İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davanın kabulüne, Manisa İli, Akhisar İlçesi, Hürriyet Mah. 402 ada, 4 parsel, A blok, 2 no'lu bağımsız bölümün davalı T4 davalı T5'a geçişine ilişkin 21/12/2016 tarih ve 25417 yevmiye sayılı tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince iptaline, Dava konusu yer, 3.kişiye devredildiğinden davacı alacaklıya İzmir 1. İcra Müd. 2017/6105 E. Sayılı dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere İİK 283/2 Md. Gereğince 111.102,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine," şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ..... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, İİK'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğu, davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, kredi borcundan dolayı davalı borçlu ... ve dava dışı borçlular için müvekkilce takip başatıldığını, davalı ...'ın üzerine kayıtlı taşınmazını kardeşi olan diğer davalı ...'ye muvazaalı olarak sattığını, davalı ...'un alacaklılarından mal kaçırma kastı ile hareket ettiğini belirterek, davalarının kabulü ile gayrimenkule ilişkin satış ve devir işleminin muvazaalı ve hileye dayalı batıl ve geçersiz bir satış olduğunun tespit ve kabulü ile tapu kaydının iptaline gerek olmaksızın İİK m.283 gereğince kıyasen uygulanması suretiyle taşınmazın haciz ve satışına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasında davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karar davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan)17....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tasarrufun iptali davalarına İİK.’nın 281. Maddesince genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bakması gerektiğini beyan ederek görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: ---- dava ve cevap dilekçeleri ile tüm dosya kapsamı. DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali talebine ilişkindir. "Dava, terditli olarak İİK'nin 277. ve devamı maddelerine olmadığı taktirde TBK'nin 19. maddesi uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, tasarrufun yakın akrabalar arasında yapılmış olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Mehmet tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK m. 283/1)....
Maddesince belirtilen hakların zaman aşımı süresi 5 yıl olduğu, taşınmazın satışından müvekkillerinin alacaklı oldukları dosyada davalıların devir işleminden itibaren 5 yıllık süresinin de dolmak üzere olması nedeniyle bu davayı açmak zaruriyeti doğduğunu belirterek, İİK. 283. Maddesi gereğince her iki müvekkilinin alacaklı olduğu icra takiplerine konu alacak miktarının her iki davalıdan nakden tazminine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacılar tarafından İcra ve İflas Kanunu'nun 283/2 maddesi gereği nakden tazmin talebi adı altında açılan dava Tasarrufun İptali davası olduğunu, İİK 277 m....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle tasarrufun iptali davalarını elinde geçici veya kati aciz vesikası bulunan alacaklıların açabileceği, aciz belgesinin varlığının davanın dinlenme koşulu olup mahkemece resen araştırılması gerektiği, somut olayda İİK 143. madde anlamında kati aciz belgesi bulunmadığı gibi 29.3.2007 tarihli haciz tutanağının da İİK. 105.maddesi anlamında geçici aciz vesikası niteliği taşımadığı, davalı borçlunun 2.3.2007 tarihli mal beyanı dilekçesinde bildirdiği ve takip konusu alacaktan dolayı 21.3.2007 tarihinde haciz konulan 8 parça taşınmazdaki 3/28 miras hissesinin değerinin tespit edilerek borcu karşılamaya yeterli olup olmadığının belirlenmesi...
Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları ve kanun metninde öngörülen şartların dava konusu açısından gerçekleştiğini, öncelikle taraflar arasında yapılan tasarrufun iptaline, bu iddiaların kabul olmaması durumunda ise terditli olarak satış işleminin muvazaalı olduğunun tespiti ile muvazaalı işlemin iptaline, davanın kabulüne tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. GEREKÇE: Dava İİK m. 277 ve devamı gereğince açılan Tasarrufun İptali davasıdır....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve devamını izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK m. 283/1)....