ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2015 NUMARASI : 2009/894-2015/294 Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava katkı payından kaynaklanan hakka dayalı tapu iptali tescil, tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda; bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi üzerine bankanın hesap üzerinde rehin hakkını ileri sürülmesinin haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde olduğu, bu itirazın İİK'nın 89. maddesi kapsamında çözümlenmesi gerektiği, davanın istihkak davası olarak görülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı 3. kişinin istinaf başvurusunun kabulü ile Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/894 Esas - 2018/896 Karar sayılı, 08.11.2018 tarihli kararının kaldırılmasına, davanın usulden reddine, davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı alacaklılar temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/851 Esas - 2021/894 T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA ESAS NO : 2021/851 Esas KARAR NO : 2021/894 HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLLERİ : DAVALILAR : 1- 2- VEKİLİ : DAVALILAR : 3- 4- DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 27/08/2019 KARAR TARİHİ: 12/11/2021 K. YAZIM TARİHİ: 15/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı işçi ... tarafından Ankara Batı ... İş Mahkemesinin .... Esas ......
doğru bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat talebine yönelik olarak kurulan hükme ilişkin incelemede; Müşteki/alacaklı, 28.05.2012 tarihli şikayet dilekçesi ile davalı/sanıklar hakkında İİK. nun 338. maddesi uyarınca cezalandırılmaları ve davalı İSKİ'nin " dosya alacağı miktarı kadar tazminat ödemesine, " hükmedilmesini talep etmiştir....
Maddesi gereğince hükmolunan maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.500,00 TL makdu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davacı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesinin 10. Maddesi gereğince hükmolunan manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.800,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesinin 10. Maddesi gereğince red olunan maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 6-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesinin 10....
Bunun üzerine de, davacı ... vekili tarafından TMK'nın 1007. maddesine dayalı olarak tazminat istemli eldeki iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere; sahte nüfus cüzdanı kullanılmak suretiyle elde edilen sahte vekâletnameye dayalı olarak tapuda yapılan satış işleminde, 3. el konumunda olan davacı ...’nun yapılan temlik işleminde iyiniyetli olmadığı ve bu nedenle 4721 sayılı TMK'nın 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı kesinleşmiş yargı kararıyla belirlenmiştir. Bu durumda, taşınmazı satın alırken durumu bilen ve bilmesi gereken konumunda olan davacının kendi bu kusurlu durumuna dayanarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca Devletin kusursuz sorumluluğuna dayalı olarak tazminat isteyemeyeceği şüphesizdir. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 19.04.2012 gün ve 894-162 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 14.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi 2014/894 E. , 2014/5761 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, müvekkillerin murisi ve desteği ....'ın davaların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini belirterek davacı anne ve baba için 15.000,00'er TL maddi, 20.000,00'er TL manevi tazminat ve davacı üç kardeş için 10.000,00'er TL manevi tazminat, 1.300,00 TL tedavi gideri ve 1.000,00 TL cenaze gideri talep etmiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacı yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davalı vekilinin delil listesini 2 haftalık süreden sonra bildirmiş olmasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1- b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır....
Hukuk Dairesi 2007/11795 E. , 2008/894 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiş, birleşen davada ise kamulaştırmasız el atma sebebiyle tazminat istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı birleşen dava davacısı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 05.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....