Davalılar ve dahili davalı vekili, aciz belgesi sunulmadığını, dava konusu aracın 27.9.2012 tarihinde dahili davalı ... tarafından alınıp 22.2.2013 tarihinde annesi davalı ...’e satıldığını, borçlunun anılan aracın maliki olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; dava konusu aracın hiçbir zaman davalı borçlu Murat adına kayıtlı olmadığı, 27.9.2012 tarihinde dahili davalı ... tarafından alınan aracın 22.2.2013 tarihinde annesi davalı ...’e satıldığı, aracın borçlunun geliri ile eşi adına alıp daha sonra kayınvalidesi davalı ...’e satıldığına ilişkin iddiaların bu tür davalarda yargılama konusu yapılamayacağı, İİK’nun 277 ve devamı maddelerindeki tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Uyuşmazlığın çözümü bakımından somut olayda davanın tarafları, konusu ve davacının talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Davacı tarafın ....davalıların .... ve ... dava konusunun; İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali davası olduğu, davalı ... tarafından yapılan işlemin asıl amacının davacının alacağını elde etmesini engellemek olduğunun ileri sürülerek ve 3.kişiye yapılan borçlanmanın muvazaalı olduğunu iddia ederek; davacının, alacağın teminini sağlamak için yapılan işlemin iptali istemli eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, muvazaalı tapu devrinin iptaliyle borçlu ... adına tescili isteğine ilişkindir. Davacı borçlu aleyhine Konya 9.icra Müdürlüğü’nün 2005/3960 2005/3960 sayılı dosyasıyla takibe geçtiğini, borcunu ödememek için gayrimenkulünü davalıya devrettiğinden tapunun iptalini istemektedir. Davadaki bu anlatıma göre uyuşmazlığın icra İflas Kanunu’nun 277 ve devamı maddelerinde yer alan tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Tasarrufun iptali davaları taşınmazın aynıyla ilgili değildir. Şahsi dava niteliğinde olduğundan mahkemenin yetkisi genel hükümler uyarınca belirlenir. Davalı ... halen İzmir’de ikamet ettiğini bildirdiğine göre İzmir Mahkemeleri yetkilidir....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/5179 esas sayılı dosyasındaki alacak ve fer’ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın tasarruftan itibaren 5 yıllık süre içinde açılmadığından İİK 277 ve devam maddeleri uyarınca açtığı tasarrufun iptali davasının reddine, davacının BK 19. maddesi uyarınca açtığı muvazaaya dayalı iptal davasının da esastan reddine karar verildiği, hükmün davacı vekilince istinaf kanun yoluna taşındığı görülmüştür. Davacı vekili verdiği istinaf dilekçesinde açıkça; "HUZURDAKİ DAVA TARAFIMIZCA TERDİTLİ BİR DAVA OLARAK AÇILMAMIŞ OLUP DAVAMIZ TBK 19 HÜKMÜ UYARINCA İİK 277 VD. MADDELERİNİN KIYASEN UYGULANMASI TALEPLİ OLARAK AÇILMIŞ MUVAZAA NEDENİNE DAYALI TASARRUFUN İPTALİ DAVASIDIR. DAVA DİLEKÇEMİZİN SONUÇ VE TALEP KISMINDA DA BU HUSUS AÇIKÇA ANLAŞILMAKTADIR. HUZURDAKİ DAVA TBK MD 19 UYARINCA MUVAZAA NEDENİ İLE TASARRUFUN İPTALİ DAVASIDIR....
İcra Müdürlüğü’nün 2021/1965 Esas sayılı takip dosyasına ilişkin olarak İİK 277 vd. maddeleri gereğince MÜVEKKİLi BANKA YÖNÜNDEN İPTALİNE ve dava konusu işbu taşınmazlar üzerinde tapu kaydının tashihine mahal olmadan İİK 283/1 madde gereğince, cebri icra yapabilme yetkisi verilmesini talep etmiştir. Mahkeme 15/10/2021 tarihli tensip kararı ile, dava değeri üzerinden %15 teminat yattığında dava konusu taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi için tapu kaydı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, bu konuda gerekçeli karar yazmadığı görülmüştür. Bu tensipteki ara kararına karşı davalılar vekili tarafından ihtiyati hacze itiraz edilmiş mahkeme 17/12/2021 tarihli gerekçeli ara kararı ile davanın İİK 277 ve devamı maddesi gereğince tasarrufun iptali davası olduğunu ihtiyati haczin İİK 281/2 maddesine göre verildiği, 100.000,00- TL gösterilen alacağın %15 i oranında teminat alındığını ve bu sebeple hacze itirazın reddine karar verildiği görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, İİK 277 ve devam maddelerine dayalı tasarrufun iptali talebi ile açılmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacı vekilince bu kararın istinaf kanun yoluna taşındığı görülmüştür. Dava terditli olarak açılmış İ.İ.K 277 md. göre karar verilmesi istenmiş, olmadığı takdirde B.K. 19. maddeye göre karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme sadece İ.İ.K 277 md. ve devamı maddelerine göre inceleme yapmış ancak B.K. 19. md. göre hiç bir inceleme yapmamıştır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Mahkemece iddia, toplanan delillere göre davalı borçlunun düşük bedelle ve yeğenine yaptığı tasarrufun İİK 278 madde kapsamında bağışlama hükmünde olup iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne takip konusu alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak davalılar arasında yapılan dava konusu taşınmazla ilgili 26.5.2008 tarihli satış tasarrufunun iptaline, davacıya cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğine kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde ve davalı borçluya yapılan tebligatlarda bir usulsüzlük bulunmamasına borçlunun yeğenine yaptığı tasarrufun bağış hükmünde olmasına, dava konusu taşınmazın satışa rağmen borçlunun kullanımında olmasının hayatın olağan akışına uygun bulunmamasına göre, davalı ...'...
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında, HUMK'nun 9 ve devamı maddelerinde düzenlenen yetki kuralları uygulanmalıdır. İptal davalarında ayni hakka değil, kişisel hakka dayanılır. Bu nedenle davanın konusu taşınmaz olsa bile, taşınmazlara ilişkin kesin yetki kurallarını düzenleyen HUMK'nun 13. maddesi hükmü bu davalarda uygulanmaz. Hal böyle olunca mahkemece yazılı gerekçelerle yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/03/2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece ihtiyati haciz talebi İİK 257. Maddeye göre değerlendirilmiş ise de, tasarrufun iptali davalarına özgü ihtiyati haciz düzenlemesi İİK 281 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. Bu maddeler kapsamında yapılan incelemede de, İİK'nun 281/2. maddesi gereğince "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez." amir hükmünü içermekte olup, taraflar arasındaki dava, davalılar arasındaki tasarrufun, İİK'nın 277 ve devam maddeleri uyarınca iptali talebine ilişkin olup, tasarrufun iptal şartlarının oluşup oluşmadığı yargılama ile belli olacaktır. İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı Banka vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı kardeşi ....’ye satışına ilişkin tasarrufun iptalini ve taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, davacı tarafça aciz belgesi sunulmadığı gerekçesi ile ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....