Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, alacaklının 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalılar veklinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dosya içerisindeki belgelerden, dava konusu 4 nolu bağımsız bölümün 28.07.2011 tarihinde davalı ... tarafından dava dışı Mehmet ....'dan satın alındığı, bu taşınmazın öncesinde borçluya ait olmadığı anlaşılmaktadır. 4 nolu bağımsız bölüm davalı borçludan satın alınmadığı, dolayısıyla borçlu ve davalı üçüncü kişi arasında yapılmış bir tasarruf olmadığı halde bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykıdır. ../... .. 3-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklikle 6183 sayılı ......

    un Şirketteki sermaye hissesi ve konumunun yukarıdaki yasal düzenlemeler gereğince tespiti, davacı idareden 2.6.2004 tasarruf tarihine kadar olan borç miktarı ile yapılan ödemeler sorulduktan sonra toplanan ve toplanacak delillere göre dava konusu tasarrufun 6183 Sayılı AATUHK'nun 24,27,28,29,30 maddeler gereğince iptale tabi olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir”. Yapılan yargılama neticesinde hiçbir gerekçe yazılmaksızın davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir....

      İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK'nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, 6183 sayılı yasanın 38. maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 168. maddesinde 16.06.2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulamasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerektiğinin belirlenmiş olmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak...

        nin 2000, 2001 ve 2002 yıllarına ait vergi borçları bulunduğu, nüfus kayıtlarından tarafların kardeş olduğunun anlaşıldığı, 6183 sayılı Yasa Madde 28/1 gereği üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) kan hısımlarıyla, eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri hısımlar arasında yapılan ivazlı tasarrufların, bağışlama hükmünde olup iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulü ile tasarruf tarihindeki vergi borcunun ulaştığı miktar ve ferileri olarak tesbit edilen 18.038,55 TL ile sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davanın amacı davacı alacaklıya tasarruf tarihinde tesbit...

          tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri ile 35. md. gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir. Öte yandan 6183 sayılı Yasa’nın 28/2 maddesine göre kendi verdiği malın akdin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir. Yine aynı yasanın 30.maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarrufların tarihleri ne olursa olsun geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır....

            dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

              in temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa uyarınca borçlunun iptale tabi tasarrufları 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenmiştir. Sözkonusu iptale tabi tasarrufları düzenleyen yasa maddeleri gözönüne alındığında borçlu ile tasarrufta bulunan 3. kişi arasındaki iptale tabi tasarruflar ivazsız tasarruflar başlığı altında 27. maddesi, bağışlama sayılan tasarruflar başlığı altında 28. maddesi ve hükümsüz sayılan diğer tasarruflar başlığı altında 29. maddesinde düzenlendiği görülmektedir. Dördüncü ve diğer kişiler yönünden tasarrufun iptali 6183 sayılı Yasa'nın 30/I. maddesi uyarınca borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının bu kişilerce bilindiği veya bilinmesini gerektirir açık emarelerin bulunduğu hallerde sözkonusu olabilecektir....

                Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 28/1.maddesi geriğince üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmesine ve dava konusu taşınmazlar ile ilgili olarak açılan ve red edilen ......

                  Mahkemenin, 6183 sayılı Yasa'nın 24. maddesi gereğince, işlemin taraflarının kardeş olmalarından dolayı alıcı ve satıcı arasındaki ivazlı işlemin bağışlama sayılması gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ... vekili ve davalı ...'in aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu taşınmazların davalı ...'e devir edildiği 12.07.2010 tarihindeki vergi asıl ve cezaları ile birlikte toplam kamu borcunun belirlenmesi ve bu miktarla sınırlı olarak iptale karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

                    Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesi gereğince üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile, eşeler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir. Somut olayda üçüncü kişi ...‘ın dosya içeriğinden kamu borçlusu ...’nın kayın biraderi yani eşinin kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde davalılar arasındaki tasarruf ivazlı veya raiç bedel üzerinden olsa bile bağış niteliğinde olup davacı alacaklıya karşı geçersizdir. Ayrıca 6183 sayılı Yasa’nın 30.maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarruflar geçersizdir....

                      UYAP Entegrasyonu