Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-6183 sayılı Yasa'nın 25.maddesinde "iptal borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirasçıları ve suiniyit sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenileceği" belirtilmiştir. Buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi ve bunlar tarafın da devir halinde diğer üçüncü kişilerin yasal hasım olmaları gerektiği açıktır. Taraf ehliyeti dava koşullarından olup mahkemece öncelikle ve resen incelenmesi gereken hususlardandır. Somut olayda, dava konusu...plakalı araç 18.12.2012 tarihinde borçlu tarafından dava dışı ...'a satılmıştır. Dava bu tarihten sonra açılmıştır ancak bu araç da dava konusu edilmiştir. Bu durumda, ... plakalı araçla iligili olarak üçüncü kişi ...'...

    Mahkemece, takibe esas vergi borç ve cezalarına ilişkin ödeme emirlerinin iptali hususunda derdest dava bulunduğu, bu haliyle kesinleşmiş borç bulunamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, kamu alacağı veya kurum alacağı nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için kamu alacağı borçlusuna tebliğ edilmiş olmasına karşın yasal süre içerisinde itiraz edilmemesi veya yaptığı itirazın vergi mahkemesince reddedilmesi üzerine kesinleşmiş ve ödenmemiş bir kurum veya kamu alacağının bulunmasının gerekmesine, somut olayda dava dışı şirketin vergi borcu nedeniyle, davalı ... hakkında düzenlenen ödeme emirlerinin ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, 17. Hukuk Dairesinin 21/03/2019 gün ve 2016/15033 E.-2019/3350 K. sayılı bozma ilamı bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası sonunda Mahkemece verilen 12.10.2016 tarihli karar, davalı ... vekilince süresinde temyiz edilmiş olup, bilahare anlaşmaları üzerine vekaletnamesindeki yetkisine binaen temyiz talebinden feragat etmiş bulunduğundan anılan davalı vekilinin vaki temyiz talebinin feragat nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 18.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için takip konusu borcun iptali istenen tasarruftan önce doğmuş olması gereklidir. Somut olayda takip konusu vergi borcu 2002 yılı 5 ve 7 dönem gelir versiyi ile 2003 yılı 5. dönem KDV'ye ilişkin olup 29.3.2002 tarihli tasarruftan sonra doğmuştur. O halde davanın takip konusu borcun iptali istenen tasarruftan sonra doğduğu dolayısıyla dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddi gerekirken vasıflandırmanın Borçlar Kanunun 18. maddesine dayandırılması doğru değil ise de sonuç itibariyle davanın reddi kararı yerinde görüldüğünden davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmamasına 2.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 6183 sayılı Yasa'nın 103.maddesinde belirtilen zamanaşımını kesen işlemlerin var olduğunu, BK'nın 158.maddesindeki 60 günlük ek süre hakkını kullanması gerektiğini belirterek, mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 2.6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24 ve devamı maddeleri hükümleri 3....

              "İçtihat Metni" Davacı Karahallı Mal Müdürlüğü adına Honaz Mal Müdürlüğü ile davalılar 1-... 2-... arasındaki davadan dolayı Honaz Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 26.06.2008 gün ve 150-131 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptâline ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 29.01.2007 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca İcra İflas ve 6183 sayılı Kanunlardan kaynaklanan tasarrufun iptâli kararlarının temyiz incelemesinin 01.02.2007 tarihinden itibaren 17. Hukuk Dairesi'nce yapılmasına karar verildiğinden dosyanın Yargıtay Yüksek 17.Hukuk Dairesine gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava, 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, davalı şirket yönünden delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı şirketin dava konusu tasarrufun tarafı olmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece yazılı gerekçeyle davalılar ..................... temsilcisi ..., ..., ... ve ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. Somut olayda ....... .....'nin kanuni temsilcisi olan davalı ... hakkında 6183 sayılı AATUHK'nun 35 ve 213 sayılı VUK'nun 10.maddesi maddesi gereğince takip yapıldığı, borçlu hakkındaki takibin kesinleştiği,adı geçen borçlunun ..... .......'...

                  Bu durumda, mahkemece işin esasına girilerek ,borçlu ve diğer davalılar arasındaki tasarrufların iptale tabi olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair yönler incelenmeksizin hükmün bozulmasına, karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali iste... ilişkindir.Aynı Yasanın 26.maddesinde 27,28,29 ve 30.maddelerde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkur maddelere istinaden dava açılmayacağı hüküm altına alınmıştır....

                    Mahkemece, dava konusu 296 parselin satışının taksim amacı ile yapıldığından davalı ... hakkındaki davanın reddine diğer 165 parselle ilgili olarak davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlu hakkında yapılmış bir takip ve bu takibin kesinleşmiş olması gerektiği gibi bu koşulun yargılama boyunca da devam etmesi gerekmektedir. Dosya içeriğinden takip dayanağı borcun karardan sonra ödendiği ve davanın konusu kalmadığı anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu