İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle; haksız ve mesnet davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerektiğini, açılmış olan tasarrufun iptali davasının dava şartlarının bulunup bulunmadığı gözetilmeden karara bağlandığını, iptali istenen tasarrufun muvazaalı olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istemiyle istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı T4 vekili tarafından istinaf kanun yoluna taşınmıştır....
İSTİNAFA CEVAP : Davalı T5 vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin taşınmazı cebri icra yolu ile yapılan ihale sonucu satın aldığı, bu tür bir satım işleminin tasarrufun iptali davasına konu edilemeyeceği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla istinaf talebinin reddini istemiştir. Davalı T8 istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, İİK'nın 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK'nın 19. maddesine dayalı muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir....
D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK 19. maddesine dayalı muvazalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2021 Tarihli ara karar NUMARASI : 2021/328 ESAS (DERDEST DOSYA) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali KARAR : Gaziantep 10....
a borçlu tarafından yapılmış bir satış bulunmaması nedeni ile bu parsel yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Gerek İİK'nun 277 maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında gerekse BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan danışıklı işlemin iptaline ilişkin davada amaç alacağın tahsilini sağlamak olduğundan, tasarrufun iptali davalarında İİK 283/1 maddesi doğrudan BK'19.maddesine göre açılan davalarda kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda davacının.....İcra Müdürlüğü'nün 2011/5729 sayılı takip dosyasındaki alacakları ve ferileriyle sınırlı olarak dava konusu taşınmaz üzerinde davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekirken dava konusu taşınmazın davalı lar adına olan kaydın iptali ile davalı ... adına tesciline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ...’ın amme alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla ... İlçesi, ... Köyü 85, 86, 87, 233, 53, 54, 55, 19, 66, 174, 9 ve 5 parsel numaralı taşınmazları oğlu ...’a 06.10.2009 tarihinde sattığını belirterek, tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar vekili, süresinde cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile ... İli, ... İlçesi ......
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; tasarrufun iptaline konu taşınmaz devrinin borcun doğumundan önce yapıldığı, borcun doğumundan yaklaşık 2 yıl önce yapılan tasarrufun 2 yıl sonra doğan borç için muvazaa oluşturmayacağı, hal böyle iken davacının, davalılar aleyhine muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali davası açmakta hukuki yararının olmadığı anlaşıldığından, hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. II. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafın istinafı: 5....
süre ya da zamanaşımı süresi söz konusu olmayacağı hususunun sabit olduğunu, muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davaları dahil, tüm tasarrufun iptali davaları hakkında Yargıtay kararlarında davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, takip yapılmamış olması halinde ve İİK. 284. maddedeki hak düşürücü sürenin geçmiş olması gibi durumlarda T.B.K 19 . maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için koşulların varlığı halinde İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufun iptali davası açmasının da mümkün olduğunu belirttiğini" öne sürerek kanun yoluna başvurmuştur....
Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nın 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde tasarrufun iptali talep edildiğine göre, açılan dava TTK'nın 4/1. maddesi kapsamında mutlak ticari dava değildir....
Mahkemece, davacıların takibe koydukları çeklerin tarihlerinin 31.01.2013, 28.02.2013 ve 31.12.2012 tarihli oldukları tasarrufun ise bu tarihlerden önce 23.11.2012 tarihli olduğu dosyaya ibraz edilen faturaların davacılar ile ilgisi olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenme koşullarından biri de iptali istenen tasarrufun takip konusu borcun doğumundan sonra yapılmış olmasıdır....