sigorta şirketi arasında 11.04.2012/2013 vadeli hayat sigorta poliçesi yapıldığını, murisin hayat sigortası poliçe süresinde 09/01/2013 tarihinde vefat etmesi ile riziko gerçekleştiğini, bu nedenlerle borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini, talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacılar murisleri Murat Girgin'in davaya konu hayat sigortası poliçelerini yaptırdığını, murislerinin vefatından sonra sigorta teminat bedellerinin ödenmesi için davalı sigorta şirketine başvuru yapmalarına rağmen davalı sigorta şirketinin söz konusu poliçelerde belirtilen teminat bedellerini ödemediğini işbu poliçelerden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine de itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 6. Kitabı olan Sigorta Hukukunun 2. Kısmının Can sigortaları başlıklı 2....
Davalı vekili, davanın aktif husumet ve esas yönünden reddi gerektiğini savunmuştur. ... vekili 28.2.2012 tarihli dilekçesiyle davaya davalı yanında müdahil olarak katıldıklarını ve murisin kredi borcu ödenmediğinden sigorta tazminatının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, sigorta poliçesinin geçerli olduğuna ve ilgili kredi alacağından davalı ... şirketinin sorumlu olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 1-) Davanın dayanağını oluşturan sigorta poliçesinde ... ... Şubesi ... olarak gösterilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1329/1 maddesinde "üçüncü bir şahsın lehine yapılan hayat sigorta mukavelesinden hak ve menfaatleri sigortacıdan talep ve tahsil salahiyetinin doğrudan doğruya o kimseye ait olacağı" düzenlenmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2015 NUMARASI : 2014/651-2015/520 Taraflar arasındaki dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindidr. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29/01/2015 NUMARASI : 2014/740-2015/56 Taraflar arasındaki dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 04.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Türkiye Sigorta A.Ş. hayat ve bireysel emeklilik alanında faaliyet yürütmediğini, dilekçemiz ekinde sundukları ticaret sicil gazetesi örneklerinden de görüleceği üzere Halk Sigorta A.Ş. ve Ziraat Sigorta A.Ş. münfesih olarak Güneş Sigorta A.Ş. bünyesine katıldıklarını, Güneş Sigorta A.Ş.'nin de unvan değiştirerek Türkiye Sigorta A.Ş. unvanını aldığını, aynı şekilde Ziraat Hayat ve Emeklilik A.Ş. ve Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş. münfesih olmuş ve Vakıf Emeklilik ve Hayat A.Ş. bünyesine katıldığını, Vakıf Emeklilik ve Hayat A.Ş.'de unvan değiştirerek Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş. unvanını aldığını, devralma ve unvan değişikliğine ilişkin ticaret sicil gazetesi örnekleri dilekçe ekinde sunduklarını, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen belgelerden de görüleceği üzere poliçenin Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş. tarafından tanzim edildiğini, davanın muhatabının davalı şirket olmayıp, husumetin Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş....
Mahkemece, davanın dayanağını ferdi kaza sigortasının oluşturması ve davanın dayanağı sözleşmenin davacılar ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenmemesi nedeniyle mahkemenin görevli olduğu, devamla Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları 4/c maddesi uyarınca herhangi akıl ve ruh haleti ile olursa olsun intiharın ve intihara teşebbüsün kaza tanımı içinde yer almadığı, davacıların murisi ası suretiyle intihar etmiş olduğundan bu durumun kaza kapsamında olmadığı bu nedenle davalı sigorta şirketinin tazminat ödemekle yükümlü tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, ferdi kaza sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....
Davacılar murisi Ayşe Nedret Doğan'ın 2009 yılında asıl davada davalı bankadan Tüketici Kredisi Kullandığı ve bu kredi ile bağlantılı olarak birleşen davada davalı sigorta şirketi tarafından 02/01/2009 başlangıç tarihli 3 yıl süreli hayat sigorta poliçesi ile sigortalandığı, sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesinin 27/10/2010 tarihinde iptal edildiği ve davacılar murisinin 07/05/2011 tarihinde vefat ettiği konularında taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, iptal edilen sigorta poliçesinden dolayı davacıların davalı banka ve sigorta şirketinden sigorta teminat bedelini isteyip isteyemeyeceği ve alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Davaya konu 02/01/2009 tarihli Hayat Sigorta Poliçesi birleşen davada davalı T11 İle davacılar murisi arasında düzenlenmiş olup ve yine davalı sigorta şirketi tarafından 27/10/2010 tarihinde yaş sınırı gerekçe gösterilmek suretiyle iptal edilmiştir....
CEVAP :Davalı vekili; hayat sigorta poliçesinin lehtarının ... A.Ş.olduğunu, davanın aktif taraf ehliyeti bulunmadığından reddi gerektiğini, miras ortaklarının zorunlu dava arkadaşı olduğunu, bu nedenle davacının tek başına dava ehliyetini haiz olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin merkezi itibariyle yetki itirazında bulunduklarını, müteveffanın bilinçli olarak hastalıklarını gizleyerek sözleşme yaptığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE :Dava, hayat sigortası kapsamında tazminat istemine ilişkindir. Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, davanın sigortacılık faaliyetinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye ticaret mahkemesi tarafından ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık 6102 sayılı TTK'nın 1472. (6762 sayılı TTK'nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile (trafik kazasına) sebebiyet veren davalının sigorta şirketine rücuan tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır....