Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının, kendisini kasten yaraladığını ve hakaret ettiğini belirterek, oluşan maddi ve manevi zararının tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı ise, iddianın yersiz olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacıya okey ıstakası ile vurmak ve hakarette bulunmak suretiyle, davalının gerçekleştirdiği haksız eylem sebebiyle davacının duymuş olduğu elem ve üzüntü ile orantılı olarak, davalının kusur durumu, tarafların sosyo-ekonomik durumu, hakkaniyet ilkesi ve sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Davacı vekilinin faiz başlangıcına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2020 NUMARASI : 2017/151 ESAS, 2020/17 KARAR DAVA KONUSU : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : Ceyhan 2....

      Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı ... ve ... için 6.500,00'er TL, ... (...) ..., ..., ..., ..., ..., ... için 3.000,00'er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır....

        Mahkemece davacının ücretle çalıştığını ispatlayamadığı için maddi tazminat haksız fiili ispatlayamadığı için de manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinden bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2)Davacının diplomasının davalı tarafından haksız olarak kullanıldığı sabit olduğuna göre aynı zamanda bu eylem haksız fiil niteliğinde olup davacı lehine bu sebeple uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerekirken bu talebin reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir....

          (eski BK 47) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davacılar vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar ve araç hasarı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava ve ıslah dilekçesinde kaza tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, hüküm altına alınan manevi tazminat için kaza tarihinden ve maddi tazminatlar için dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır ve davalı sürücü haksız fiil failidir. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır....

            Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu'nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile açacağı davaların bağlı olduğu zamanaşımı süreleri özel olarak düzenlenmiştir. BK'nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık sübjektif ve nispi nitelikteki kısa zamanaşımı süresi, herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık objektif ve mutlak nitelikte uzun zamanaşımı süresi ile olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir (Eren Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 794)....

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu manevi tazminat davasını zenginleşme aracı olarak kullanmak istediğini, müvekkilinin ceza almasına neden olan olayda hakaret ve tehdit etmediği gibi olaydan sonra da kendisine karşı tehdit ve hakaret eylemlerinde bulunmadığını belirterek, manevi tazminat davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, "...Dava, haksız fiilden doğan manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın normatif dayanağı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi hükmüne göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Türk Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi hükmüne göre, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece her ne kadar davalı-karşı davacının zinaya dayalı boşanma davasını ispat ettiğinden bahisle bu nedene dayalı olarak tarafların boşanmalarına ve davacı-karşı davalının tam kusurlu olduğuna karar vermiş ise de; kararın hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, davacı-karşı davalının bir başka kadınla birlikte yaşamadığı ve bir başka kadınla devam eden bir ilişkisinin bulunadığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği dinlenen tanıklar Rahime, Sevgi ve İbrahim'inin birbirleriyle tutarlı ve görgüye dayalı beyanları ile sabit olduğunu, davalı-karşı davacı yanın tanıklarının gerçeğe aykırı beyanda bulunduklarını, yerel mahkemece davalı-karşı davacı Hayriye lehine 20.000,00- TL. maddi, 20.000,00- TL. manevi tazminat ödenmesine hükmedilmiş ise de sübut bulmayan zina isnadı nedeniyle şartları oluşmadığı halde maddi ve manevi tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu ve tazminat miktarlarının fahiş olduğunu...

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece her ne kadar davalı-karşı davacının zinaya dayalı boşanma davasını ispat ettiğinden bahisle bu nedene dayalı olarak tarafların boşanmalarına ve davacı-karşı davalının tam kusurlu olduğuna karar vermiş ise de; kararın hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, davacı-karşı davalının bir başka kadınla birlikte yaşamadığı ve bir başka kadınla devam eden bir ilişkisinin bulunadığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği dinlenen tanıklar Rahime, Sevgi ve İbrahim'inin birbirleriyle tutarlı ve görgüye dayalı beyanları ile sabit olduğunu, davalı-karşı davacı yanın tanıklarının gerçeğe aykırı beyanda bulunduklarını, yerel mahkemece davalı-karşı davacı Hayriye lehine 20.000,00- TL. maddi, 20.000,00- TL. manevi tazminat ödenmesine hükmedilmiş ise de sübut bulmayan zina isnadı nedeniyle şartları oluşmadığı halde maddi ve manevi tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu ve tazminat miktarlarının fahiş olduğunu...

              UYAP Entegrasyonu