Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "Toplanan deliller dosya kapsamına göre davacının davalı yerinde çalışırken geçirdiği kazası sonucu işitme kaybı meydana geldiği sebebiyle maddi tazminat talepli dava açtığı görülmekle dosyamız arasına Beyoğlu 2 İş Mahkemesi 2008/210 esas sayılı dosyasında da kazası tespitine ilişkin dava açıldığı belirtilmiş olup bu dosya incelendiğinde ve bekletici mesele yapılan İstanbul 15....

    Davalı taraf davacı da meydana gelen kazanın kazası olmadığını iddia etmiş ise de; bizzat işverenin kazası beyanında bulunduğu gibi , dosya kapsamından meydana gelen kazanın kazası olduğu, davalı tarafından kazanın bir kazası olmadığının tespitine dair davanın açılmadığı, Bu nedenle olayın kazası olmadığına dair itirazın yerinde olmadığı Davacının davalıya ait işyerinde lazım olan bir kısım malzemeyi almak için motosiklet ile giderken trafik kazası yaptığı, Dosya kapsamından davacının kullandığı motorseklet ile davalı şirkete ait şubeler arasında malzeme götürüp getirirken kazasının oluştuğu, Davacının sağlığı ve güvenliği hususunda eğitilmediği ,eğitim almadığı için hız koşuluna uyumadığı, akan trafiği özenle takip etmediği, kendi şeridini araç girdiğinde yavaşlamadığı , kullandığı motosiklet nedeniyle kişisel koruyucu malzemeler olan dizlik, tozluk, elbisesi, baret gibi koruyucu malzemelerin verilmediği, ile alakalı risk değerlendirmesi yapılmadığı...

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2021 NUMARASI : 2020/268 ESAS- 2021/400 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Manevi Tazminat) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gelmiş olmakla dosya incelendi, yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait Silifke Organize Sanayi Bölgesi Tosmurlu Köyü civarı parke taşı tesisi şantiyesinde 02/07/2012 tarihinde işe başladığını, belirtilen yerinde 28/08/2012 tarihinde davacının çok ağır bir kazası geçirdiğini, davacının bu kazası sonucunda sol el 5....

    Dolayısıyla kazası nedeniyle açılacak maddi manevi tazminat davası açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvuru yapılmalıdır. Samsun Güvenlik Kurumu'nun 18/06/2021 tarihli müzekkere cevabında davacı tarafın anılan kuruma başvurusunun olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.... " şeklinde karar verilmiştir. Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davacı vekili; davada kuruma başvurunun dava şartı olmadığını, ayrıca kuruma kazası ile ilgili başvuruda da bulunduklarını belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. Dava; kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Belirtilen davada 5510 sayılı yasada ve 7036 sayılı yasada belirtilen SGK ya başvuru dava şartı bulunmamaktadır. 7036 sayılı yasanın 3....

    Dosyanın incelenmesinden davacı Melisa’nın babasının vefatına neden olan kazası tarihinden sonra doğduğu ve davacı çocuğa Kurum tarafından gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Yapılacak , davanın niteliği göz önünde tutularak davacı çocuk adına kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığını sormak, bağlanmış ise bu gelirin ilk peşin sermeye değerinin işverene rücu edilebilir miktarının zararından tenzil edilmesiyle maddi tazminata ilişkin hüküm kurmak, bağlanmamış ise davacı çocuk adına Kurumdan İş kazası sigorta kolundan gelir bağlatılması için önel vermek, bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin işverenden rücu edilebilir miktarını zararından tenzil ederek sonucuna göre davacı çocuğun maddi tazminat talebi ile ilgili karar vermektir....

      İş Mahkemesi’nin 2005/3114 esas 2007/1478 karar sayılı rücuan tazminat konulu dava dosyasının 14.03.2008 tarihli duruşmada incelenmek üzeri getirtilmesine ilişkin ara karar verildiği, dosyanın gönderilmediği, takip eden duruşmalarda rucüan tazminat dosyasına ilişkin ne tür işlem tesis edildiğinin belirtilmediği kayıt altına alınan duruşma tutanaklarından anlaşılmaktadır. İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır....

        Anılan maddeye göre kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli göremezlik gelirine hak kazanacağı, kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

          . 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı; kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir. 5510 sayılı Yasa’nın 95. maddesine göre "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici göremezlik ödeneklerinin verilmesine...

            Somut olayda, zararlandırıcı olayın kazası olduğu tartışma konusu değildir. İhtilaf ise davacının yargılama konusu kazası nedeniyle oluşan sürekli göremezlik oranının tespiti(belirlenmesi) usulüne ilişkindir. Mahkeme yukarıda açıklanan silsile gözetilmeden 3. Adli Tıp Ihtİsas Kurulu'nun tespiti olan % 29,2'lik sürekli göremezlik oranını dikkate alınarak karar vermiştir. Oysa kazasına maruz kalan sigortalının sürekli göremezlik oranı öncelikle Kurum tarafından tespit edilmelidir. Zira; kazasından kaynaklanan maddi tazminat davaları nitelikçe Kurumca karşılanmayan zararların tazmini davaları olup Kurum sigortalısının % 10 ve üzerinde maluliyetini tespit ederse ona kazası sigorta kolundan gelir bağlayacak ve bağladığı bu geliri olayda( kazasında) kusuru olan ilgililerden rücuen tahsil edecektir. İş kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında ise rücuen tahsile konu bu Kurum ödemesinin tenzili gerekecektir....

              UYAP Entegrasyonu