Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda, borçlunun borcunu anlaşmaya uygun olarak yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun hareket etmezse, alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep eder. Bütün bu açıklamalara göre, sebepsiz zenginleşme alacaklıya, ikinci derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Nitekim, sözleşmeden doğan bir hukuki ilişkinin bulunduğu hallerde taraflar sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir talepte bulunamazlar. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı BK'nın 393/1. maddesinde "Hizmet sözleşmesi, işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle işgörmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üslendiği sözleşmelerdir." şeklinde tanımlanmıştır....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (YHGK)'nun 07.02.2001 tarih, 13/1729-32 sayılı kararında ifade edildiği şekilde; geçersiz harici satış sözleşmesi nedeniyle yanlar verdiklerini sebepsiz zenginleşme veya mülkiyet (İstihkak MK 618. Md (TMK 683.md)) davasında geri isteyebilirler. TMK 994. maddesi sebepsiz zenginleşmeyi önleyen özel bir düzenleme olup, her iki davada da TMK 994-995. maddelerinin uygulanması gerekir. Ancak, hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın haksız iktisap kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilebilmesi için birinci olarak TMK'nın 2/2 maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılması yasağı, sonrada haksız iktisap ilke ve esasları dikkate alınmalıdır. TMK'nın 2/2. maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılması yasağı kuralı, hakime özel ve istisnai hallerde adalete uygun hüküm verme olanağı sağlamaktadır. Yargı organları, çıkarlar dengesini ve adalet duygularını gözeterek toplumun gereksinimlerini karşılamakla yükümlüdür....

      Taraflar arasındaki sözleşme yüklenicinin kusurundan dolayı feshedilse bile, yüklenici, arsa sahiplerinin yararlandığı imalat bedellerini sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince talep edebilir. Bu durumda mahkemece, sebepsiz zenginleşme hükümleri dikkate alınarak, yüklenici tarafından davaya konu taşınmaz yararına hafriyat işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapıldığının ve davalının yararına olduğunun anlaşılması halinde hafriyat işlemi bedeli tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan Uyuşmazlık sebepsiz zenginleşme hukuksal nedeninden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkeme nitelendirmesi de bu yöndedir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 23/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan Uyuşmazlık sebepsiz zenginleşme hukuksal nededinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkeme nitelendirmesi de bu yöndedir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 23/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            nin gerçekleştirdiği imalâtlardan dolayı 123.354,19 TL kâr kaybı olduğunun hesaplandığını, davacı tarafından verilen 96.060,00 TL peşinatı davalının sebepsiz zenginleşmeye yol açacak şekilde iade etmemesinin hukuk düzenince korunamayacağı, peşinat yönünden davalının hapis hakkını kullanma koşullarının gerçekleşmediği, davalı tarafından mahsuplaşma talep edildiği, aynı sözleşmeden kaynaklanan karşılıklı alacaklarının mahsuplaşma olarak kabul edilmesi gerektiği, mahsuplaşma talebinin davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gerekçesi ile asıl davanın mahsuplaşma nedeniyle reddine, birleşen dava yönünden birleşen dosya davacısı ... Gıda Ltd. Şti'nin sözleşmenin feshinden dolayı uğradığı 58.110,00 TL zarar ve kâr mahrumiyeti alacağının davacı-birleşen dosya davalısı ... ... Gıda San. ve Nak. A.Ş.'den tahsiline karar verilmiştir. Olumlu zarar (pozitiv interesse); sözleşmenin, hiç veya gereği gibi yahut vadesinde yerine getirilmemesinden kaynaklanan zarar olarak tanımlanabilir....

              Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Yine aynı Kanun'un 82 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. İki yıllık zamanaşımı süresi, hak sahibinin, mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ondan önceki noksan bilgiler ve tahminler bu sürenin başlangıcına esas olamaz....

              Sigorta şirketi nezdinde kaskosu bulunduğunu, bu hali ile müvekkilin davaya konu hasar bedelini almasının mümkün olmadığını, Sigorta Tahkim Komisyonu 2022.E.22649 sayılı başvuru dosyasında hazırlanan bilirkişi raporunda da vurgulandığı üzere, davalı sigorta şirketince uyuşmazlık konusu ödemenin başka bir araç için yapıldığı beyan edildiğini, 6098 sayılı TBK’nın 77. ve 82. maddeleri arasında sebepsiz zenginleşme hükümleri düzenlenmiş ve böylelikle TBK’da, sözleşmeden doğan borç ilişkileri ve haksız fiillerden doğan borç ilişkilerinin ardından, üçüncü bir borç ilişkisi hüküm altına alındığını, sebepsiz zenginleşme, bir kişinin sebepsiz yere hukuken kabul edilebilir bir neden olmaksızın zenginleşmesi ve bu sebeple bir başkasının, malvarlığı, para ya da emeğinde azalma meydana gelmesi halinde ortaya çıktığını, sebepsiz zenginleşme, geçerli olmayan, gerçekleşmemiş veya sona ermiş bir hukuki ilişki uyarınca meydana gelir ve bu durumda fakirleşenin iade talebi hakkı ortaya çıkacağını, kaza tarihi...

                Sözleşmenin geçersiz olması ya da sözleşme geçerli olarak kurulduktan sonra sözleşmeden dönülmesi halinde verilenlerin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade edilmesi gerekir....

                Sebepsiz zenginleşme alacaklıya 2.derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Bunun bir sonucu olarak da, sözleşmeden doğan bir hukuki ilişkinin bulunduğu hallerde tarafların sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir talepte bulunması olanaklı değildir. Nitekim, aynı ilkeler HGK. 13.06.2007 tarih, 2007/18- 330 E. 2007/350 K.ve 17.02.2010 tarih, 2010/13- 93 E. 2010/88 K.sayılı kararlarında da benimsenilmiştir. TBK.nun 146.maddesinde ( 818 sayılı BK md.125) sözleşmeye dayanan alacakların, başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Dava konusu ihtilafta uygulanacak zamanaşımı süresi, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle TBK'nun 146. maddesi gereğince 10 yıl olup, dava tarihine kadar geçen sürede, zamanaşımı süresi dolmuştur....

                UYAP Entegrasyonu