Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayıplı iş ile eksik işi karıştırmamak gerekir. Ayıplı iş yukarıda belirtildiği gibi vasıf noksanlığını ifade ettiği halde, noksan iş yapılmayan işi ifade eder. BK'nın 359-363 maddeleri ayıplı işler hakkında uygulanır. Eksik işler bu maddelerin kapsamında olmadığından bu hükümler eksik işlere uygulanamaz. 818 Sayılı BK'nın 359/I. maddesine göre iş sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre geç sayılmayacak bir süre içinde eseri muayene edip varsa ayıplarını yükleniciye bildirmesi gerekir. Aynı Kanunun 362/II. maddesi gereğince iş sahibi kanunen tayin olunan muayene ve ihbarı ihmal ederse eseri zımnen kabul etmiş sayılır. 362/I. maddeye göre de eserin sarahaten veya zımmen kabulünü müteakip yüklenici her türlü mesuliyetten kurtulur. Eserin kabulü ile yüklenici açık ayıplara ilişkin sorumluluktan kurtulur....

    Davalı vekili, davacı tarafından düzenlenen 19/06/2013 tarihli faturaya konu mısır kepeğinin müvekkiline tesliminden sonra yaklaşık yarısının 15-20 günlük süre içerisinde kullanıldığını, ancak daha sonra malın altta kalan kısmında kızışma sonucu yanma olduğunu ve malın kullanılamaz hale geldiğini, müvekkilinin ayıplı mala ilişkin iade faturası düzenleyerek davacıya gönderdiğini ve ayıplı mal dışındaki bakiye bedeli ödemeye hazır olduğunu bildirdiğini, davacının ayıplı malı kabul etmediğini, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

      Davada eserin tesliminden sonra ortaya çıkan gizli ayıplı imalâtın bedeli talep edilmiş, mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılar mahkemece uyulan bozma ilâmı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı, dava dilekçesinde ticari faiz talebinde bulunmuş, mahkemece yasal faize hükmedilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ... İnş. San. Ve Tic. LTD.ŞTİ.'nden 03/08/2009 tarihinde 36.250,00 TL bedel karşılığında 2010 model .... SD benzinli 115 PS, ... Motor nolu ... şaşi nolu aracı satın aldığını, aracı aldıktan bir zaman sonra sol arka kapısının boyasının dökülmeye başladığını, aracını yetkili servise götürdüğünü, servisin imalat hatasını kabul ettiğini, aracın ayıbının araçta değer düşüklüğüne yol açacağını, bu nedenle gizli ayıplı aracın fatura bedeli olan 36.250,00 TL nin 03/08/2009 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir....

          Uyuşmazlık ticari satıma konu mal tesliminden kaynaklanan alacağa dayanmaktadır. Davalı teslim edilen panonun gerektiği gibi çalışmaması nedeniyle arzu edilen verimi alamadığını, başka bir firma ile irtibata geçerek pano üzerinde değişiklik yapmak suretiyle ancak manuel olarak çalıştırabildiğini beyan ederek ayıp savunmasında bulunmuştur. TTK'nın 23/c maddesi gereğince alıcı, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Gizli ayıp halinde ise 8 gün içinde incelemek veya incelettirmek, bunun sonucunda ayıplı olduğunun tespiti halinde satıcıya bildirmekle sorumlu tutulmuştur. Mahkemece bu yön üzerinde durulmaksızın ve buna dair deliller toplanmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, .........gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 02.03.2010 gün ve 115-73 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık satılanın geç tesliminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak davacıya ait dairenin geç tesliminden kaynaklanan kira tazminatı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 tarih ve 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükmün, temyiz incelemesi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın görevli Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 26/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkememizin 28/10/2019 tarihli duruşmasında dava konusu uyuşmazlığın ayıplı mal tesliminden kaynaklandığı davacı tarafın beyanlarında ayıplı malların Avusturya 'da olduğu anlaşıldığından ayıplı mal olup olmadığının tespiti için dava konusu ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılacağından malların Türkiye 'ye getirilmesi için davacı vekiline gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verilmiş, davacı vekili beyan dilekçesinde; davalı tarafından müvekkile gönderilen malların bilirkişi raporunda belirtildiği gibi hatalı olup malların iadesi konusunda davalı tarafça defalarca görüşüldüğünü ve davalının malları iade almaya yanaşmadığını, davalı tarafındandavacıya gönderilen malların ayıplı olup, malların ayıplı olduğu hususunun yurt dışında mahkemece belirlenmiş yeminli bilirkişi tarafından saptandığını, ayıplı malların aradan uzun zaman geçmesi sebebi ile Türkiye 'ye getirilip getirilemeyeceği ya da ne getirilmesinin ne tür bir prosedüre tabi olduğu hususunun bilinmediğini, mahkemece...

                  Davalı vekili cevabında, Adıyaman mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, sözleşmeye aykırı mal verildiği iddiasının doğru olmadığını, malın tesliminden yaklaşık iki yıl sonra hiçbir ihtar çekilmeden madenin bozuk olduğu bahanesiyle dava açılmasının davacının kötüniyetini ortaya koyduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                      UYAP Entegrasyonu