.08.2002 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil, olmadığı takdirde bedel ve munzam zarar istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalılardan kooperatif bakımından reddine, diğer davalılar yönünden bedel ve munzam zarar bakımından kabulüne dair 10.04.2008 verilen günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 17.02.1999 tarihli davalılardan ... ile düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ve davalılardan ... tarafından imzalanmış olan tarihsiz “taahhütname” başlıklı belgeye dayanılarak açılmış tapu iptali tescil, ikinci kademede satış bedelinin istirdadı ile munzam zarar tahsili istemlerine ilişkindir....