Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, parçalı yapılı kürkün komple sırttan yapılı kürke göre çok daha ucuz olup bunun ancak astarın açılması ile anlaşılabileceği parçalı yapının işlenmesindeki hatadan ötürü kürkte kellikler oluştuğundan imalattan kaynaklı gizli ayıp nedeni ile davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık ayıplı mal satışı nedeni ile sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebinden kaynaklanmıştır. Satışa konu kürkün gizli ayıplı olduğu dosya içeriğinden anlaşıldığı gibi bu husus mahkemeninde kabulündedir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince satışa konu malın ayıplı olması halinde malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde satıcıya ayıp ibarında bulunulması gerekir....

    Dava, ayıplı mal nedeniyle ayıplı mal bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda alınmış olup ayıplı olduğu iddia edilen makinada herhangi bir inceleme yapılmamıştır. Davalı açıkça bu hususta bilirkişi raporuna itiraz etmiş olmasına rağmen mahkemece itiraz değerlendirilmemiştir. Alınan bilirkişi raporu yetersiz olup hükme elverişli değildir. Mahkemece matbaa işinden anlayan bir bilirkişi ve makine mühendisinin de aralarında bulunduğu 3 kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla makinenin bulunduğu yerde keşif yapılmak suretiyle tarafların iddia ve savunmaları, davalının rapora karşı itirazları ve dosya içeriğindeki tüm deliller değerlendirilerek düzenlenecek bilirkişi kurulu raporu da gözetilerek oluşa göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

      den 250 ton ham ayçiçek yağı satın alması konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin bedelini ödediği ilk 125 ton malın teslim edildiğini, ancak bu ilk parti malın 28.720 kg'lık kısmının ayıplı olduğunun anlaşıldığını ve durumun davalılara bildirilmesine rağmen malın değiştirilmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ayıplı mal için davalıya ödenen 25.848,00 usd ile ayıplı malın müvekkiline ait depoda saklanmasından dolayı bu deponun kiraya verilememesi nedeniyle uğranılan zararın tespiti ile şimdilik 2.000,00 TL kira kaybının ve müvekkilinin 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi zararının davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

        den 250 ton ham ayçiçek yağı satın alması konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin bedelini ödediği ilk 125 ton malın teslim edildiğini, ancak bu ilk parti malın 28.720 kg'lık kısmının ayıplı olduğunun anlaşıldığını ve durumun davalılara bildirilmesine rağmen malın değiştirilmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ayıplı mal için davalıya ödenen 25.848,00 usd ile ayıplı malın müvekkiline ait depoda saklanmasından dolayı bu deponun kiraya verilememesi nedeniyle uğranılan zararın tespiti ile şimdilik 2.000,00 TL kira kaybının ve müvekkilinin 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi zararının davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle; ayıplı mal satışından dolayı onarılan araçta oluşan değer kaybı tazminatına ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde aracın misli ile değişimini, bunun mümkün olmaması halinde araç bedelinin iadesini talep etmiştir. Yargılama esnasında davacı tarafından aracın 3. bir kişiye satılmasından dolayı misli ile değişimin veya bedel iadesinin fiilen mümkün olmayacağı gerekçesi ile aracın ayıpsız satışı ile ayıplı satışı arasındaki farkın (değer kaybı zararının) ıslah ile talep edildiği anlaşılmıştır....

            Davalı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafça yapılan ayıplı mal teslimi anına kadar geçen süredeki fatura tutarlarının düzenli olarak davacı tarafa ödendiğini, takibe dayanak yapılan faturalardan 16.06.2012 tarih,.... nolu ve 34.200 Euro bedelli faturanın karşılığının çek ile fazlasıyla davacı tarafa ödendiğini, karşılığı ödenen faturanın tekrar icra takibine konu yapıldığını, 09.06.2012 tarih....numaralı 34.200 Euro bedelli fatura ile talep edilen alacak tutarının ise bu fatura konusu malların ayıplı olması, ödeme emrinin tebliği tarihinde malların gerçek değerinin ne olabileceğinin belli olmaması ve söz konusu olacak tutardan müvekkili şirkete yapılan ayıplı mal teslimine bağlı uğranılan maddi-manevi zararların mahsubu neticesinde alacaklı duruma geçeceği nedeni ile yargılamayı gerektirdiğinden takibin bu kısmına haklı olarak itiraz edildiğini, davacının ayıplı mal teslimi nedeniyle müvekkilinin gerek maddi gerekse manevi zararlarının bulunduğunu savunarak...

              Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, eksik ve ayıplı işlerden kaynaklı 3.000,00 TL ve geç teslimden kaynaklı kira kaybı olan 1.440,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki dava ile dava dışı arsa sahiplerinden satın aldığı konutun davalı müteahhit tarafından süresinde teslim edilmediğini, konutta eksik ve ayıplı işlerin bulunduğunu ileri sürerek, 3.000,00 TL kira tazminat ile ayıplı ve eksik işlerden kaynaklı 3.000,00 TL onarım bedelinin davalıdan faizi ile tahsilini talep etmiş; mahkemece, davanın kısmen kabulü ile onarım bedeli yönünden 3.000 TL ile kira kaybı olarak 1.440,00 TL'nin faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir...

                GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu edilen üründe varlığı ileri sürülen ayıpların bulunup bulunmadığı, davacının ayıplı mal iddiasından kaynaklı talep ettiği maddi ve manevi tazminat talebinin yerinde olup olmadığı, hükmedilen vekalet ücretinde hatanın bulunup bulunmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş olduğu deliller toplanmış dava konusu ürün üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, " ....Ülkenin ekonomik şartları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, davacının olay sırasındaki yaralanma derecesi, suçu işleyiş biçimi, davalının olaydaki kastının yoğunluğu, tahrik durumu, olay tarihi gibi özellikler göz önünde bulundurulmalı varsa davacının karşı kusuru da dikkate alınmalıdır. Hükmedilecek manevi tazminat davacı için bir zenginleşme unsuru, davalı için ise bir ödeme güçlüğü sonucu doğurmamalıdır....

                Satılan mal üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmaksızın, malın ayıplı olup olmadığı, ayıbın üretimden yada kullanımdan kaynaklı olup olmadığı, gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı gibi hususlarda tespit yapılmaksızın karar verilemez. Bu durumda mahkemece, konusunda uzman bilirkişlerden yukarıda sayılan hususlarda taraf ve yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 29.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  SAVUNMA : Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; taraflarına herhangi bir ayıplı mal ihtarı yapılmadığını, davacı tarafça her ne kadar 20.000 TL manevi tazminat talebi ile tüketici mahkemesinde dava açılmış ise de; aslında dava değerinin 2.216,31 TL olduğunu ve Tüketici Hakem Heyetinin görevli olup, zarar tazmini talebinin tüketici heyetine müracaat ile yapılması gerektiğini, bu sebeple tüketici mahkemesinin görevli olmadığını, sunulan faturalardan anlaşılacağı üzere bacadan duman sızmasından kaynaklı alındığı iddia edilen söz konusu malların baca tamiratında kullanılmayacağını, faturaya konu malların dava konusu taşınmazdaki yapılan tamirat işlerine kullanıldığına delil teşkil edemeyeceğini, davalı tarafça müvekkilin ayıplı tesliminden kaynaklı 2.216,31 TL masraf edildiği iddiasında bulunulmuş ise de söz konusu fatura miktarı KDV dahil 1,103,30 TL’ olduğunu, ayrıca söz konusu faturaya ilişkin malların fatura irsaliydi fatura olmasına rağmen...

                  UYAP Entegrasyonu