Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilip bildirilmediği anlaşılamamaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için özellikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. Yapılacak öncelikle SGK'dan kazası ile ilgili bir tahkikat yapılıp yapılmadığını sormak, yapılmamış ise ölen sigortalının mirasçılarına kazasını SGK'ya ihbarda bulunmak giderek olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde SGK'yı ve hak alanını ilgilendirdiği için işvereni hasım göstermek suretiyle tespit davası açmak için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici mesele yaparak çıkacak sonuca göre bir karar verilmesinde yasal zorunluluk olduğu açıktır. Oysa, mahkemece açıklanan doğrultuda inceleme ve araştırma yapılmadığı ortadadır....

    Hukuk Dairesi 2004/1698 E., 2001/10818 K., 04.11.2004 Tarihli karar) İş kazası tutanakları, hastane kayıtları, SGK evrakları, tanık beyanları ile müvekkilinin ihyası istenen şirkette çalışırken kazası geçirdiği sabit olduğunu, aynı zamanda müvekkili bu kaza sebebiyle malul olduğunu, TBK, İŞK ve ilgili mevzuat gereğince geçirilen kazası nedeniyle müvekkilinin maddi manevi tazminat alacağı olduğunu, ancak taraf sıfatı noksanlığı nedeni ile işbu alacakların tahsili amacı ile yargılamaya devam edilemediği ve manevi tazminat nedeniyle dava yeni dava açılamadığını, Özetle davacı müvekkili ihyası talep edilen şirketin terkin tarihinden önceki zamanda geçirdiği kazası nedeniyle manevi tazminat talebi ileri süremediğini, bu haksız durumun ortadan kaldırılması amacıyla ilk derece mahkemesinin kararındaki tasfiye konusunun düzeltilerek verilen karara ek olarak " müvekkilin geçirdiği Kayseri 4.İş Mahkemesi'nin 2020/159 Esas Sayılı dosyasına konu kazası nedeniyle manevi tazminatı talepli...

      "İçtihat Metni" Davacı, kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava 15.03.2006 tarihinde meydana gelen kazası sonucu % 1,00 oranındaki sürekli göremezlik nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, sürekli göremezlik oranının % 10’un altında bulunduğundan bahisle maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava nitelikçe kazası sonucu sürekli göremezlik nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....

        K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalıların tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, davacılar murisinin davalı işverenlere ait işyerinde çalışırken ölümü nedeniyle olayın kazası olduğunun tespiti ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, kararın gerekçe bölümünde olayın kazası olduğunun kabulü ile hüküm fıkrasında manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          Davacı taraf, kazası nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını iddia etmektedir. Dava dosyasına göre, davaya konu kazası iddiaları ile ilgili Sosyal Güvenlik Kurumuna herhangi bir bildirim ve başvuru yapılmadığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için, davaya konu zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tesbiti ön sorundur. 5510 sayılı Yasanın 95....

            Lakin kazası nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemleri için zararlandırıcı olayın kazası olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....

              İş Mahkemesince kazasına dayalı tazminat davasının esası ile ilgili karar verilebilmesi için öncelikle gerekli olan kesinleşmiş bir kazası tespiti kararı bulunması gerekmektedir. Dava, 17.02.2011 tarihinde geçirilen kazaya ilişkindir. Davacı 19.02.2013 tarihinde başka bir kazası daha geçirmiştir. Dosya kapsamında ki bilgilerden bu olaya ilişkin de aynı mahkemenin 2017/791 Esasında dava görüldüğü anlaşılmaktadır. Mahkemece 2017/791 Esas sayılı dava dosyasına verilen SGK cevabına göre olayın kazası olduğu ancak maluliyetin bulunmadığının bildirildiği belirtilerek dava reddedilmiş ise de, SGK tarafından gönderilen 12.10.2018 tarihli belgeler incelendiğinde, 23.02.2018 tarihli komisyon kararı ile 17.02.2011 tarihli olayın kazası olmadığına karar verilmiştir....

              Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

                Davacı vekilinin istemi kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminata yönelik olup, talep hüküm altına alınmış, davalı vekilince istinafa başvurulmuştur. Taraflar arasında gücü kaybı ile sonuçlanan kazası nedeniyle davacı lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının 30/04/2016 tarihinde uğradığı kazası sonucunda yaralandığı anlaşılmaktadır. Davacının kazası nedeniyle oluşan maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu'nun 3. İhtisas Kurulu'nun raporuna göre %4,2 olarak tespit edildiği anlaşılmıştır....

                K A R A R Dava 01.08.1997 tarihinde meydana gelen kazası sonucu %60 oranında sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının, 08.12.1998 tarihinde kazasına bağlı olarak öldüğünden bahisle hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar murisinin 01.08.1997 tarihinde kazası geçirdiği ve bu kaza sonunda %60 oranında sürekli göremezliğe uğradığı, 08.12.1998 tarihinde, ölümü nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak sahiplerine ölüm geliri bağladığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık 01.08.1997 tarihinde meydana gelen kazası ile 08.12.1998 tarihli ölüm olayı arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu