, gerekçeli kararın 4, 5 ve 6. sayfalarında İİK'nun 277 ve devamı maddelerine atıfta bulunularak hüküm tesis edildiğini, oysa ki Mahkeme kendi kararı içerisinde de belirttiği üzere TBK'nun 19. maddesi kapsamında yargılama yaparak hüküm tesis etmesi gerektiğini, gerekçeli karardan açık bir şekilde İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak hüküm tesis edilmiş olduğunu, Mahkeme kararının kendi içerisinde çeliştiğini, davanın BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan bir iptal davası olduğunu, bu maddeye dayalı olarak açılan bir davada İİK'nun 277, 278, 279 ve 280. maddeleri gerekçe gösterilerek hüküm kurulmasının düşünülemeyeceğini, davayı TBK'nun 19. maddesinde düzenlenen iptal davası olarak değerlendirip gerekçesini İİK'nun 277 ve devam maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasına dayandırmasının yasal bir dayanağı olmayıp hükmün bu yönüyle kaldırılması gerektiğini, borçlu T5 dava konusu taşınmazı kardeşi T3'e tapuda satış suretiyle devrettiğini, işbu devir işleminden sonra...
Davalı ..., dava konusu taşınmazı emeği ve çalışmasının sonucu biriktirdiği para ile yabancıya gitmemesi için etraftan borç alarak satın aldığını, taşınmazı aldığı tarihte kayınpederi aleyhinde ... takibi olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasında dava ön koşullarının bulunduğu belirtilerek, tasarrufun kayınpeder-damat arasında yapılmış olması nedeniyle iptale tabi olduğundan davanın kabulü ile davacının ... ....... Müdürlüğünün 2012/15923 E. sayılı ... dosyasındaki alacağı nedeni ile dava konusu .... İli, ... İlçesi, ....Köyü, ....Mevkiinde kain ....993,97m2 miktarındaki halen davalı ... . Bozuk adına tapuda kayıtlı bulunan 114 ada, 95 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak davalılar arasındaki .../.../2012 tarihli satışın ve tasarrufun davalı-borçlu ...'...
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı İflas Dairesi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı İflas İdaresi, müflis ... ... 1155 ada 65 nolu parseldeki meskenini boşandığı eşi davalı ...'e iflas tarihinden önce bağışladığını, iflasın açılmasından geriye doğru bir yıl içinde para veya mutad ödeme vasıtalarından başka bir surette yapılan ödemelerin batıl olduğunu, davalı ...'ın sözkonusu taşınmazı daha sonra diğer davalı ... ...'a sattığını, ...'in taşınmazı alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla gerçek değerinin çok altında bir fiyatla satın aldığını ve adı geçenin müflisin üçüncü dereceye kadar hısımı olabileceğini belirterek; öncelikle anılan tasarrufların iptalini, davalı ...'...
Mahkemece 1.6.2004 tarihli ara kararıyla Borçlar Kanunun 18.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası ile İİK 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü birbirinden farklı olduğundan ve birlikte görülemiyeceğinden Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan tapu iptali ve tescil davasının tefrikine, yeni esasa kaydına, tasarrufun iptaline ilişkin davanın bu esas üzerinden yürütülmesine karar verilmiş; tefrik edilen dosya üzerinden de Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan dava, taşınmazın aynı ile ilgili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. ......
Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre; uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ...Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı...AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı T.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın 6183 Sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, bu tür davaların dinlenebilmesi için borçlu hakkında yapılmış icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılması, gerçek bir alacağın bulunmasının gerektiği, eğer dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİk 143.madde) veya geçiçi aciz (İİK 105.madde) belgesinin bulunması da gerektiği, aciz belgesinin varlığının sadece İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları...
ileri sürerek, TBK md.19 ve İİK 277 vd. maddeleri gereğince davalı-borçlunun devrettiği taşınmaz ile ilgili söz konusu devre ilişkin tasarrufun tapu tashihine mahal olmadan iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md.) bulunması ve davanın beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, davanın İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olması, ticari davalardan olmaması nedeniyle davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden usulden reddine görevli ve yetkili Mahkemenin .. Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna, kararın kesinleşmesini müteakip ve taraflardan birinin talebi halinde dosyanın görevli ve yetkili ..ukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....