Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın beraatine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, Ancak; Dosya kapsamından, dava konusu yerin suç tarihinden sonra sanığın kardeşi adına tapuya kayıt edildiğinin anlaşılmasına, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda yerin memleket haritasında ... renkli açıklık alanda kalmakla birlikte amenejman haritasında 77 nolu bölmede kısmen ormanlık alanda kaldığının, saha üzerinde 10, 12 adet çam ve ... ağacı ile bazı yerlerinde de orman gülü bulunduğunun tesbit edilmesine, sanığın yerin 10-15 senedir işlenmemesi nedeniyle çıkan dikenleri kestiğini, amacının kadastro geçmeden temizleyip tapu almak olduğunu savunmasına göre mahallinde konusunda uzman orman mühendisleri ve harita mühendisinden oluşacak bir bilirkişi heyeti vasıtasıyla zabıt mümziilerinin yer gösterimiyle...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre;Tarafların sulh sözleşmesi gereğince asıl davanın KABULÜ ile, Balıkesir ili, Edremit İlçesi, Zeytinli Köyü, 2225 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden elbirliği mülkiyetinin davacılar T3 T1 ve T2 adına ayrı ayrı 1/3 olacak şekilde paylı mülkiyete çevrilerek tapuya kayıt ve tesciline, Karşı davanın sulh sözleşmesi gereğince feragat nedeniyle reddine, Taraflar arasındaki sulh sözleşmesi gereğince Balıkesir ili, Edremit İlçesi, Zeytinli Köyü, 2225 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ölünceye kadar T3 adına sükna hakkının kabulü ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden davalı vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararının kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Bu nedenle manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.'' gerekçesi ile hükmün bozulması sonucunda, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, uyulan bozma ilamı uyarınca ipoteğin fekkine ilişkin önceki hüküm kesinleştiğinden buna dair yeniden hüküm tesis edilmediği, manevi tazminat isteminin ipoteğin fekki talebinin davalı banka tarafından haksız reddedilmesine dayalı olması ve davacının kişilik haklarının ihlal edildiği olgusunun somut olayda kanıtlanamadığı,maddi tazminat bakımından ise davacının davaya konu ipoteğin kaldırılmamış olması nedeniyle uğradığı zararın dava tarihi itibariyle taşınmazı rayiç değerinin üzerinde satamaması nedeniyle oluşan meblağ olabileceği gerekçesiyle ipoteğin fekkine ilişkin önceki hüküm kesinleştiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,davacının maddi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile 40.000 TL nin davalıdan alınarak davacıya...

      Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile 6.393,45 TL geçici iş göremezlik nedenli zararına bağlı maddi tazminatın dava tarihi olan 25/01/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ili birlikte (davalı şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının sürekli iş göremezlik nedenli zararına bağlı maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 327,80 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 17.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat,Tapunun Haksız Ele Geçirilmesi Nedenli Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nin 1007 maddesi uyarınca tazminat isteğine ilişkin olup; 5. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak verilen karar temyiz edilmiştir.Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.06.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yeniden ipotek borçlusu ... adına tescili ile yolsuz terkin edilen davacı lehine olan ipoteğin yeniden tapuya işlenmesi mümkün değilse tazminat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... ve vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 25.04.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... ile davalı Hazine vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

            tarafından ödendiği, bankanın tapuya ipoteğin fekki için yazı yazmasına rağmen bu yazının kaybolduğu için fek işleminin yapılamadığını belirterek mevcut olan ipotek kaydının terkini istemine ilişkindir. Davalı vekili, ipoteğin doğmuş doğacak borçların teminatı olarak verildiğini, kredi borcunun kapanmadığını, ipoteğin fekkine ilişkin bir yazı bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre ipoteğin doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatını teşkil etmek için kurulduğu kredi borçlusunun borcunun tamamen kapanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin "... Mah. 47 ada 18 parsel cilt no:3"de tapuya kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu, müvekkilinin davalı kooperatiften kredi aldığını, kredinin teminatı olarak müvekkilinin taşınmazı üzerine davalı lehine birinci dereceden ipotek tesis edildiğini, ipoteğe konu borcun müvekkili tarafından ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek, davaya konu tapuda kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamına göre; ipotek sözleşmesi uyarınca ipotek bedelinin 10.000,00 TL olduğu, davacının dava dışı ......

                Nitekim, yukarıda açıklanan 7181 sayılı Kanun ile getirilen TMK’nın 883/2. maddesindeki düzenlemeden de, taşınmazlar üzerine ipoteğin süreli olarak konulabileceği ve süre içerisinde veya sürenin bitiminden itibaren 30 gün süre içinde İİK'nın 150/c maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığının bunun da tapuya bildirilmemesi ve bu hususun tapuya şerh olunmaması halinde kabul edilmiştir. Somut olaya gelince; davacının maliki bulunduğu taşınmazda davalı yararına 5 yıl süreli 600.000 TL bedelli teminat ipoteği tesis edildiği tapu kaydı ve ipoteğin dayanağı resmi senet ile sabittir. Bu ipoteğe bağlı olarak davalı şirket tarafından İstanbul Anadolu 20....

                Ltd.Şti. ve ... vekili,Görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, ipotek tesisinin ... lehine olduğu için husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini, davacının ipoteğin fekki talebi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olması sebebiyle daha 1 yıl dolmadan şirketin kar etmediği gerekçesi ile ortaklık payını protokolde belirtildiği şekilde devir ettiğini, 3. Kişi lehine konulan ipotekte davacının yasal sorumluluğunun devam ettiği için ipoteğin fekki isteminin yersiz olduğunu, ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerinin de koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ......

                  UYAP Entegrasyonu