Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 16/04/2018 tarih 2017/4440 Esas 2018/4116 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi 6102 sayılı TTK'nın 1490. maddesi gereğince, sigorta ettiren kişinin, kendisinin veya başkasının hayatını (o kişi lehine) sigorta ettirmesi mümkün olup; TTK'nın 1493/7. maddesinde ise "sigortacıdan edimi istem ve tahsil yetkisi, aksi kararlaştırılmadıkça, lehtara aittir" denilmek suretiyle, hayat sigortalarında sigorta bedelini talep ve tahsil hakkının poliçe lehtarı olduğu açıkça kabul edildiği, sigorta poliçesinden doğan teminatı talep hakkına sahip olan kişi poliçe lehtarı olduğundan, tazminat talebine ilişkin davada da aktif dava ehliyetine sahip olan kişi lehtar olacak; lehtar dışındaki kişilerin poliçeden doğan tazminatı talep hakkı bulunmayacak; Dairemiz'in yerleşik içtihatları gereği, 3. kişiler ancak lehtarın kayıtsız şartsız muvafakat vermesi halinde davada aktif dava ehliyetine sahip olabilecekleri, Yargıtay 17....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2021/376 Esas, 2023/310 Karar 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, hayat sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat davası ve Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin bozma ilamının bulunduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 17.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Bu nedenle banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur. Bu husus, banka tarafından murisin mirasçıları ( halefleri ) hakkında takip yapabilmesinin veya dava açabilmesinin ön şartıdır. Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için murisin mirasçılarından talepte bulunabilir. Kredi kullanan adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın murisin ölümü nedeniyle, mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağının tahsili için dava açması veya icra takibi başlatması, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi, sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...tüketici işlemi niteliğindeki banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur. Bu husus, banka tarafından tüketicinin mirasçıları (halefleri) hakkında dava açılabilmesinin ön şartıdır. Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabilir. Kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağının tahsili için dava açması veya icra takibi başlatması, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir....

    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, dava konusu olayda davacının isteği dışında işsiz kalmadığı, belirli süreli iş sözleşmesinin süresinin tamamlanarak sona ermesi ile işsiz kaldığı bu durumun davacı tarafından biliniyor olması nedeniyle sigorta poliçesinin 7.4 maddesinde teminat kapsamı dışında tutulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kredi koruma teminatlı hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosyaya sunulu davacı ile dava dışı işveren arasındaki iş sözleşmesi incelendiğinde, sözleşme üzerinde belirli süreli iş sözleşmesi yazmasına rağmen sözleşmenin İş Kanunu'nun 11.maddesi gereğince belirli süreli iş sözleşmesi şartlarını taşımadığı anlaşılmaktadır....

      Sigorta ettirenin kusuru kast derecesinde ise beyan yükümlülüğünün ihlali ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa, sigortacının tazminat veya bedel ödeme borcu ortadan kalkar; bağlantı yoksa, sigortacı ödenen primle ödenmesi gereken prim arasındaki oranı dikkate alarak sigorta tazminatını veya bedelini öder" şeklinde düzenlenmiştir Mahkemece; kredili hayat sigortası poliçesinden ve tanık beyanlarından sigorta poliçesi- kredi sözleşmesini düzenleyen ... ... Bankası çalışanlarının murisin hastalığından haberi olduğu, sağlık formunda sorulan soruların cevaplarının matbu bir şekilde hazırlanarak murise imzalatıldığı,murisin hastalığının gizlendiği savunmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

        Sigorta A.Ş. ile yapılan Hayat Sigortası'nın ilk prim taksitlerinden sonraki taksitlerin ödenmemesi nedeniyle sigortanın primden muaf=tenzile tutulmuş poliçe sigortası olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, davacı ve davalılar vekillerince karar temyiz edilmiştir. 1-Dava, konut kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 03.12.2012 dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 2. maddesinde kanunun...

          Bu durumda işbu davada, öncelikle, düzenlenen hayat sigortası başlıklı poliçelerde sigorta ettiren ve dain mürtehin sıfatı bulunan ve buna bağlı olarak sigorta bedeli üzerinde asıl hak sahibi konumunda olan davalı banka ile davadışı sigorta şirketi arasındaki hukuki durumun tayin ve tespit olunması, bunun sonucuna göre de davalı bankanın krediden kaynaklanan alacağını sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekirken, buna dair herhangi bir işlem tesis etmemiş olmasının, MK’nın 2. maddesi dairesinde hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunup bulunmadığı sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir....

            Bankası TA.O'dan ... ve ... tarihlerinde kullandırılan krediler nedeniyle her iki kredi içinde kredi taksitleri ile orantılı olarak davalı şirketten 36 ay süreli hayat sigortası poliçesi tanzim edildiğini, kredi kullanan ve lehine hayat sigortası tanzim edilen muris ..., mevcut krediler devam ederken ... tarihinde vefat ettiğini, murisin vefatı üzerine mezkur hayat poliçelerinde yapılacak tazminat ödemeleri, murisin mirasçısı olmaları nedeniyle poliçe lehtarı olan, hak sahibi davacılara yapılması gerekmekte olduğunu, ancak, davalı sigorta şirketi tarafından hayat poliçelerinin sadece kredi miktarlarıyla orantılı olarak teminat içerdiği, bu nedenle sadece kalan kredi borcu tutarında üçüncü kişi olan ...Bankasına ödeme yapılabileceklerini belirterek bakiye kredi miktarları ödendikten sonra kalan tazminat bedeli davacılara ödenmediğini, davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen hayat sigorta poliçeleri teminat limitleri kredi miktarları ile orantılı olarak 18.000.00,-TL ve 19.000,00....

              Mahkemece, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 12.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, poliçede dain mürtehin olarak yer alan dava dışı bankaya sigortalı/murisin kredi borcunun tamamen ödenmiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 2. maddesinde “Bu Kanunda aksi öngörülmemiş veya farklı bir şekilde düzenlenmemişse; a) Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukukî sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişlerse, o kanun hükümleri uygulanır. b)...

                UYAP Entegrasyonu