Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda; davacının arsa sahiplerinin yeni yaptıkları sözleşme gereğince sahip olacakları dairelerden alacağının tahsili mümkün olup söz konusu dairelerin alacağı karşılıksız bırakmak amacıyla bir satışının söz konusu olması halinde ise davacı tarafından İİK.277 ve devamı maddelerine dayalı olarak tasarrufun iptali davası açılabileceği gibi BK.nın 19.maddesine dayalı olarak muvazaa nedenine dayalı olarak da satışların iptalini isteyebileceği, somut uyuşmazlıkta davacının bu aşamada böyle bir dava açma hakkının da bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Bir davada öne sürülen maddi olguların hukuki değerlendirmesini yapmak, uygulanacak Yasa maddesini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir (6100 sayılı HMK 'nin 33.maddesi). Eldeki dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK.nin 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1)....
Dava dilekçesindeki anlatım ve mahkemenin nitelemesi, davanın TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. BK'nun 19. Maddesine dayanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi,1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....
İcra Dairesi'nin 2014/4405 Esas sayılı dosyasında takibe konulduğunu, maaşı üzerine birinci sırada haciz işlemi yapıldığını, işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, yapılan tasarrufun İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline, dava konusu takip ve maaş haczi üzerinde cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, TBK'nun 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Karşıyaka 1....
Davalı T4 vekilinin istinaf sebepleri; Müvekkili hakkında aciz durumunun gerçekleşmediği, müvekkili adına araç kaydı bulunduğu, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu, icra takip tarihi ile satış tarihi dikkate alındığında muvazaa hususunun söz konusu olmadığı, bilirkişi raporunun hükme esas alınacak nitelikte olmadığı hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme sonunda; Elde ki dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri ile BK'nın 19.maddesine dayanan muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İptal davasından maksat İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarrufların iptaline hükmettirmektir. Bu davanın ön koşulu ise, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunmasıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2022 NUMARASI : 2021/181 E-2022/50 K DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/02/2022 tarih, 2021/181 Esas ve 2022/50 Karar sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili bankadan mal kaçırmak amacıyla davalıların kendi aralarında danışıklı olarak yapmış oldukları İzmir 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/16180 Esas sayılı muvazaalı takibinin ve bu takipten borçlu-davalı T6 maaşı üzerine konulan haciz işlemine ilişkin tasarrufun iptali ile dava konusu takip ve maaş haczi üzerine İzmir 10. İcra Müdürlüğü'nün 2018/11610 Esas sayılı icra takibi ile ilgili olarak cebri icra yapabilme yetkisi verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2017/5528 E. sayılı takip dosyasına konu alacaklarıyla sınırlı olarak ve bu alacaklarının emniyetle tahsili için, davalı İnayet Sakar'ın menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde uygulanmak üzere İİK md. 281/2 hükmü uyarınca ihtiyati haciz konulmasına, davalarının kabulü ile davacı müvekkili bakımından davalıların, alacaklı müvekkilini zarara uğratmak kastıyla yaptıkları tasarrufun İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, davacı müvekkiline, dava konusu taşınmaz üzerinde ve davalılar T8 T4 ve İnayet Sakar'a (müvekkili şirketi zarara uğratmak kaydı ile borçlu birlikte hareket ettiklerinden dolayı) ait diğer tüm taşınmazların tespit edilerek tüm taşınmazları üzerinde Şanlıurfa 4....
Mahkemece “takip konusu alacağın gerçek bir alacak olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması, iptali istenen tasarrufun, takip konusu borçtan sonra yapılması ve borçlu hakkındaki takibin kesinleşmiş olması, bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, bahsi geçen ön koşulların oluşmadığı, İİK'nun 277. ve izleyen maddelerine dayalı eldeki davanın açılmasının mümkün görülmediği" gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, İİK.'nın 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3'in İstanbul 9....
Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davacının amacının muvazaalı takip nedeni ile tahsil edemediği paranın kendi alacağından sayılması olduğu anlaşıldığından, dava niteliği itibarıyla İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....