nın müştekinin kimlik bilgileriyle sahte abonelik sözleşmesi imzalarak sabit telefon ve internet hattı alması sebebiyle TCK'nun 207/1 maddesiyle cezalandırılmasına dair Adana 15.Asliye Ceza Mahkemesinin 08.03.2012 gün ve 2011/305 Es,2012/206 Kr. Sayılı kararı usûl ve yasaya uygundur. Çünkü 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun amacı “elektronik haberleşme sektöründe düzenleme ve denetleme yoluyla etkin rekabetin tesisi, tüketici haklarının gözetilmesi, ülke genelinde hizmetlerin yaygınlaştırılması, kaynakların etkin ve verimli kullanılması, haberleşme alt yapı, şebeke ve hizmet alanında teknolojik gelişimin ve yeni yatırımların teşvik edilmesi ve bunlara ilişkin usul ve esasların belirlenmesi”dir....
Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden herhangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Maddelerine göre "Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, kanalizasyon ve su tesisi yapılması halinde, bunlardan faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden, kanalizasyon harcamalarına katılma payı alınır. ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 5.maddesine göre;... ile bir hizmet sözleşmesi yapan gerçek veya tüzel kişilere abone adı verilir. Az yukarıda belirtilen yasa ve yönetmelik hükümleri bir arada değerlendirildiğinde,abonelik tesisi için abone olmak isteyen kişinin mutlaka malik olma koşulunun bulunmadığı görülmektedir. Abonelik talebinde bulunan şahıs yasal olarak kanal katılım ve şebeke hisse bedelini ödemek zorunluğunda olur ve bu bedeli de davalı idareye öderse bu bedeli ödeyen şahsın, taşınmaz malikine müracaat ederek ödediği bedeli ondan istemesine engel bir durum da bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla taşınmaz maliki ile abone olmak isteyen şahıs arasındaki ilişki kendi aralarındaki bir ilişki olup, davalı idare yönünden bağlayıcı bir durum da yoktur....
Davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine dairemize gelen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin .......nolu taşınmazın sahibi olduğunu,....... tarihinde . .... ile kira sözleşmesi yaptığını, kiracı . ....... de kira sözleşmesine dayanarak alt kiracı olarak ...... ..ile kira sözleşmesi yaptığını, müvekkilinin, davalı kuruma yeni abonelik tesisi amacıyla defaatle müracaatta bulunduğunu ancak eski abonenin birikmiş borçları gerekçe gösterilerek talebinin reddedildiğini, borcun ödenememesi sebebiyle kurum personeli tarafından müvekkiline ait taşınmazın elektriğinin her ay görevlilerce kesildiğini, müvekkilinin çok ciddi şekilde mağduriyet yaşadığını belirterek müvekkiline ait taşınmazda geçici abonelik tesisi yönünden ihtiyati tedbir mahiyetinde karar verilmesi talebiyle açtığı davada, abonelik tesisine ilişkin muarazaanın meni ve abonelik sözleşmesi yapılması talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili; davacının yeni bir abonelik sözleşmesinin tesisi talep ettiği ancak bu talebin altında önceki aboneyi borçtan kurtarmaya yönelik bir iradeyi barındırdığından kabul edilmediğini, davalı şirketin abonelik tesislerinde şirket prensipleri oluşturarak her aboneye eşit ve adil bir hizmet sağlanması için çabaladığını, gerekli araştırmalar yapılmadan davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürerek, temyiz isteminde bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, elektrik abonelik sözleşmesinin tesisine yönelik muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Abonelik sözleşmesi tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılır. Yapılan sözleşmenin niteliğine göre kural olarak bütün sözleşmelerde geçerli olan sözleşmenin nispiliği ilkesi uyarınca, yapılan sözleşme sadece taraflar arasında hüküm ve sonuç doğurur. 2....
Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Dava konusu binanın iskan izninin alınmadığı dosya içeriği ile sabittir. 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 30 ve 31. maddeleri hükmüne göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün değildir....
e ait taşınmazda kiracı sıfatı ile oturduğunu, elektrik aboneliği için gerekli tüm belgeleri ibraz ederek yaptığı başvurunun kabul edilmediğini belirterek; muarazanın men'i ile abonelik tesisine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı, dava konusu yerin yapı kullanma izninin olmaması nedeniyle abonelik verilemediğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu binanın iskan izninin alınmadığı dosya içeriği ile sabittir. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 30 ve 31. maddeleri hükmüne göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün değildir....
ın (ele geçmeyen) sahte nüfus cüzdanını kullanarak mağdur ... adına ... abonelik sözleşmesi imzalaması sebebiyle TCK'nun 207/1,43.62/1 maddeleriyle cezalandırılmasına dair ...Asliye Ceza Mahkemesinin 21.02.2013 gün ve 2012/68 Es,2013/128 Kr. Sayılı kararı usûl ve yasaya uygundur. Çünkü 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun amacı “elektronik haberleşme sektöründe düzenleme ve denetleme yoluyla etkin rekabetin tesisi, tüketici haklarının gözetilmesi, ülke genelinde hizmetlerin yaygınlaştırılması, kaynakların etkin ve verimli kullanılması, haberleşme alt yapı, şebeke ve hizmet alanında teknolojik gelişimin ve yeni yatırımların teşvik edilmesi ve bunlara ilişkin usul ve esasların belirlenmesi”dir....