Yargıtay 15'inci Ceza Dairesinin 23/5/2018 gün ve 2017/38043 (E) - 2018/3831 (K) sayılı kararıyla, Bakırköy 15'inci Ağır Ceza Mahkemesinin 20/4/2017 gün ve 2015/488 (E) - 2017/235 (K) sayılı kararıyla sigorta bedelini almak amacıyla dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak ve nitelikli dolandırıcılık suçlarına kalkışmak suçlarından beraatine hükmolunan davacı ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçlarından beraatine ilişkin hükmün onanmasına, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan beraatine ilişkin hükmün ise bozulmasına, olağanüstü dava zamanaşımının geçmesi nedeniyle adı geçen davacı hakkında bu suçtan açılan davanın düşmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Dosyaya getirtilen hasar dosyasının incelenmesinde 24/2/2007 günü saat 07.30'da kolluğa başvuran davacı ...'...
Yani eğer belgeyi düzenleyen görevliye beyanın gerçekliğini araştırma yükümlülüğü yüklenmiş ise “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçu oluşmayacak eğer böyle bir yükümlülük yüklenmemiş ise suç oluşacaktır. Nitekim Yargıtay 11. Ceza Dairesi 25.12.2012 gün ve 12719/22328 sayılı kararında “…belgeyi düzenleyen görevliye beyanda belirtilen hususun doğruluğunu araştırma yükümlülüğü getirmeyen nitelikteki haciz tutanağında, adresini yanlış beyan ederek sonraki haciz işleminin icrasını güçleştiren…sanığın yalan beyanda bulunmak … suçunun yasal unsurları itibariyle oluştuğu…” denilmek suretiyle araştırma yükümlülüğü bulunan belgelerde bu suçun oluşmayacağını dolaylı olarak kabul etmiştir....
Fesih bildiriminde bu eylemler tekrar sayılarak ve 17/05/2013 tarihli amirine yalan beyanda bulunma iddiası da gerekçe gösterilerek, iş akdinin haklı nedenle feshedildiği savunulmuş ise de; bir eyleme iki kez ceza verilmesi hukuka aykırıdır. Feshe sebep gösterilen 17/05/2013 tarihli "amirine yalan beyanda bulunma" eylemi ile ilgili olarak; yalan beyanda bulunma olgusu, yalan beyanın ne olduğu ve davacının amiri olduğu belirtilen kişi ile konuşmasının nasıl geliştiği gibi hususlar somutlaştırılmadığı gibi savunmayı teyit amacıyla dinletilen davalı tanıkları da bu hususa ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamışlardır. Bu olgular hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının bu eylemleri geçerli fesih sebebi olabilirsede, haklı fesih sebebi sayılamaz. Bu delil durumu karşısında, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü yerine, yerinde olmayan gerekçe ile reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı 89/1 ihbarına verdiği cevapta Güzelhisar İnşaat Limited Şirketinin yetkilisi olduğunu, kendisinin Güzelhisar Yapı Denetime hiçbir borcu olmadığını, aksine alacağı bulunduğunu, yedinde hiçbir malları olmadığını, bu nedenle 89/1 ihbarına itiraz edildiğini bildirmiştir. 89/1 ihbarına yapılacak itiraz bir şekil koşuluna bağlı olmayıp sadece itiraz edildiğinin bildirilmesi de yeterlidir. Diğer taraftan 89/1 ihbarına verilen cevapta ayrıca ve açıkça borçlu şirkete borcun bulunduğu hususunun kabulüne ilişkin bir beyan bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanığın beraatine ilişkin hükümler müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Müşteki vekilinin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan verilen beraat hükmünü de temyiz etmiş olmasına rağmen, bu hükümle ilgili olarak tebliğnamede bir görüşe yer verilmediği anlaşılmakla; belirtilen hükümle ilgili ek tebliğname düzenlenmesi amacıyla dosyanın ... Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ...'ın 07.12.2015 havale tarihli temyiz isteminin hakkında 01.12.2015 tarihli ek karar ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan verilen hükmüde kapsadığı halde, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanık hakkında tebliğnamede görüş belirtilmediği anlaşıldığından, bu suç yönünden kurulan hükme ilişkin ek tebliğname düzenlenerek dairemize gönderilmesi için dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 26/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 89 uncu maddesinin 4 üncü fıkrasında dayalı olarak açılan tazminat davasında, tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK'nın 89/1.maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur. 2004 sayılı İİK’nın 89. maddesinin 4. fıkrasında yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır ve haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihindeki gerçeğe aykırı beyana konu alacak miktarı tazminatın konusudur. Yargıtay 12....
e ait kimlik belgesinin ele geçirilmesinden ibaret olayda, sanığın ağabeyine ait kimlik belgesini ibraz etmediği gibi ağabeyi ya da bir başkasına ait kimlik bilgilerini de kullanarak bir tutanak düzenlenmesine sebebiyet vermediği, tüm tutanakların sanığın gerçek ismiyle düzenlendiği, dolayısıyla yüklenen resmi belgenin düzenlenmesi sırasında memura yalan beyanda bulunmak suçunun unsurları itibariyle oluşmadığının gözetilmemesi, Kabule göre de; Sanık hakkında “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak” suçundan kamu davası açıldığı ve gerekçe kısmında da bu suça ilişkin değerlendirme yapıldığı halde, hükmün esasını oluşturan kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında sanığın TCK.nun 289/1. maddesine göre cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle hükmün karıştırılması, Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma Hüküm : TCK'nın 206, 35, 53, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyanda bulunduğu ve suçun tamamlandığı gözetilmeden, teşebbüs aşamasında kaldığının kabulü ile eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....
İİK'nun 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişi hakkında tazminat davası açılabilmesi için üçüncü kişiye İİK'nun 89/1. maddesi uyarınca birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi, buna itiraz edilmemesi halinde ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi ve yasal süre içerisinde üçüncü kişi tarafından haciz ihbarnamelerinden birine itiraz edilmiş olması zorunludur. Somut olayda, 3. kişiye ikinci kez gönderilen 21.12.2012 tarihli 1. haciz ihbarnamesinin 02.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği, 3. kişi tarafından yasal süre geçtikten sonra 21.01.2013 tarihinde söz konusu haciz ihbarnamesine itiraz edildiği görülmektedir....