Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.11.2021 tarihli ve 2021/832 Esas, 2021/1512 Karar sayılı kararı ile hükümlünün, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 inci maddesinin on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile hükümlü hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 43 maddesinin ikinci fıkrasının yollamasıyla 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesi ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 3 ay 18 gün hapis cezası; 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 10 ay hapis ve 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına hükmedilmesine ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 14.12.2021 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır...

    Hukuk Dairesi         2012/1512 E.  ,  2012/6642 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili müvekkiline ait davalıya kasko sigortalı aracın, tek taraflı trafik kazası sonucu su kanalına düşmesi sonucu hasarlandığını belirtip fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere hasar tutarı olan 19.500, 00 TL’nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur....

      Ceza Dairesi         2020/1512 E.  ,  2021/9501 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ :Yağmaya teşebbüs HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa'nın 81. maddesiyle 5275 sayılı Yasa'nın 106. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen adli para cezasını ödememesi halinde bu cezasının hapse çevrilemeyeceği gözetilmeden “…ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” dair karar verilmesi hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görüldüğünden; TCK'nın 150/2. maddesinin, aynı Kanunun 35/2. maddesinden sonra uygulanması sonuç cezalara etkili olmadığından; sonuç cezalar adli para cezası olduğundan TCK'nın 51. maddesi uyarınca erteleme hükmünün uygulanamayacağının gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

        Hukuk Dairesi         2010/1681 E.  ,  2010/1512 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar Dairemizin 17.11.2009 gün ve 3348-10073 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 5219 sayılı kanunla değişen HUMK.nun 440.maddesinin III.fıkrasının 1 numaralı bendinde miktar veya değeri 6 milyar TL (6 Bin YTL) az olan davalara ait hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararların düzeltilmesinin istenemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Parasal sınırlar 21.7.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 5236 Sayılı Kanunun 19.maddesi ile eklenen Ek 4.madde uyarınca da parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı’nca tespit edilen yeniden değerleme oranında arttırılacağı öngörülmüştür....

          Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman olmadığı ve 3402 Sayılı Yasanın 14. ve 17. maddelerinde aranan imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı yolu ile taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme hükme yeterli değildir. Dava dilekçesinde tescil davasına konu taşınmazın davacı tarafından asliye hukuk mahkemesinin 1996/221-1998/7 sayılı tescil kararı ile davacı adına tescil edilen 1512 sayılı parsel ile bir bütün olarak kullandığını iddia etmiş, zilyetlik tanıkları da bu iddiayı doğrulamışlarsa da 1512 sayılı parselin hüküm dosyasına ait 13.03.1996 tarihli dava dilekçesinde tescil davasına konu taşınmazın (1512 sayılı parselin) sınırları D: ... , B: ... , K: yol, G:......

            Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanunun 30'uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen Geçici 3'üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 438'inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Hükmün 2. paragrafında yer alan “05.03.1973” tarihinin silinerek yerine “01.03.1982” tarihinin; hükmün 3. paragrafında yer alan “506 Sayılı Yasanın 4447 Sayılı Yasa ile değişik geçici 81/A maddesi” ibaresinin silinerek, yerine ''506 sayılı Yasanın Geçici 81/C-a maddesi'' ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....

              - K A R A R - Davacı vekili, davalının Edirne 2.İcra Müdürlüğünün 1999/1512 E.sayılı takip dosyasındaki borcun bir kısmının ödendiğini, bakiye borç için taraflar arasındaki Sulh Sözleşmesine istinaden ibraname verildiğini, ancak davalının ... olduğu ibranameye rağmen takibini yenileyerek icra takibine devam ettiğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile davalının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek %40 oranında tazminat ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin takip konusu borç için ibraname vermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

                Ceza Dairesi         2011/39388 E.  ,  2012/1512 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 3167 Sayılı Kanuna Muhalefet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı "Çek Kanunu" ile 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun" yürürlükten kaldırılmış, dava konusu suçun unsurları ve yaptırımları farklı biçimde yeniden düzenlenmiş olduğundan; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7.maddeleri de gözetilerek, sanığın hukuksal durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ceza Dairesi         2011/1594 E.  ,  2011/1512 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 3167 Sayılı Kanuna Muhalefet ... Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı "Çek Kanunu" ile 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun" yürürlükten kaldırılmış, dava konusu suçun unsurları ve yaptırımları farklı biçimde yeniden düzenlenmiş olduğundan; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7.maddeleri de gözetilerek, sanığın hukuksal durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Ancak, a) Hükümden sonra, ... tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, b) 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin ... tarihli ve ... sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz...

                      UYAP Entegrasyonu