Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2020/23 ESAS - 2021/29 KARAR DAVA KONUSU : Satıcı Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2021/34 ESAS - 2021/133 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İskenderun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 10.03.2021 tarih 2021/34 Esas ve 2021/133 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davalı T3 30/11/2014 tarihinde başlatmış olduğu, kampanya dahilinde Nevşehir ili Kozaklı İlçesi Kaplıcalar cad.70 ada 5 parselde yapılacak olan tesiste devremülk satın almak amacıyla Devremülk Satış Vaaadi Sözleşmesi imzaladığını, kampanya dahilinde davalı şirkete 10.900,00....

İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, 6502 sayılı yasadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

- K A R A R - Uyuşmazlığın devre mülk sözleşmesinden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup... görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60. maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1. Başkanlığa sunulmasına 23.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ... ......

    DAVA : Alacak DAVA TARİHİ : 24/10/2017 KARAR TARİHİ : 20/09/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 22.09.2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Devre Mülk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Ankara 11. Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacılar vekili dava dilekçesi ile, müvekkillerinin davalı... Sağlık İnşaat Tur.Taş.San. Ve Tic A.Ş....

      DAVA : Alacak DAVA TARİHİ : 24/10/2017 KARAR TARİHİ : 20/09/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 22.09.2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Devre Mülk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Ankara 11. Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacılar vekili dava dilekçesi ile, müvekkillerinin davalı... Sağlık İnşaat Tur.Taş.San. Ve Tic A.Ş....

        K A R A R Davacılar, ayrı ayrı yaptıkları sözleşme ile davalı şirketten 2011 yılında devre mülk satın aldığını, dava konusu devre mülkün 2013 yılında teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, devre mülkün teslimin talep edilmesine rağmen davacılara ayrı ayrı teslim edilmediğini, emsal ve rayiç kira bedellerinin 3.000,00-TL olduğunu öğrendiklerini, davalı firmadan ödemeyi talep ettiklerini, davalı firma tarafından ödemenin yapılmadığını beyan ederek her bir davacı için ayrı ayrı olmak üzere devre mülkü hakkı ile ilgili olarak 2013, 2014 ve 2015 yılları için 9.000,00-TL’den toplam 18.000,00-TL’nin taraflarına ödenmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Devre mülk hakkı 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen, taşınmazın müşterek payına ve aynına bağlı bir hak olduğundan bu hakkın satışının da resmi şekilde yapılması zorunludur. Dava konusu olayda, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredildiğinden geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, kapıdan satış şeklinde yapılmış olup, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup sözleşmeden cayma hakkı da devre mülkün tesliminden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....

          Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08/01/2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr/develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....

            Öte yandan; Uygulamada özellikle taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu devre mülk sözleşmelerinde ortaya çıkan uyuşmazlıklar konusunda yeterli açıklıkta bulunmamaktadır. KMK’nun 65. maddesinde devre mülk hakkına uygulanacak hükümlerin sırasına ilişkin getirilen düzenlemede tüketicinin korunması hakkındaki kanunlara bir atıfta bulunulmaması bu yasaların uygulanmasını engellemeyeceğinden uyuşmazlıkların yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda 634 sayılı Kanun’dan sonra yürürlüğe giren 4077 sayılı Kanun ve bu kanunu yürürlükten kaldıran 6502 sayılı TKHK ile bu kanunlara göre çıkartılan yönetmelik hükümleri ve devre mülk hakkının ayni hak devrini içermesi nedeniyle bu husustaki diğer yasal mevzuat doğrultusunda çözümlenmesi gerekmekte olup, uygulamada bu doğrultuda verilen kararlarla şekillenmiştir. Öncelikle uyuşmazlığa konu sözleşmenin şekli ve niteliği hususunun değerlendirilmesi gerekir....

            UYAP Entegrasyonu