Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu ve eşi borcun doğumundan sonra anlaşmalı olarak boşanmışlar ve dava konusu ev eşyalarının haczi borçlunun mernis kayıtlarında yer alan adresinde yapılmıştır. Boşanmadan önce borçlunun bu evde oturduğu davacı tarafından kabul edilmiştir. Bu nedenle İİK'nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararı- nadır. Davacı 3.kişinin bu karinenin aksini her türlü delille ispatlanması olanaklıdır. Ancak, davacı 3.kişi yargılama sırasında dava konusu eşyaların annesine ait olduğunu belirtmiş, hacizli LCD TV için kendi adına fatura sunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde;2013 yılında davalı ile boşandıklarını,davalının anlaşmalı boşanma için düğünde takılan altınları kendisine boşanmadan sonra vereceğini söylediğini,altınları almak için davalı ve babası ile buluştuklarını,bu esnada yanlarında cami imamının da bulunduğunu,altınların teslimi sırasında davalı ve babasının altınları alıp gittiklerini ve altınları vermediklerini belirterek,altınların tarafına iadesini,olmadığı takdirde değerince tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık boşanmadan kaynaklanan manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna, davada mal rejiminden kaynaklanan bir istek bulunmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı ...... Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'ne ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanmadan bağımsız olarak talep edilen nafaka ve maddi-manevi tazminat isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanmadan Sonra Açılan Maddi - Manevi Tazminat :Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanma kararından sonra açılan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası isteğine ilişkindir. Tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde yer alan "fiili ayrılık" sebebiyle boşanmalarına karar verildiği görülmektedir. Dosyada yer alan boşanma kararının gerekçesi tazminat taleplerinin haklılığını denetime imkan vermemektedir....

            Aynı Kanunun “Tazminat ve nafakanın ödenmesi” başlıklı 176. maddesi ise; “Maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Manevi tazminatın irat biçiminde ödenmesine karar verilemez. İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Hâkim, istem halinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.” Hükmünü içermektedir....

              Maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı kadının yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davacı kadının ziynet alacağı ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik davalarının tefrikine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili; velayet düzenlemesine, kadının reddedilen nafaka ve tazminat taleplerine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı kadın vekili, 20.10.2022 tarihli dilekçe ile eşler arasında düzenlenen 10.10.2022 tarihli anlaşmalı boşanma protokolünü sunmuş ve protokol hükümleri uyarınca TMK'nın 166/3. Maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir. Çekişmeli boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Taraflar arasında düzenlenen anlaşma protokolü doğrultusunda çekişmeli boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/3 maddesi gereğince anlaşmalı olarak boşanmalarına, tarafların müşterek çocuğu SAMİ ATALAY'ın velayetinin taraflar üzerinde ortak bırakılmasına, müşterek çocuğun fiilen davalı baba yanında kalmasına, anne ile çocuk arasında şahsi ilişki tesisine, tarafların birbirlerinden nafaka, maddi ve manevi tazminat, eşya alacağı, altın alacağı, katılma alacağı, değer artış payı alacağı, katkı payı alacağı, denkleştirme alacağı, mal rejiminden kaynaklı hak ve alacak talebi ile davalının ayrıca müşterek çocuk yönünden nafaka talebi bulunmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesi ile; boşanmak istemediğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen; ... 2. Aile Mahkemesinin 2003/724 esas, 2004/1175 karar sayılı dosyanın aslı ya da onaylı örneğinin eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 08.11.2017...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, boşanmadan sonra TMK 174/1.madde gereğince açılan maddi tazminat, eşya ve takıların iadesi, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkin olup, bağımsız olarak açılan nafaka ve eşya alacağı davası olmadığından kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 04.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu