Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/278 Esas KARAR NO : 2022/312 DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) DAVA TARİHİ : 08/04/2022 KARAR TARİHİ : 13/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin----olduğunu ve davalıdan-- siparişinde bulunduğunu, ürünlerin bir kısmının --bir kısmının da -- --- satılmasının tasarlandığını, davalının siparişi kabul ettiğini ve üretime başladığını ancak taahhüt edilen tarih ve adette teslimatın gerçekleşmediğini, daha geç bir tarihte sadece 160 adet ürünün teslim edildiğini, eksik ve geç teslimat nedeniyle müvekkilinin -- göndermeyi planladığı ürün adedinin yarısını dahi gönderemediğini, geç teslimat nedeni ile davalı-- ederek sipariş adedini--edilemeyecek kadar aşıldığını, müvekkilinin stokunda bulunduğu iddia edilen ürünlerin ayıplı olması sebebi ile -- Esas sayılı dosyasında...

    İşin tesliminden sonra iş sahibince 27.04.2004 tarihinde Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2004/46 D.iş sayılı dosyasında yapılan işlerde ayıp bulunup bulunmadığının tespiti ile şayet ayıp varsa bunun giderilme maliyetinin tespiti istenmiş, bilirkişi Makine Mühendisi Haydar Şahin tarafından düzenlenen 10.05.2004 günlü raporda davacıya teslim edilen imalâtın ayıplı olduğu ve giderilme bedelinin de 2.124,00 TL tuttuğu belirlenmiştir. Anılan rapor, 31.04.2004 tarihinde tespit yaptıran davacı iş sahibi vekiline tebliğ edilmiş, ancak tespit hasımsız talep edildiğinden davalı yüklenici yana tebligat yapılmamıştır. Davacı iş sahibinin raporu tebellüğ ettikten takriben beş ay sonra 28.09.2004 tarihinde davalı yükleniciye noter kanalıyla ihtarname göndererek eksik ve hatalı işlerin giderilme bedellerinin ödenmesini istemiş, fakat istenen bedelin ödenmemesi üzerine icra takibine geçilmiş, itiraz üzerine de işbu dava açılmıştır....

      Davacı-alıcı geç tesliminden kaynaklanan işletme ve taşınmazla ilgili zararlarını talep edebilir. O halde, davacının geç tesliminden kaynaklanan kâr kaybından oluşan zararın tazminine karar verildiğinden ayrıca kira bedelinin tazminine hükmolunamayacağı gibi davacının tarafına iade edilen parayı ihtirazi kayıtsız alması,davalının da bundan doğacak zararı tazmini taahhüdüne rastlanmadığından kur farkından doğan zararını ve ayrıca taşınmazda kiracı olan Hamza Gündüz’ün işgali altında bulunan Hazineye ait taşınmaz için ödeme yükümünde olduğu ve işgalci olarak Hamza Gündüz adına tahakkuk ettirilen ecrimisil bedelinin de davalı-satıcıdan talep edilemeyeceği gözden kaçırılarak bu kalem istemlerden de davalıyı sorumlu tutar şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        makineyi geç ve ayıplı olarak teslim ettiğini, makinedeki mevcut hata ve ayıpların tespiti için Silivri Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/56 D....

        ndan daireler satın aldıklarını, dairelerin teslimatının yapılmasına rağmen teslimin birçok eksik ile yapıldığını ve taşındıktan sonra birçok ayıplı iş belirlediğini, bir kısmını kendi imkanları ile tamamladıklarını, buna rağmen tamamlanmayan eksik ve ayıplı imalatın mevcut olduğunu,bunun yanında apartmanın ortak kullanım alanlarında da eksik imalat bulunduğunu ileri sürerek, yapılacak keşif neticesinde daire içerisinde ve ortak kullanım alanlarında belirlenecek eksik ve ayıplı işlerin belirlenerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak her biri için 500,00 TL'nin faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesi, bilahare vermiş oldukları ıslah dilekçesi ile de bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar üzerinden ayrı ayrı miktarları arttırarak belirtilen miktarlar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini istemişlerdir....

          Hemen belirtmek gerekir ki eksik iş, yapılması gerektiği halde yapılmayan işleri, ayıplı iş ise eserde olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki farkları ifade eder. İşin yapılmayan kısmının teslim ve muayenesi söz konusu olamayacağından iş sahibinin eksik işler yönünden ihbarda bulunmasına ya da ihtirazı kayıt koymasına gerek yoktur İş sahibinin muayene ve ihbar yükümlülüğü sadece ayıplı işler içindir.4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki eksiklik nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir....

            Hemen belirtmek gerekir ki eksik iş, yapılması gerektiği halde yapılmayan işleri, ayıplı iş ise eserde olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki farkları ifade eder. İşin yapılmayan kısmının teslim ve muayenesi söz konusu olamayacağından iş sahibinin eksik işler yönünden ihbarda bulunmasına ya da ihtirazı kayıt koymasına gerek yoktur İş sahibinin muayene ve ihbar yükümlülüğü sadece ayıplı işler içindir. ...sayılı Yasanın 30. maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki eksiklik nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakılacak olursa; davacı ...'...

              Hemen belirtmek gerekir ki eksik iş, yapılması gerektiği halde yapılmayan işleri, ayıplı iş ise eserde olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki farkları ifade eder. İşin yapılmayan kısmının teslim ve muayenesi söz konusu olamayacağından iş sahibinin eksik işler yönünden ihbarda bulunmasına ya da ihtirazı kayıt koymasına gerek yoktur İş sahibinin muayene ve ihbar yükümlülüğü sadece ayıplı işler içindir. 4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki eksiklik nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir....

                Uyuşmazlık eserin ayıplı meydana getirilmesi sebebiyle yapılan ödemelerin davacı tarafından iadesinin talep edilip edilemeyeceği noktasındadır. Burada öncelikle eserdeki ayıp terimiyle neyin ifade edilmek istenildiğinin üzerinde durulması gerekecektir. Bir tanımlama yapmak gerekirse eserdeki ayıp tarafların sözleşmede üzerinde anlaşılan niteliklerin veya dürüstlük kuralı gereğince bulunması gereken lüzumlu niteliklerin teslim edilen eserde bulunmaması halidir. Gerçekten eserin ayıplı meydana getirilmesi halinde iş sahibine Borçlar Kanununun 360. maddesi bazı haklar tanımış bu arada ayıbın boyutu eserin reddini gerektirmekte ise iş sahibinin sözleşmeyi feshedebileceği ve eser bedelinin geri istenebileceğini düzenlemiştir. Eserdeki ayıp ya eserin teslimi sırasında iş sahibinin kolaylıkla görebileceği niteliktedir veya eserin tesliminden sonra ve kullanılması sırasında ortaya çıkan niteliktedir. Bunlardan ilkini açık ayıp ikincisine ise gizli ayıp denilmektedir....

                  Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." düzenlemesi ile TKHK'nın zamanaşımı başlıklı 12. maddesinde ise "(1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. (2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz. (3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz." düzenlemesi yapılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu