Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı gözetilerek; davanın İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali isteğine ilişkin olduğu, bu tür davaların dinlenebilmesi için iptali istenen tasarrufun, borcun doğumumundan sonra yapılması gerektiği, somut olayda icra takibinin dayanağını olan senetlerin 31.01.2018 tanzim tarihli olduğu, iptali istenilen tasarrufların ise 16.06.2017 tarihinde, taşeronluk sözleşmesininde 25.08.2017 tarihinde yapıldığının anlaşıldığı, bu durumda tasarrufun görünürdeki alacak tarihinden önce yapıldığının kabul edilmesi gerektiği, dolayısı ile tasarrufların iptali bakımından şartların oluşmadığı , ayrıca davalı İlyas bakımından ise yapılan satışın kötü niyetli yapıldığının ispatlanamadığı, ilgili satışın gerçek satış olduğu ve buna ilişkin delillerin davalı tarafında dosyaya sunulduğu gerekçesiyle; "Davanın özel dava şartı nedeniyle Reddine," karar verilmiştir....

Somut olayda temyiz inceleme yerleri dahi farklı olan her iki dava birleştirilmiş ve itirazın iptali davası ve tasarrufun iptali davasının dayanağı olan takipteki yetki itirazı da nazara alınarak davaların birbiriyle irtibatlı olduğu, icra takibinin kesinleşmesi gerektiği ve delillerin takdir ve değerlendirilmesinin yetkili mahkemece yapılması gerektiği kanaati ile yetkisizlik kararı verilmiştir. Ancak az yukarıda açıklanan gerekçelerle öncelikle tasarrufun iptali ve itirazın iptali davasının birleştirilmesi doğru olmamıştır. Hal böyle olunca mahkemece her iki davanın ayrılması ve itirazın iptali davasının tasarrufun iptali davası için bekletici mesele yapılması o davanın sonucuna göre tasarrufun iptali davasının delilleri değerlendirildikten sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava terditli olarak açılmış olup İİK'nun 277 ve devamı ile BK 19 maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece sadece İİK 277 madde gereğinc einceleme yapmış ve kesin veya geçici aciz vesikası bulunmadığından haczi kabil mal bulunmadığına dair haciz tutanağı sunulmadığından bahisle dava şartı yokluğundan ( usulden red kararı verilmesi yerine ) esastan red kararı verildiği görülmüştür. Dava, terditli açılmıştır. İİK 277 maddesi olmadığı takdirde BK 19 maddesine dayanmaktadır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

    Çünkü dava İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemi davasıdır. Bu tür davalarda taşınmaz aynına ilişkin bir dava olmadığından tedbir istenemez. Ancak talebin ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava İİK 277 madde gereğince incelendiğinde; ihtiyati haciz kararı geçici bir tedbir niteliğinde olup, geçici bir süre için davacının haklarının koruma altına alınmasıdır. Burada davacının haklı olup olmadığına ihtiyati haciz kararı verilirken bakılmaz, haklı olup olmadığı ancak yargılama aşamasında açığa çıkacaktır. İİK'nın 281/2. maddesi "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Açılan davanın reddi ile davacı tarafın koşulları oluşmayan tasarrufun iptali isteminin reddine" karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazı satın alan ile devredenin kardeş olduğunu, bu bakımdan işbu tasarrufun İİK.'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle; Davalı borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken mahkemece bu yönde yeterli inceleme yapılmamış, İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinin olayda uygulama yeri olup olmadığı ayrı ayrı değerlendirilip kararda tartışılmamış, 278. madde koşullarının oluşması halinde davalıların iyiniyetinin önem arz etmeyeceği düşünülmemesinin doğru olmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle; Davalı borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken mahkemece bu yönde yeterli inceleme yapılmamış, İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinin olayda uygulama yeri olup olmadığı ayrı ayrı değerlendirilip kararda tartışılmamış, 278. madde koşullarının oluşması halinde davalıların iyiniyetinin önem arz etmeyeceği düşünülmemesinin doğru olmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

        DAVA KONUSUNUN DEVRİTASARRUFUN İPTALİ DAVASI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 283 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması so-nunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar M.Ali, Zeki ve Cumhur tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalılardan M.Ali'nin müvekkiline olan vergi borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını, ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait taşınmazları diğer davalılara sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ...'...

            Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre, davalıların karı-koca olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK'nun 280/1 madde gereğince iptale tabi olduğu,tasarruf tarihine kadar davacının alacak miktarının 73.503,07 TL olduğu, davacının tasarruf tarihinden sonra verdiği çek karnelerinden doğan 35.105,95 TL alacak için tasarrufun iptalini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile dava konusu tasarruf işleminin davacı yönünden geçersiz sayılmasına, davacıya dava konusu taşınmaz üzerinde......İcra Müdürlüğünün 2011/5956 sayılı takip dosyasındaki davalı borçluya ait borcun 73.503,07 TL asıl alacak ve fer'ilerini de kapsayacak ve bununla sınırlı olacak şekilde cebri icra yetkisi tanınmasına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile dava dışı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu