Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekilinin açıklamalarına göre icra takibinin sonuçsuz kalması nedeniyle borçlunun yaptığı tasarrufun iptali ile neticesinde alacağın tahsili istenilmektedir. Dava niteliği itibariyle 6183 S.K’nın 24 vd. maddelerine dayalı ve borçludan taşınmazı satın alan 3. kişinin malı elinden çıkarması sebebiyle bedele dönüştürülen tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davaları, borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötüniyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir....

    Mahkemece, davacı vekilinin hem tasarrufun iptalini hem de B.K.nun 19 md.ye dayalı muvazaa nedeniyle işlemin iptalini istediğini bildirdiğinden, işlemin yapıldığı tarih itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğunu dosyadaki belgelerle kanıtlayamadığı için B.K.nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle işlemin iptalini isteme hakkının bulunmadığı, yine İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin de davalılar arasındaki tasarrufun borçtan önce yapılmış olması nedeniyle istenemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      Tasarrufun iptali davası açan alacaklının iptal ettirdiği tasarruf miktarınca dava açmayan alacaklılara göre önceliği vardır. Somut olayda şikayet olunan Yapı Kredi Bankası A.Ş. borçlu aleyhine tasarrufun iptali davası açıp bedellerinin paylaşımı iş bu davaya konu olan taşınmaza ilişkin tasarrufu iptal ettirmekle taşınmaz bedellerinde öncelik hakkı bulunduğundan dava konusu sıra cetveli usule uygundur...'' (Yargıtay 23....

      Ancak, yine burada da tasarrufun iptali davasının açılabilmesi tahsil dairesinin tüm yasa yollarına başvurmasına rağmen alacağını elde edememiş olması aranmaktadır. Bu noktada tasarrufun iptali davasının kendisine özgü dava şartlarından sözetmekte yarar bulunmaktadır. Gerçekten iptal davasında yetki, görev, taraf ehliyeti, dava ehliyeti, hukuki yarar gibi genel dava şartları dışında, iptal davasına özgü bazı özel dava şartlarını haiz olması aranmaktadır. Hem İİK’nın 277 ve devamı maddeleri gereğince hem de 6183 sayılı Kanun gereğince açılan tasarrufun iptali davasında ortak olarak aranan dava şartları; davacının gerçek bir alacağının olması ve borçlu hakkında kesinleşmiş bir icra takibinin bulunması ile iptal konusu tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmış olmasıdır. Bunların yanı sıra İİK’nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasında alacaklının kesin veya geçici aciz vesikasına haiz olması da aranmaktadır....

        nun 277 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, yapılan tasarrufların butlanına hükmetmektir. Borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarruflarının "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını engellemek ve tasarrufa konu mal üzerinde kaydın düzeltilmesine gerek olmaksızın taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir(İİK. md. 283). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte ve Yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir. Bu nedenle taşınmaz hakkında tescil hükmü verilemez. Diğer taraftan tasarrufun iptali davalarında davanın kabulüne karar verilmesi halinde alacaklının icra dosyasındaki alacak ve ferilerine şamil olmak üzere tasarrufun iptali gerekirken, alacak miktarı ve takip dosyası belirtilmeden, infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmiş olması doğru değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak-tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (üçüncü kişi) vekili, ... İcra Müdürlüğü’nün 2010/7547 sayılı Takip dosyasında trafik kaydına 30.03.2010‘da haciz konulan ... plaka sayılı aracın, noterde yapılan sözleşme ile 18.12.2008‘de üçüncü kişi tarafından satın alınıp bedelinin ödendiğini, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiğini, tasarrufun iptali davasının açılabilmesi için aranan yasal şartların gerçekleşmediğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini istemiş, tasarrufun iptali davasının ise reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

            Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda istihkak davasının kabulü ile araç üzerindeki haczin kaldırılmasına, karşılık davada harç ilk oturuma kadar tamam- lanmadığından tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş; hükmün, davalı-karşı davacı alacaklı vekilince temyiz edilmesi üzerine karar, Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin 7.7.2009 gün ve 2008/13177-2009/10669 sayılı ilamıyla, İİK.nun 97/17.maddesi uyarınca karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının bir süreye bağlı olmadığı, istihkak davasının basit yargılama usulüne tabi olmasının alacaklının açtığı tasarrufun iptali davasının en geç ilk duruşmaya kadar açılmasını zorunlu kılmayacağı, davalı-karşı davacı alacaklıya harcı tamamlaması için süre verilmesi gerektiği, harç tamamlandığında deliller toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....

              İİK’nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası, borçlunun alacaklılarına zarar veren bazı tasarrufları, davacı alacaklı bakımından, onun alacağı ölçüsünde hükümsüz hale getirmeye yarayan bir davadır. İptal davası ayni bir dava olmadığından iptal isteminin kabul edilmesi halinde, takip konusu alacak miktarı ile sınırlı olarak, takip konusu alacak ve faiz, masraf gibi eklentilerine yetecek oranda tasarrufun iptaline karar verilir ve alacaklıya dava konusu taşınmaz üzerinde haciz ve satış isteme yetkisi tanınır. Tasarrufun iptali davasında, İİK'nun 283/1. maddesi gereğince tasarrufun iptaline karar verilmesi halinde, aynı takip dosyası üzerinden infazının istenmesi gerekmektedir. Somut olayda, tasarrufun iptali isteminin kabul edilerek ilamda geçen taşınmazlar hakkındaki tasarrufların iptal edildiği, yargılama gideri ve vekalet ücretinin ilamdaki davalılardan (Murat Yer Döşemeleri Ltd.Şti., T3 T1 Mehmet Kürşat Batallı ve Onur Mencusat Paz. ve Tic. A.Ş.'...

              Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir.Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

                e boşanma protokolü ile 8 adet bağımsız bölümü (taşınmazı) devrettiği, bu devir işleminin tarafların anlaşmalı boşanmaları sonucu mahkeme hükmüne bağlandığını ileri sürerek, söz konusu tasarrufun iptalini dava ettiği, yargılama sonunda, mahkeme hükümlerinin tasarrufun iptali davalarına konu edilemeyeceği düşüncesi ile davanın reddedildiği, mahkemenin kabul şeklinin yasal düzenlemenin amacına uygun düşmediği, ilke olarak taraflar arasında bir anlaşmazlığı hükme bağlayan ilamlara karşı tasarrufun iptali davası açılamayacağı, tarafların iradelerinin uygunluğu ile bir mahkeme hükmünün elde edilmesi halinde nizalı bir yargıdan bahsedilemeyeceği, bu gibi hallerde tarafların uygun iradesinin hükmün oluşmasına yettiği, alacaklısından mal kaçırmak amacında olan borçlunun bu durumda amacına uygun bir mahkeme kararı elde edebileceği, somut olayda, davalı borçlu ile diğer davalı eşinin boşanma davasına esas olmak üzere bir protokol hazırlayıp mahkemeye sundukları, davacı alacaklının anılan protokol...

                  UYAP Entegrasyonu