Davalı ..., gayrimenkul satışında muvazaa olmadığını, tasarrufun iptali davanın dayanağını oluşturan ödemeye çağrı mektubu ile ödeme emrinin iptali için idari yargıda dava açtığını, her iki işlemin de iptal edildiğini iddia ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer ../... olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....
nın borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu gerekçesiyle davanın 6183 Sayılı AATUHK'nun 30.maddesi gereğince kabulüne, davalılar arasındaki dava konusu taşınmazların satışlarının iptaline, taşınmazların eski haline getirilerek hisseleri oranında davalı borçlu adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Dava, alacaklının 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6111 sayılı yasanın uygulamasına ilişkin yönemelikteki hükümlerin mükelleflerle ilgili olması davalı Kemal'in mükellef değin üçüncü kişi konumunda bulunmasına göre davalının aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, 6552 sayılı Yasa uyarınca tasarrufun iptaline konu borç yapılandırıldığından ve ayrıca dava konusu taşınmazın ... adına olan kaydının mahkeme kararına istinaden üçüncü şahsa geçtiği görülmekle, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Maliye Hazinesi tarafından yapılan takip sonucu borçlu ile yapılandırma sözleşmesi yapıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ancak sözü edilen yasa uygulamasında, yapılandırmanın, davacı tarafça açılmış tasarrufun iptali davalarını durduracağı ya da ertelemesini sağlayacağı yolunda bir hüküm bulunmamaktadır....
Mahkemece, davanın reddine dair karar, Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 24/10/2017 tarih 2015/4665 Esas -2017/9514 Karar sayılı ilamı ile davalı ... hakkında her iki savcılık tarafından verilmiş ve kesinleşmiş idari para cezalarının olduğu, bu cezalara ilişkin eylemlerin 2007-2008 döneminde gerçekleştiği, tasarrufun ise bu tarihten sonra 04/11/2008 tarihinde yapılmış olduğundan, davanın esasına girilerek, taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle bozulmuş, bozmadan sonra mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1....
e satış tarihi 05.05.2000 olup dava ise 16.01.2009 tarihinde açılmasına, 6183 sayılı yasanın 26. maddesine göre tasarrufun iptali davalarının tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde açılmasının öngörülmesine, söz konusu sürenin hak düşürücü süre olmasına ve mahkemece resen nazara alınmasının gerekmesine, bu durumda mahkemecede bu taşınmaz yönünden "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin bu taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı vekilin dava konusu 6180 sayılı parsel üzerindeki 11 nolu bağımsız bölüme ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
ün kötü niyetini kanıtlanmadığı, anılan davalının bankalardan çektiği krediler dikkate alındığında bedel farkı olmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir”hükmü gereğince taraflar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, davalıların enişte -kayınbirader olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK 280/1 ve 6183 Sayılı AATUHK'nun 30.maddesi gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, takip konusu borcun 2004, 2005, 2006 yıllarına ilişkin olup borçlu hakkındaki takibin kesinleşmiş olmasına, davanın taşınmazın aynına ilişkin olmaması nedeniyle davalıların ikametgah yeri olan ... Mahkemesinin yetkili olmasına, bu tür davalarda aciz belgesi sunulma zorunluluğu bulunmamasına, davalı ...'...
Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına 2.1.2004 tasarruf tarihi ile 16.1.2013 dava tarihi arasında 6183 Sayılı AATUHT'nun 26.maddesinde öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davanın önşart yokluğundan reddedilmesi nedeniyle kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına AAÜT'nin 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücreti; ayrıca 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmünü içerdiğinden anılan yasal düzenleme gereğince davalı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet...
Bozmadan sonra mahkemece, satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasında önemli oransızlık olduğundan bahisle davanın kabulü ile 28.09.2012 itibari ile vadesi gelmiş 92.098,00 TL vergi borcu ile sınırlı olmak üzere tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin tüm davalı ... yönünden ise taşınmazlar üzerindeki ipotekler dikkate alındığında satış bedeli ile gerçek değer arasında önemli oransızlık bulunmamakla birlikte, davalı ...'...