WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’den 01/07/2008 tanzim tarihli bonodan kaynaklı alacaklı olduğunu, davalı aleyhine takip başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, davalıya ait 977 ada 18 parsel üzerine haciz konulması kararının PTT’de kaybolduğundan arsa üzerine haciz konulamadığını, davalı ...’ın diğer davalı ...'a borcu olduğu ve borcundan dolayı kendisi aleyhine takip yaptığını ve taşınmazı devrettiğini, davalı ...’in yapmış olduğu bu devirin muvazaalı olması nedeniyle tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir....

    tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının adına kayıtlı taşınmazı yakını olan kişilere devrederek elden çıkardığını ve açıkça muvaazalı işlemler tesis ettiğini beyan ettiğini, ancak T10 arasında hiçbir arkadaşlık olmadığını, taraflar arasında tanışıklık taşınmazın satın alımı sırasında sağlandığını, T8 ve T6 arasında satış işlemi ise gerçek bir satış işlemi olduğunu, müvekkilinin ticari kar amaçlı olarak yine ipotekli olarak satın aldığını, gerçek bir satış olduğunu ve satın bedellerinin de gerçek olduğunu, dava konusu taşınmaz hakkında haksız yere istenen ihtiyati haciz ve sonrasında istenen tasarrufun iptali talebinin reddedilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Davacı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine sunulan 02.07.2021 tarihli İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın, muvazaalı şirket hisse devirleri ile muvazaalı taşınmaz devirlerinin iptali, hisselerin ve taşınmazların eski hale getirilmesi istemli, ayna ilişkin muvazaa davası olduğunu, muvazaa davasında uyuşmazlık konusunun, ihtiyati tedbir talebine konu mal varlığı değerleri olduğunu, oysa ki tasarrufun iptali davalarında, mülkiyetin borçluya dönmeyip alacaklıya (borçlu) 3. kişinin mal varlığı üzerinden alacağını tahsil etme imkanı tanındığını, bu haliyle tasarrufun iptali davalarında davanını konusu alacak olduğundan ihtiyati haciz kararı verilebilecek iken, iş bu davanın ayna ilişkin olması ve mülkiyet aktarımı söz konusu olacağından, ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, müvekkilin muvazaa davasını açmaktaki hukuki menfaatinin evlilik birliği mal rejiminden kaynaklı hakları olduğunu, dilekçelerinde açıkladıkları devir işlemlerinin sıra ve tarihleri ile...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2022 NUMARASI : 2018/192 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davası olduğunu, İİK md. 277 vd....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali K A R A R Dava, evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışının geçersiz olduğu iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile önceki maliki olan davalı eş adına tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 24.4.2013 Tarih, 2013/4568-6130 Esas ve Karar sayılı kararla davanın TBK nun 19. Maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Yargıtay (17.)...

      Davalı T9 ve T8 vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davanın mahkemece Tasarrufun İptali davası şeklinde yürütüldüğünü, davacıya istemini açıklamak üzere süre verilmesini, Tasarrufun İptali Davası istemleri yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğini, Tasarrufun İptali davasının ön koşulu olan aciz vesikasının bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca zaman aşımı sürelerinin dolduğunu, tasarrufların borcun doğumundan önce gerçekleştiğini, bu haliyle davacının istemlerinin haksız olduğunu, ihtiyatı haciz kararının haksız ve dayanaksız olduğunu, devirlerde herhangi bir muvazının bulunmadığını, cevap dilekçesinin ekinde sunulan çiftçi belgesi, ÇKS belgeleri Erzin Sulama Birliği beyanname ve taahhütnamesi, Erzin Sulama Birliği tahsilat makbuzları ve faturalardan anlaşıldığı üzere müvekkillerinin taşınmazları kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

      Bu sebeple 3. kişinin sorumluluğu 22.500 TL asıl alacak ve ferileri ile tasarrufun iptali ilamının karar tarihinden ödeme tarihine kadar işleyen yasal faiz ile sınırlıdır. Borçlunun sorumluluğu belirlenirken ise 35.581,85 TL takipte kesinleşen miktar ve itiraz edilmemekle kesinleşen asıl alacağa işletilecek %16 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, TBK.'...

        Bu sebeple 3. kişinin sorumluluğu 22.500 TL asıl alacak ve ferileri ile tasarrufun iptali ilamının karar tarihinden ödeme tarihine kadar işleyen yasal faiz ile sınırlıdır. Borçlunun sorumluluğu belirlenirken ise 35.581,85 TL takipte kesinleşen miktar ve itiraz edilmemekle kesinleşen asıl alacağa işletilecek %16 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, TBK.'...

          İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ : Davacı Vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; dava şartı olan kesinleşmiş bir icra takibinin bulunması hususunun Yargıtay içtihatları uyarınca yargılama devam ederken tamamlanması mümkün olduğunu, kaldı ki TBK m.19 hukuksal nitelemesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında davacının icra takibine geçmesine dahi gerek bulunmadığından istinaf başvurusunun kabulü ile verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tapu Kayıtları, dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, İİK. 277 vd maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptaline ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu