olduğundan davalının İş Bankası Kayseri şubesindeki mevcut hesaplara ait Iban numaraları belirtilerek ihtiyatı tedbir kararı verilmesi talep edildiğini ye mahkemece ihtiyatı tedbir talebinin reddine yönelik 14.02.2022 tarihli ara kararının son paragrafında , ihtiyatı tedbirin ancak uyuşmalık konusu hakkında karar verileceği belirtilerek ihtiyatı tedbir taleblerinin reddine karar verildiğini, ihtiyatı tedbir konulması istenilenin ,ise, davalının mevcut banka hesapları olduğunu, HMK 389- 390 maddesine göre uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyatı tedbir talep etmemize rağmen yerel mahkemenin ihtiyatı tedbirin reddine yönelik kararı HMK nın açık ve kesin hükümlerine aykırı olduğundan istinaf talebimizin kabulüne yerel mahkemenin ara kararının kaldırılmasına, ihtiyatı tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından, kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin reddi, yoksulluk nafakası ve ihtiyatı tedbir kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle 18.07.2007 tarihli tensip tutanağında davalı erkek adına kayıtlı taşınmazlar ve araçlar üzerine konulan tedbir kararının Türk Medeni Kanunu 169. maddesi kapsamında verildiğinin ve boşanma kararının kesinleşmesi tarihinde kendiliğinden sona erdiğinin anlaşılmasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda...
"İçtihat Metni" Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/10/2015 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 12/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız ihtiyati tedbir nedeni ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, esas sayılı dosya ile görülen davada davalı lehine ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu karar gereği inşaat yapımının engellendiğini, daha sonra yapılan itiraz sonucu ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığını belirterek haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğradığı zararın giderilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2009/1971 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibi konusunda ihtiyatı tedbir kararı verilmiş ve icra dosyasına yatırılacak paranın alacaklı davalı şirkete ödenmesi engellenmiştir. İhtiyati tedbir kararının uygulandığı icra müdürlüğü tarafından davalı yüklenici şirkete ihtiyati tedbir nedeniyle ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda İİK’nın 72/IV. maddesi uyarınca davalı alacaklı yararına %40 oranında tazminatın karar altına alınması zorunludur. Mahkemece davalı alacaklı şirketin tazminat isteminin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....
Mahkemece hükmedilen tedbir nafakaları ile boşanma hükmü taraflarca temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleşmiştir. Buna karşın, kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, davalı erkeğin taşınmazı üzerine kadın lehine hükmedilen toplam tazminat tutarı miktarmca konulan ihtiyati tedbir kararı ve vekalet ücreti yönünden, dayanak "vakıalar" ve kabule ilişkin "gerekçeler" karar yerinde gösterilmemiştir. Hüküm bu haliyle kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, davalı erkeğin taşınmazı üzerine kadın lehine hükmedilen toplam tazminat tutarı miktarınca konulan ihtiyati tedbir kararı ve vekalet ücreti yönünden Yargıtay denetimine elverişli değildir. Gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir....
İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekili itiraz dilekçesinde özetle; mahkemece verilen ihtiyatı tedbir kararının taraflar dinlenilmeden dosya üzerinden verildiğini, mahkemece dosya üzerinden verilen işbu ihtiyatı tedbir kararına karşı istinaf yoluna gidilmeyip öncelikli olarak bu karara karşı itiraz edilmesi gerektiğini, müvekkili adına başlatılan İzmir 7....
Mahkemece; Davacının ihtiyatı tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı süresinde davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
Mahkemece; ihtiyatı tedbir kararının uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, somut uyuşmazlığını konusunun para alacağı olduğu gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı yasal süresinde davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf sebepleri olarak; dosyada ihtiyati haciz taleplerinin mahkemece ihtiyatı tedbir olarak algılandığını, dosyada davalı firmanın mallarını devretme ve fesih ihtimaline karşı malları üzerine tedbir konulması talebi ile kast edilenin ihtiyati haciz kurumu olduğunu belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılarak taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir. Mahkemece dosyaya toplanan deliller incelenmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2022 (Ara Karar) NUMARASI : 2022/47 ESAS DAVA KONUSU : İhtiyatı Tedbir KARAR : Taraflar arasındaki ihtiyatı tedbir davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyatı tedbir kararının kaldırılmasına yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının dayısı olan davalıyı sahibi bulunduğu İstanbul ili Başakşehir ilçesi Hoşdere Mahallesi 355 Ada 2 Parsel A2 Blok-09 17 nolu taşınmazın satılması için Bakırköy 44....
İİK 72/3 maddesi "icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak borçlu gecikmeden doğan zararları karşılama ve alacağın %15'den aşağı olmama şeklinde göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyatı tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." şeklindedir. Dosyada mevcut deliller değerlendirildiğinde, İstanbul 12. İcra Müdürlüğü'nün 2019/5411 Esas sayılı dosyasının itiraz edilmeksizin kesinleştiği, davacı ile davalının anne - oğul oldukları, davacının takip konusu borcu ödediğine dair yaklaşık ispat koşulunu yerine getirecek delil ibraz edilmediği, ancak tarafların vasıfları itibariyle her türlü delille ispatı mümkün olduğundan bu aşamada ihtiyatı tedbir kararı verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan davlının istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmektedir....