Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili bankanın mudisi olan ... Adi Ortaklığı hesabından davalıya sehven ödeme yapıldığını ileri sürüp ödenen tutarın sebepsiz zenginleşen davalıdan iadesini talep etmekte, davalı vekili ise müvekkilinin münferiden para çekme yetkisini haiz olduğunu belirtip sebepsiz zenginleşme iddialarını reddetmektedir. Dava, davalının adi ortaklık adına para çekme yetkisini haiz olmadığından bahisle adi ortaklık hesabından davalıya yapılan ödemenin davalının sebepsiz zenginleşmesine yol açtığı iddiası ile açılmıştır. Davalıya husumet, adi ortaklığın ortağı olması sebebiyle değil, sebepsiz zenginleştiği iddiası ile tevcih edilmiş olup, davalı ... davacı banka ile mudisi ... Adi Ortaklığı karşısında üçüncü kişi konumundadır. Burada davalının şahsı değil, ödeme neticesinde sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği önem arz etmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sebepsiz Zenginleşme DURUŞMALI K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, murise ait olduğu iddia edilen taşınmaz üzerindeki su deposu, ağaçlar ve kullanım sonucu elde edilen gelirden ve taşınmazın satılması sonrası elde edilen miktardan davacıya miras payı sebebiyle pay verilmediğine dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...

      Sebepsiz zenginleşme hâlinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu mal varlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşmede sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi söz konusudur. Görüldüğü gibi, sebepsiz zenginleşme, ikincil (talî) niteliktedir ve mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Başka bir anlatımla aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacaktır....

        (MK’nun eski m.617, yeni 682/son maddesi) Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup, davacı, davalının murisine ait taşınmaza yapmış olduğu faydalı masrafların tahsili talebiyle eldeki davayı açmıştır....

          a usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.Mahkemece iddia savunma bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının sözleşme gereğince edimini süresi içerisinde yerine getirmediği, davalılarca sözleşmenin feshedildiği bu durumda bağımsız bölümlerin tapusunun devrini isteyemeyeceği, sebepsiz zenginleşme gereği bedel talebinde de bulunmuş ise de taraflar arasında düzenlenen sözleşmede arsa sahibine düşen villaların süresinde yapılıp teslim edilmemesi halinde mal sahibince sözleşmenin feshedileceği ve şirketin o güne kadar yaptığı inşaatlardan hiçbir hakkı kalmayacağı ve gerek işçilik gerekse malzeme olarak mal sahibinden talepte bulunamayacağı kararlaştırıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle tapu iptali tescil mümkün olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tazminat istemine ilişkindir....

            Hukuk Dairesi’nin 2010/14277 E. 2012/5371 K sayılı ve 05.04.2012 tarihli kararlarının ekli olduğunu, Mahkemece sebepsiz zenginleşme talebi açısından esasa girilerek zamanaşımı definin değerlendirilmediğini belirttiğini, sebepsiz zenginleşme talebi zamanaşımına uğramadığını, Müvekkilinin keşideciden gerek temel ilişki gerekse sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak talepte bulunma hakkı bulunduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 24.4.2001 tarihli 2001/1504 E., 2001/3680 K. sayılı kararının, sebepsiz zenginleşme davasında ispat yükü davalı-keşideciye ait olduğunu, davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatlaması gerektiğini, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/10970 E. 2017/4321 K. sayılı, 30.05.2017 tarihli kararının, Yargıtay 19....

            Hukuk Dairesi’nin 2010/14277 E. 2012/5371 K sayılı ve 05.04.2012 tarihli kararlarının ekli olduğunu, Mahkemece sebepsiz zenginleşme talebi açısından esasa girilerek zamanaşımı definin değerlendirilmediğini belirttiğini, sebepsiz zenginleşme talebi zamanaşımına uğramadığını, Müvekkilinin keşideciden gerek temel ilişki gerekse sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak talepte bulunma hakkı bulunduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 24.4.2001 tarihli 2001/1504 E., 2001/3680 K. sayılı kararının, sebepsiz zenginleşme davasında ispat yükü davalı-keşideciye ait olduğunu, davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatlaması gerektiğini, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/10970 E. 2017/4321 K. sayılı, 30.05.2017 tarihli kararının, Yargıtay 19....

              Sebepsiz zenginleşme halinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu malvarlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edebilmek, için öncelikle, davalının mal varlığında bir çoğalmanın meydana gelmesi gerekir. Bu zenginleşme, mal varlığının artması şeklinde olabileceği gibi, azalmasının önlenmesi şeklinde de olabilir. Zenginleşmenin miktarı istenebilecek alacağın da üst sınırını oluşturur. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan, tahakkuk etmemiş veya varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hata sonucu verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

              Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın davalı ile dava dışı üçüncü kişi arasında ticari ilişki nedeniyle davacı tarafından banka havalesi ile ödenen bir miktar paranın iadesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı bir alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili, müvekkilinin babasının sahibi olduğu şirket ile davalının sahibi olduğu şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili ile davalı arasında hiçbir alacak ve borç ilişkisinin olmamasına rağmen ... ......

                Sebepsiz zenginleşme davasında ise; ispat yükü davalıda olup, davalı kambiyo senedi vasfını kaybetmiş çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini ispat edecektir. İspat vasıtası olarak da cevap dilekçesinde göstermiş olduğu delillere dayanacaktır." şeklinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı açılan davalarda davalı keşidecinin ispat yükü altında olduğu belirtilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu