WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

19. Hukuk Dairesi         2015/6751 E.  ,  2015/7063 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ Uyuşmazlığın İİK.nun 277.maddesi uyarınca açılan tasarrufun iptali isteminden kaynaklanmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 17.Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 Sayılı Kanunun 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına 13.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/03/2015 NUMARASI : 2013/522-2015/160 Uyuşmazlık muris muvaazası nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 17.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 02.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Gerek İİK'nın 277 ve devamı maddeleri, gerekse TBK'nın 19. maddesi kapsamında açılan tasarrufun iptali davaları ise tasarrufun aynına ilişkin olmayıp alacağın tahsiline yönelik, şahsi nitelikte davalardır. Bu davalarda davanın kabul edilmesi halinde, olası davacı alacak ve eklentileri ile sınırlı olmak üzere tasarruf işleminin iptaline karar verilir. İİK'da, bu tür davalarda, geçici hukuki koruma tedbiri olarak kendine mahsus ihtiyati haciz yolu düzenlemesi yapıldığından HMK'nın 389.ve devamı maddelerine göre, tasarrufun konusu mal üzerine ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir." gerekçesi ile; ihtiyati tedbir isteminin REDDİNE karar verilmiş, verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara ilişkin inceleme sonunda; Elde ki dava, Borçlar Yasasının 19 maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı ve davalının öz kardeşi olan dava dışı İsmet Erenleroğlu arasında İstanbul Anadolu 15....

      İİK'nın 278/3- 2 maddesi gereğince, tasarrufa konu geminin satış bedeli (200.000,00- TL) ile, geminin tasarruf tarihi itibariyle bilirkişi tarafından saptanan gerçek değeri (1.400.000,00- TL) arasında önemli oransızlık bulunması, satışta gösterilen satış bedeli dışında yapılan ödemelerin, davalı 3. kişi tarafından devir tarihi veya devir tarihine yakın tarihli banka hesap hareketleri, banka ödemesi, kredi kullanımı gibi delillerle ispatlanmaması nedeni ile tasarrufun iptale tabi olması; yine, davaya konu tasarrufun, İİK'nun 280/3- 4 madde kapsamında ticari işletme devri niteliğinde olup, anılan maddedeki karinenin aksinin ispatlanamaması sebebiyle tasarrufun, İİK'nun 280/3/4 maddesi kapsamında iptale tabidir. (Yargıtay Kapatılan 17. H.D'nin 2013/14656 E. - 2015/577 K.; 2010/1026 E. - 2010/1881 K.). Dolayısıyla, davalılar arasındaki tasarrufun, İİK'nun 278/3- 2 ve 280. maddeleri kapsamında iptaline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....

      Mahkemece, dosya kapsamı  ve toplanan delillere göre şikayet olunan borçlu aleyhine yaptığı icra takibinin, ihtiyati haciz tarihinin ve tasarrufun iptali davasının açılış tarihinin şikayetçinin açtığı icra takipleri, haciz kararı ve tasarrufun iptali davasından önceki tarihlerde yapıldığı, sıra cetvelinin yasaya  uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi  vekili temyiz etmiştir. Şikayet sıra cetvelindeki sıraya  ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında  İİK'nun 281/2. maddesi  uyarınca uygulanan  ihtiyati haciz, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüşür. Somut olayda şikayetçi ...'ın  borçlu aleyhine açtığı  ve 17.07.2009 tarihinde kabul ile sonuçlanan   ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/52 esas sayılı tasarrufun iptali davasının karar  tarihinin, şikayet olunanın borçlu aleyhine açtığı  ve 13.11.2009 tarihinde sonuçlanan ... 6....

        Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Dava konusu Ankara 19. İcra Dairesi 2017/865 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; 12/01/2017 tarihinde, borçlu T7 aleyhine, alacaklı ING Bank A.Ş.tarafından 37.725,57 TL miktarlı icra takibi yapıldığı, alacağın davacı şirkete devredildiği, borçluya yapılan ödeme emri tebligatının iade edildiği, takibin kesinleşmediği anlaşılmıştır. Davacının tasarrufun iptali talebinin dinlenebilmesi için borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmesi gerektiği ancak dava konusu Ankara 19....

        Kaldı ki davada incelenmesi gereken husus davalının yaptığı tasarrufların iptali gerekip gerekmediği, başka bir anlatımla BK.nın 19. maddesinde yazılı şartların gerçekleşip gerçekleşmediğidir. Davacı şirket ortağı olmadığı gibi, şirket hisse devrinin TTK'da düzenlenen şekilde yapılmadığını da iddia etmemektedir. Davacı hisse devrinin muvazalı yapıldığı iddiasındadır. Bu yönüyle somut olayda taraflar arasında TTK hükümlerinin uygulanması kaynaklı bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. İİK 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda hukuki işlemin taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ve benzeri ilişkiler görevin belirlenmesinde etkili değildir....

          Davalılar yanında feri müdahil vekili tarafından, işbu dosyada taşınmaz üzerine konulan ihtiyati haczin kaldırılması talebinde bulunulması üzerine, Mahkemece davadan el çekildiği gerekçesiyle, 19/07/2019 tarihli ek karar ile müdahil vekilinin bu talebinin reddine karar verilmiştir. Feri müdahil vekili, 19/07/2019 tarihli ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: A-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi:İİK'nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

            İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "davanın, İİK'nun 277. ve devamı maddelerince tasarrufun iptali aksi halde B.K'nun 19.maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil talebinden ibaret olduğu, davalıların davanın reddini savunduğu, husumetin çözümü için tasarrufun iptali ve muvazaa şartlarının oluşup oluşmadığının tespiti gerektiği, davacı ile davalı T7 arasındaki borç ilişkisinin 07/04/2011 tarihinde doğup iptali istenen tasarrufların borç doğum tarihinden sonra gerçekleşmesine karşın 439 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 22/08/2016 tarihinde 286.006,00 TL rayiç bedeli olmasına karşın 300.000,00 TL'ye satılmış olması, 1389 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 22/08/2016 tarihinde 731.736,00 TL rayiç bedeli olmasına karşın 700.000,00 TL 'ye satılmış olması karşısında bu taşınmazlar yönünden misli fark şartının gerçekleşmediği, her ne kadar davalı T7 ve davalı Ahmet arasında 2213 ve 2214 parsel sayılı taşınmazlar rayicinin misli fark ile altında satılmış ise de satış işleminin 19/08/...

            UYAP Entegrasyonu