Muvazaa davası, yani yapılan işl.... muvazaa nedeniyle hükümsüz olduğunu belirtmek için açılan dava ile tasarrufun iptali davası amaçları bakımından birbirlerine yaklaşırlarsa da gerçekte nitelikleri, koşulları, doğurduğu sonuçlar bakımından birbirinden farklıdırlar. Tasarrufun iptali davası, borçlunun tasarruf işlemlerinden zarar gören ve elinde aciz belgesi bulunan alacaklılar tarafından açılabilir. Ne var ki, tasarrufun iptali davası, borçlu tarafından geçerli olarak yapılan tasarruf işlemlerin davacı bakımından hükümsüz olduğunu tespit ettirmek için açıldığı hâlde, muvazaa davasında borçlunun yaptığı tasarruf işl....in gerçekte hiç yapılmamış olduğunun tespiti istenir. Yani yapılan işl.... geçersizliği ileri sürülür. Tasarrufun iptali davası, ayni nitelikte olmayıp kişisel (şahsi) bir dava olduğu hâlde, muvazaa davası ayni nitelikte bir davadır. Muvazaanın kanıtlanması hâlinde dava konusu mal, borçlunun mal varlığından hiç çıkmamış hâle gelir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Samsun 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/263 esas, 2022/89 karar sayılı dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (TBK 19 ve İİK 277 ve devamı) kabulüne talebinin karşı, davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tasarrufun iptali (TBK 19 ve İİK 277 ve devamı) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalı borçlu ... Akaryakıt Tic. ve San. A.Ş aleyhine takip yapıldığını ve sonuçsuz kaldığını, alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı dava konusu 6 adet taşınmazını 15/11/2012 ve 19/11/2012 tarihlerinde diğer davalı ..... Denizcilik Vinç Hiz. Nak. Gemi Onarım San. Tic. A.Ş'ye sattığını belirterek tasarrufların iptalini istemiş, aynı takip dosyası yönünden .... plakalı aracını da 02/06/2013 tarihinde davalı ...'a sattığından bu tasarrufun da iptali istemi ile ayrı bir dava açmış, davalar arasında irtibat bulduğundan birleştirilmiştir. Mahkemece, taşınmazların Bakırköy 18....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ...'nün alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı yedi taşınmazı 31.12.2012 tarihinde davalı ... 'na sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların İİK 277 ve BK'nin 19.maddesi gereğince iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili davacı Hazine’nin haczinin dava dışı ...’nin borcu için konulduğunu, tasarrufun iptali davasında verilen ihtiyati haciz kararının tapuya işletilmediğini, dava devam ettiğinden bu haczin kesinleşmediğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İcra Mahkemesince yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, davacı yanın satıştan önce A. Muvaffak Yerlici için konulmuş bir haczi olmadığı, satıştan sonra verilen tedbir şerhinin hak sağlamayacağı, bu tedbirin ihtiyati haciz sayılması halinde dahi tasarrufun iptali davası sonuçlanmadığından kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
nin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında, davanın kabulü halinde alacak aciz belgesine bağlanmış ise bu miktar oranında, aksi durumda takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tasarrufun iptali ile İİK'nun 283/1 maddesi gereğince bu miktar üzerinden haciz ve satış isteme yetkisi verilir. Somut olayda alacak aciz belgesine bağlandığından alacaklıya bu miktar üzerinden haciz ve satış istemi yetkisi verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde yalnızca tasarrufun iptaline karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7.maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ve davalı ...'...
in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı (kati aciz belgesi düzenlenmiş ise kati aciz belgesindeki miktar)ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden hesaplanması gerekir. Somut olayda takip konusu alacak miktarı tasarrufun değerine göre daha düşük olduğundan harç ve vekalet ücretinin kati aciz belgesindeki alacak miktarı üzerinden hesaplanması gerekirken tapudaki satış bedeli üzerinden hesaplanması doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar Z.. M.. vekili ile borçlu R.. Ö..'...
Dava, Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Davacı tarafından yargılama sırasında davanın İİK 277 vd maddelerine ilişkin olduğu yolunda bir beyanda da bulunulmamış aksine danışıklılık nedeni ile tapunun iptali istenmiştir. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, takip yapılmamış olması, İİK. 284. maddedeki hak düşürücü sürenin geçmiş olması gibi değişik düşüncelerle TBK'nin 19.(mülga BK. 18.) maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufun iptali davası açması da mümkündür. Davacının bu seçimlik haklarından BK 19. maddeye dayalı iptal yolunu seçtiği dava dilekçesinde ve daha sonraki açıklamalardan anlaşılmatadır....
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, davalı borçlular hakkında takip başlatıldığını, davalı borçluların davacnın bayilik işinden elde ettikleri geliirler ile davalı ... adına taşınmaz ve araç aldıklarını, bu muvazaalı işlemlerin BK'nun 19.maddesi gereğince iiptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, haksız açılan davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece, dosya içeriği ve toplanan delillere göre davalı ... adına taşınmaz mal kaydı olmadığı, ...plakalı aracı ise emekli maaşından aldığının anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK'nun 19.maddesi gereğince muvazaa nedenine dayalı nam_ı müstear olarak yapılan işleminin iptali istemine ilişkindir....
Dava dilekçesine ve davanın ileri sürülüş şekline bakıldığında eldeki dava TBK 19. Maddesine dayalı tasarrufun iptali davasıdır....