Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre borç ve ciro işleminin eskiye dayandığı, borçlunun vergi borcu olmasının tek başına ciro işleminin anlaşmalı olduğu anlamına gelmediği, davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için borçlu hakkındaki icra takibi yapılması ve bu takibin kesinleşmiş olması gereklidir. Somut olayda borçlu ... hakkında yapılmış ve kesinleşmiş bir icra takibi bulunmadığından davanın önşart yokluğundan reddi gerekirken dava konusu temlik işleminin muvazaalı olduğu kanıtlanamadığı, borç ve ciro işleminin eskiye dayandığı gerekçesiyle davanın reddedilmesi sonucu itibarıyla doğru olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır....
Mahallesi, 215 ada, 8 nolu parselde kayıtlı gayrımenkul ile ilgili tasarrufun iptaline, davacıya bu hisseler üzerinde güncel vergi borcu ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Davacı tarafından dosyaya ibraz edilen mükellef borç listesinde alacağın dayanağının 2005-2008 vergilendirme dönemine ilişkin olduğu, ödeme emirlerinin bir kısmının ilanen tebliğ edildiği, bir kısmının da 18.11.2014'de tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
Aş aleyhine borçlu lehine olan çeklerin mal kaçırma amacı ile temlik edildiği gerekçesi ile 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayılı olarak tasarrufun iptali davası açmıştır. Mahkemece her iki dava arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirilerek, yapılan yargılama sonunda menfi tesbit davasının kabulüne ve davacı ... Ltd. Şti ve ...’ın borcu olmadığının tesbitine, tasarrufun iptali davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... ve davacı Vergi İdaresi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 2010/10174 2011/7391 HMUK’nun 46.maddesine göre mahkeme yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, birlikte açılmış veya sonradan birleştirilmiş davaların ayrılmasına davanın her safhasında istek üzerine veya kendiliğinden karar verebilir....
a yapılan satışın iptaline, aracın davalı ... adına kayıt ve tesciline, davacı idareye tasarrufa konu araçlar üzerinde 6183 Sayılı Yasa gereğince icrai takip yapabilme, haciz ve satış isteyebilme yetkisinin tanınmasına, tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... Nakliyet Ltd. Şti. ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı tarafça davalı borçlunun 2008 -2009 -2010 dönemine ait 1.641.196,43 TL borcu olduğu belirtilmiş olup mahkemece davalının tasarruf tarihi itibariyle ne kadar vergi borcu bulunduğu hususu araştırılmadan karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, 6183 sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davası; kamu borçlusunun, alacaklısı idareyi zarara uğratmak kastıyla mal varlığından çıkarmış olduğu mal ve haklarını veya bunların yerine geçen değerlerin tasarruftan zarar gören İdare tarafından alacağını elde etmek amacıyla dava açarak tekrar borçlunun malvarlığına geçmesini sağlayan bir dava türüdür. Diğer bir ifade ile tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Bu durumda mahkemece davacı tarafa 1086 sayılı HUMK.nun 75/2 (6100 sayılı HMK.nun 31.)maddesi uyarınca davacı tarafın isteğinin ne olduğu, davayı 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası mı yoksa salt tesbit davası olarak mı açtıklarının açık ve net bir şekilde açıklattırılması ondan sonra taraf delillerinin toplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün yukarda açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 7.6.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, davacı tarafından davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğunun ispat edilememesine ve dava konusu gayrımenkulün satış bedeli ile gerçek değeri arasında misli aşan fark olduğu anlaşılsa da davalı ... tarafından davalı borçlunun hesabına daire bedeli açıklaması ile banka kanalı ile 210.000,00 TL gönderilmiş olduğunun, bu durumda bedel farkının da olmadığının anlaşılmış olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından...
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Mahkemece konusunda uzman bilirkişiden, tasarruf tarihi itibari ile(28.03.2013) doğmuş vergi borcununda tespiti yapılarak, tasarruf tarihi itibari ile doğmuş olan vergi aslı ve ferileri üzerinden iptal kararı verilmesi gerekirken, uzman bilirkişide rapor alınmaksızın, davacının dava dilekçesinde belirttiği dava değeri üzerinden hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ın vergi borçları toplamı 208.448,66 TL miktarla sınırlı olarak taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup bu tür davalar yasanın 25.maddesi gereğince borçlu ve onunla hukuki işlemde bulunan 3.kişiler aleyhine açılır....
Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı tarafından davalı 4.kişi ...'nun kötüniyetli olduğunun ispatlanamamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu 9.1.2012 tarihli tasarruf borçlu ile davalı 3.kişi ........'nın anne-kız olması nedeniyle 6183 Sayılı AATUHK'nun 28/1-2 ve 30.maddeler gereğince iptale tabi olup borçlu ile 3.kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davalı borçlu ... yönünden de davanın kabulüne 9.1.2012 tarihli tasarrufun iptaline,davalı Hurmiye Aşçı hakkındaki dava bedele dönüştüğünden 189.379 TL tazminatın davalı.......'...