WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... vekili, takip konusu alacağın muvazaalı olduğunu, tasarrufun borçtan önce yapıldığını, avukat olan müvekkilinin davalı ...'dan alacaklı olduğunu, davacı ve borçlunun aynı vekille temsil edildiğini davanın muvazaalı açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre iptali istenen 14.9.2012 tarihli tasarrufun 1.5.2013 tanzim tarihli senetten önce yapıldığı, borcun tasarruftan önce doğduğu yönünde davacı tarafından bir talepte bulunmadığı gerekçesiyle davanın önşart yokluğundan reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Davacı tarafından davalının 48 nolu parseldeki hissesinin 20.2.2003 tarihli resmi akit tablosu ile satın alındığı, dava dışı şirket tarafından davacı ve davalı aleyhine açılan tasarrufun iptali davasında mahkemece 23.3.2005 tarihinde İİK'nun 278/2 maddesine göre tasarrufun iptaline karar verilip, Yargıtay aşamasından geçerek 2.10.2006 tarihinde kesinleştiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Mahkemece, tasarrufun iptali nedeni ile davacıya ait hissenin halen satılmadığı, yani davacının aktifinde bir azalma meydana gelmediği, bu nedele bu aşamada davacının davalıdan satış bedelini istemesinin 2010/190-12772 yerinde olmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. İİK'nun 283. maddesine göre, tasarrufun iptali davasının kabulü halinde, dava konusu olan mal borçlunun mülkiyetine geri dönmez, bu davadaki davalının ( 3.kişinin ) yine o malın maliki olarak kalmakta devam eder....

      iptali istemine ilişkindir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin) 2010/330 E. 2013/92 K. sayılı tasarrufun iptali davasında verilen 21.09.2010 tarihli ara karar gereğince teminat karşılığında ihtiyati haciz konulduğunu, şikâyetçinin taşınmazı üzerindeki takyidatlarla beraber devir aldığı tarih olan 22.07.2011 tarihinden bu yana tasarrufun iptali davasından haberdar olduğunu, şikâyetin süresinde olmadığından reddi gerektiğini, şikâyetçiye ve (...’ten) üzerindeki yükümlülüklerle beraber taşınmaz hissesini satın alan diğer hissedarlara tasarrufun iptali davasının ihbar edildiğini, bazı hissedarların tasarrufun iptali davasını asli müdahil olarak takip ettiğini, İstanbul Anadolu 10....

          İcra Müdürlüğü'nün 2019/2104 Esas sayılı dosyası yönünden de tasarrufun iptali davası açıldığını öğrendiklerini, tasarrufun iptali davalarında maaş haczi sıralamasının değişmediğini, sadece muvazaalı takip dosyasının iptal edildiğini ve kesintilerin davayı açan alacaklının takip dosyasına gönderildiğini, birden fazla alacaklı tarafından tasarrufun iptali davası açılması halinde ise, yeniden haciz sıralaması yapılması gerektiğini, aksi halde alacağı daha önce sıraya girmiş alacaklının hiçbir hakkı korunmaksızın tasarrufun iptali davasına göre kesinti yapılmasının takip hukuku ile bağdaşmayacağını, tasarrufun iptali davasının maaş haczi sıralamasını değiştirmeyeceğini, müvekkilinin alacaklarının 2. ve 3. sırada bulunduğunu, Muğla 1. İcra Müdürlüğü'nün 2019/2104 Esas sayılı dosyasından gönderilen muhtıranın iptali gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı .... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 11.10.2016 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... Tic. . ... geldiler. Diğer davalı tarafından gelen olmadı....

            -Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde karar ilam harcının nispi olarak takip konusu alacak miktarı ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden hesaplanması gereğir.Harcın hesaplanması kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın res'en yapılmalıdır....

              Zira, eldeki tasarrufun iptali davası sonunda, davacının haklı görülmesi halinde dava konusu taşınmazın üzerinde davacıya haciz ve satış (cebri icra) yetkisi verilecek olup bu sonuç, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yürütülen takipte elde edilmek istenilen sonuç ile aynı olup davacının, üzerinde kendi lehine ipotek bulunan taşınmaz ile ilgili tasarrufun iptali davası açmakta hukuki menfaati bulunmadığı açıktır. Bu durumda davanın hukuki menfaat yokluğundan reddine verilmesi gerekirken bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre de; tasarrufun iptali davalarında takip konusu toplam alacak miktarı ile iptali konu taşınmazın raiç değerinden hangisi az ise o değer üzerinden harç ve avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken taşınmazın satış tarihindeki raiç değeri tespit edilmeden harç ve avukatlık ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir....

                Mahkemece, tarafların kardeşi olması nedeni ile İİK'nun 278/1 göre yapılan tasarrufun bağışlama hükmünde olduğundan bahisle tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.048,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 4.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığını, alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile dava konusu taşınmazı babası... sattığını, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, borç kaynağı çek tarihinden önce satışın yapıldığını ve gerçek olduğunu haksız açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Mahkemece, tasarrufun iptali davalarında iptali istenilen tasarrufun borcun doğumundan sonra olması gerektiği, takip dayanağı çekin 15.11.2001 tarihli olduğu tasarrufun ise bundan önce 12.08.2011 tarihinde yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu